English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ S ] / Sadece merak ediyorum

Sadece merak ediyorum Çeviri İspanyolca

691 parallel translation
Belki sadece merak ediyorum.
Pero me intriga.
Ben sadece merak ediyorum.
Yo estaba únicamente... ... curioseando, eso es todo.
Bir şey teklif ettiğimden değil. Sadece merak ediyorum.
No lo son, sólo es curiosidad.
Sadece merak ediyorum.
Era una pregunta sin más.
Sadece merak ediyorum. Seni 100,000 $ değerinde yapan şey nedir?
Me preguntaba ¿ por qué vale Ud. 100.000 dólares?
İki hizmetçi, aşçıyla kocası ve bahçıvanla tanıştım... sadece merak ediyorum, başkası kaldı mı diye.
Conozco a las dos doncellas, a la cocinera, a su marido, el jardinero. Y me preguntaba si... habría alguien a quien todavía no conozco.
- Sadece merak ediyorum, Bayan Robinson.
- Me interesa, Sra. Robinson.
Sadece merak ediyorum.
Me preguntaba...
Sadece merak ediyorum.
Solo tengo curiosidad.
Sadece merak ediyorum. Acaba bir gelecek var mı?
Sólo me preguntaba si tenemos algún futuro.
Bunları neden söyledin, sadece merak ediyorum.
Tengo curiosidad por saberlo.
Ben sadece merak ediyorum.
Sólo estoy siendo curioso.
Sadece düşünüyordum, yani ben garip bir zaman biliyorum, sadece merak ediyorum...
Estaba pensando... tal vez sea un momento extraño, pero estaba pensando...
Sadece merak ediyorum.
Sólo preguntar,
Hey, sadece merak ediyorum.
Eh, soy simplemente curioso.
"Şu an sadece arkadaşım olsan da Merak ediyorum ne olacak sonunda"
"Aunque ahora sólo seamos amigos me pregunto qué nos deparará el destino"
Dikkat edin, ödeyeceğim demiyorum, sadece şunu merak ediyorum... hükümet o parayla ne yapacak?
Ojo, no digo que vaya a hacerlo, pero para que podamos seguir hablando, ¿ qué hará el gobierno con él?
Sadece biraz merak ediyorum, böyle şeylere inanmam. - Neye inanırsın?
Sólo tengo curiosidad, no creo en esas cosas. - ¿ En qué crees?
- Hayır. Sadece midemin taş gibi olduğuna kendimi fazla mı inandırdım diye merak ediyorum.
No, solo pensando si la confianza nacional puesta en Gibraltar no estará fuera de lugar.
- Kesinlikle. Buraya Rosetta'nın zevklerini eleştirmeye gelmedim. Sadece nedenini merak ediyorum.
No pretendía criticar el gusto de Rosetta, pero querría saber el motivo.
Ben sadece Senyor'un anlattıkları kadar hızlı olup olmadığını merak ediyorum.
Sólo intentaba ver si el señor es tan rápido como he oído.
Sadece sizler böyle birşeyi alır mısınız diye merak ediyorum.
Me pregunto si la gente compraría algo así.
Sadece merak ediyorum.
Sólo tengo curiosidad.
Sadece tanıştığımızdan beri nasıl biriyle konuştuğunu düşünüyorsun onu merak ediyorum.
Con quién crees que has estado hablando desde que nos conocimos?
Biliyorum. Sadece ne igin kullanlldl § llnl merak ediyorum.
Lo sé, solo preguntaba para qué la usan.
Ertesi akşam kim yemek çalacak diye, merak ediyorum sadece.
Me pregunto... ¿ quién de nosotros robó comida la otra noche?
Sanki sadece zihnimde varlar. Üzerlerine bir örtü serilmiş gibi. Sebebini merak ediyorum.
Sintiéndome así no podía darme cuenta de que las personas que mataba eran reales.
Sadece neler soracağınızı merak ediyorum.
Sólo me pregunto qué tipo de preguntas quiere hacerme.
Ben sadece bu şeyleri merak ediyorum.
Estas cosas me provocan curiosidad.
Sadece üç günde nasıl kovulduğunuzu merak ediyorum.
¿ Por qué la despidieron a los tres días?
Sadece, iş bu sefer nasıl berbat olacak, onu merak ediyorum.
No puedo dejar de pensar qué saldrá mal esta vez.
Şey, sadece neden bana hiç kur yapmadığını merak ediyorum.
Bueno, me preguntaba por qué nunca me has hecho insinuaciones.
Sadece Olga'nın nasıl olduğunu merak ediyorum.
Lo que usted quiera no me importa. Me importa lo que quiere Olga.
Sadece basit bir şeyi merak ediyorum :
Sólo quiero saber una cosa :
Her gece soğuk terler içinde uyanıyorum. Sadece hala hayatta olup olmadıklarını merak ediyorum.
Despierto cada noche preguntándome si seguirán con vida
- O kadar çabuk değil. - Sadece bunları koyacak bir şey bulabilir miyim diye merak ediyorum.
A ver si encuentro algo donde ponerlas...
Sadece küçük oğlumun yaşadığı yerdeki gerçekliği merak ediyorum.
A veces me pregunto cómo es el lugar donde vive y respira mi niño.
Sadece nasıl şip şap fotoğraf çekilceğini merak ediyorum.
Quería ver cómo salieron las fotos.
Sıkılmadım. Sadece kaç kurbanın daha sırada olduğunu merak ediyorum.
No estoy aburrido, sólo me pregunto cuántas víctimas más habrá...
Merak ediyorum. Vinny'i sadece haftada bir kez görmek seni rahatsız etmiyor mu?
Es curiosidad. ¿ No te importa ver a Vinny sólo dos veces a la semana?
( Crockett ) Bu İnsanların Bildikleri şeyleri Merak Ediyorum Onlar Sadece Masum İnsanlar... Tüm Bu Cehennem Sadece $ 200 milyon için
¿ Sabrán que son la base de una industria que vale $ 200 mil millones?
Sadece Roden'in sizi niye hep desteklediğini merak ediyorum.
Nunca comprendí por qué Von Roden siempre le apoyaba.
Sadece, bu ilişkinin nereye varacağını merak ediyorum?
¿ A donde llegará esta relación?
Sadece odamız biz içinde değilken ne durumdadır merak ediyorum.
Si nuestro cuarto... Estaría bien. Solo.
Sadece bu raporda yazdığınız bazı şeyleri merak ediyorum.
Sólo tengo curiosidad sobre algunas cosas que escribió en el informe.
Hala sadece kaçmadığını merak ediyorum.
Aún no entiendo por qué simplemente no te fuiste.
Sadece merak ediyorum, eğer istersen sana çay ya da benzeri bir şey ısmarlayabilirim.
!
Sadece, neden 50,000 hektar Teksas arazisi için hayatını riske atıp, sonra da bunu geri çevirdiğini merak ediyorum.
- Pues, me preguntaba por qué arriesgaste la vida por 20000 hectáreas de tierra de Texas... -... y luego la rechazaste.
Şimdi merak ediyorum da, uzmanlığımı göz hekimliği alanında yapmam, sadece basit bir tesadüf müydü acaba?
Me pregunto si es una coincidencia que me haya especializado en oftalmología.
Oh, sadece intercoterlerimin ani bir altmış bin volt yüklenmesine dayanıp dayanmayacaklarını merak ediyorum.
Oh, sólo quiero ver si mi interocito puede soportar una descarga repentina... -... de 60.000 voltios.
Ben sadece neler olduğunu merak ediyorum.
Le estoy preguntando qué pasó.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]