Söylemiyorum Çeviri İspanyolca
4,688 parallel translation
Hayır, öylesine söylemiyorum.
No estoy sólo diciendo eso.
Çünkü ben götüm gibi söylemiyorum.
Porque yo no tengo olor a bolas transpiradas.
Bunu merhamet için söylemiyorum
No es que me compadezca por eso.
Hayır, söylemiyorum!
No, no estoy mintiendo!
Söylemiyorum!
No miento!
Hayır, söylemiyorum.
No, no estoy mintiendo.
- Ben uydurduğunu söylemiyorum.
No estoy diciendo que lo haga.
Bak, onca yıldır onu düşünmeden duramadığımı falan söylemiyorum.
Mira, no es que no he sido capaz dejar de pensar en ella todos estos años.
- İmkânsız olduğunu söylemiyorum. Ben...
No digo que sea imposible.
Bir imama camide İncil okumasını söylemiyorum, tamam mı?
Mira yo no pido que un imán predique la Biblia en una mezquita, ¿ cierto?
Ciddiyim, öldürün beni. Şarkı söylemiyorum. Rica ediyorum.
# Lo digo en serio, por favor mátenme # No estoy cantándolo, lo estoy pidiendo
Ayrıca yalan söylemiyorum.
Y no miento.
- Yalan söylemiyorum. - Beni seviyorsun ama yalan söylüyorsun.
- Sé que me quieres, pero lo hiciste.
- Sadece sana söylemiyorum. Hepimize söylüyorum, tamam mı?
No estoy diciendo que eres tú.
- Gerçekten, yalan söylemiyorum..
- No estoy mintiendo.
Yalan söylemiyorum, gerçekten. Yemin ederim
- No estoy mintiendo, lo juro.
Yani, övünmek için söylemiyorum ama tarafsız olarak bakarsak...
Bueno, no quiero alardear, pero, objetivamente...
Dinle Max, İçişleri Bakan ya da kayınçon olarak söylemiyorum.
Mira, Max, no te lo digo como ministro de interior, ni siquiera como cuñado...
Kimse bilmiyor çünkü bir sey söylemiyorum. Ama dizimde problem var.
Nadie sabe porque no he dicho nada, pero ya la tengo.
Burada oturup annemin ameliyat olmasi gerektigini veya kiz kardesimin spina bifida hastasi oldugunu söylemiyorum.
No le voy a decir que mi mamá necesita una operación, ni que mi hermana tiene espina bífida.
Sıkıntıların var diye söylemiyorum.
No que no tuvieras la mente despejada.
Yani av olmadığını söylemiyorum.
Digo, no estoy diciendo que no lo seas.
- Ben... ben yalan söylemiyorum.
- Yo no... No estoy mintiendo.
Ama şu anda sana yalan söylemiyorum. Sana söylediğim zaman gerçekten bir doktorla görüşüyordum.
Pero no voy a mentir a usted en este momento cuando digo que he estado viendo a un médico.
Ben bir şey söylemiyorum James.
No digo nada, James.
Hepimizin bir mazisi var en azından ben geçmişim hakkında yalan söylemiyorum
Todos tenemos un pasado. No te mentí.
Alkollü olduğum için söylemiyorum tamam mı? Bu benim hayatımın en önemli günü..
No lo digo por haber tomado, amigos este es el día más importante de mi vida.
Yalan söylemiyorum.
No miento.
Yani, hepsinin doğru olduğunu söylemiyorum, ama sanırım kolayca açıklanamayan bir şeyle karşı karşıyayız.
Esas historias que escucharon... No estoy diciendo que son todo exacto, pero... Creo que podríamos estar tratando con algo que es no se explica fácilmente.
Hiç bir şey söylemiyorum.
No voy a decir nada.
Yaşına hürmeten sana bir şey söylemiyorum.
Dado a su edad, no tengo ganas de decir nada más.
- Hayır, söylemiyorum.
No, si lo creo.
Söylemiyorum.
Lo creo.
Bir şey söylediğim yok benim. Babamın Jersey'de 152 kişiyi temizlediğini söylemiyorum.
Os digo nada. yo sin duda no revelar de los 150 asesinatos por encargo en Jersey.
Ve tanık koruma programında olduğumuzu hiç söylemiyorum.
Y no sé que decir también sólo una sola palabra sobre el programa de protección de testigos!
Yalan söylemiyorum.
- No miento. - ¿ Qué está diciendo?
Yalan söylemiyorum.
No estoy mintiendo.
Sana söylemiyorum.
No te lo contaré.
Sana yalan falan söylemiyorum dostum.
¡ No te estoy mintiendo, nombre!
Müziği yüzünden söylemiyorum.
Nunca me sentí tan conmovido por la música en mucho tiempo.
Ayrıca ben sana ondan hoşlanmadığımı söylemiyorum.
Además, no te estoy diciendo que no me gusta.
Ve bunu okuldaki tek zenci öğrenci olduğun için söylemiyorum.
Y no lo digo porque eres el único alumno negro.
Sana onun sığ biri olduğunu söylemiyorum.
No te estoy diciendo que ella sea superficial.
Söylemiyorum.
Yo no canto.
O ailenin senin için önemini biliyorum ve bazen seni sevdiğimi söylemiyorum, bu yüzden... seni seviyorum.
Y se que la familia es importante para ti, Y que algunas veces no digo "Te quier" también, pues... te quiero.
Bir şey söylemiyorum.
Yo no digo nada.
Bir daha asla dışarı çıkmayacağımı söylemiyorum.
No digo que nunca volveré a salir a la calle.
Mantıklı olduğunu söylemiyorum.
No estoy diciendo que tiene sentido.
O aptal sesini söylemiyorum bile.
No con esa estúpida voz que tienes.
Bunu Pakistanlı olduğu için söylemiyorum, deli biri olduğu için söylüyorum.
No digo esto porque él es Pakistaní. Lo digo porque él está loco.
- Çok önemli olduğunu söylemiyorum ama bir anlamı olduğu kesin. - Bir önemi yoktu.
No fue nada.
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyleme 186
söyle bana 1105
söylemeyeceğim 91
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyleme 186
söyle bana 1105
söylemeyeceğim 91
söylemem 123
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söyle ona 443
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söyle ona 443
söylediğim gibi 241
söylediler 23
söylemem gerek 33
söyleyin bana 123
söyle bakalım 455
söylemedi 153
söyledin mi 33
söyleyemem 305
söylemedim mi 39
söyleyeyim mi 49
söylediler 23
söylemem gerek 33
söyleyin bana 123
söyle bakalım 455
söylemedi 153
söyledin mi 33
söyleyemem 305
söylemedim mi 39
söyleyeyim mi 49