Söylediğim gibi Çeviri İspanyolca
4,079 parallel translation
Tıpkı doğum kontrol yöntemleri hakkında söylediğim gibi :
Es como lo que dije de la anticoncepción.
- Söylediğim gibi- -
- Como les decía...
Daha önce de söylediğim gibi, kendine çok iyi bakmalısın.
Como he dicho antes... debes cuidarte.
Telefonda Ajan Lisbon'a da söylediğim gibi kimsenin başı derde girsin istemiyorum ama sanırım bunu o ikisi planladı.
Como le dije a la agente Lisbon, no quiero meter a nadie en problemas pero creo que esos dos han estado planeándolo por algún tiempo.
Daha önce de söylediğim gibi, senin teslim olmanı bekliyorum.
Como he dicho antes, espero que te rindas.
Polislere söylediğim gibi Jimmy Day neden böyle bir şey yapar bilmiyorum.
Como ya les dije a los policías no estoy seguro de por qué Jimmy Day haría algo así.
- Buldum, söylediğim gibi.
- Lo he hecho, te lo he dicho.
Söylediğim gibi, Ennis bir şekilde onlara saldırmanın yolunu bulmuş.
Como he dicho, Ennis consiguió matarlos de alguna manera.
Ama, söylediğim gibi, Onu bir arkadaş olarak düşnüyorum.
Aun así, como ya he mencionado, lo considero un amigo.
Söylediğim gibi.
Te lo dije.
Eğer geri getirmezsen bu zenciyi, tıpkı söylediğim gibi seni bulur ve toprağın derinliklerine gömerim.
Si usted no trae este negro de nuevo exactamente cómo lo digo,
- Tıpkı söylediğim gibi kuzeye gittim.
- Me acerqué al norte como he dicho. - Usted se suponía iba a regresar por mí.
Yaptığımız şey, demin de söylediğim gibi eksen etrafında dönen bir manyetik alan kullanıyoruz. Bununla manyetik bir girdap yaratmayı umuyoruz.
Lo que estamos haciendo, como dije antes, es utilizar un campo magnético que está girando sobre su eje con la esperanza de generar un vórtice magnético.
Söylediğim gibi dostum, ondan haber alamıyoruz.
Porque como dije, tío, no sabemos nada de ella.
İşte... Daha önce de söylediğim gibi, adım Victor.
Así que, como ya he dicho antes, mi nombre es Victor.
Ama söylediğim gibi albümümü piyasaya sürmek konusunda bir şey söyleyeme yetkisine sahip değilim.
Pero como te dije... no estoy en posición de darte control de mi publicidad.
Daha önce de söylediğim gibi, adaletin sadece Kore'de olduğuna inanıyorum.
Como dije antes, la única justicia en la que creo es la República de Corea del Sur.
Daha önce söylediğim gibi, NSS'te ve Mavi Saray'da hala IRIS'in gölgesi var.
Ya se lo he dicho. Hay espías de IRIS en la NSS y en la Casa Azul.
Zoe'ye de söylediğim gibi, Vurdurmaya ihtiyacı vardı arabasının... Ben de yardım ettim.
Pero, como ya le he contado a Zoe, solo quería que unas pinzas para el coche... y se las dí.
Bunun yanında, daha önce de söylediğim gibi, ben kimseyi öldürmedim.
Además, como dije antes, no he matado a nadie.
Söylediğim gibi, bu adam iyi.
Como he dicho, este tío es bueno.
Daha önce de söylediğim gibi bu bir nimet.
Como dije antes, es una bendición disfrazada.
Az önce söylediğim gibi.
Te lo he dicho antes.
Jessica'ya da söylediğim gibi küçük maceramızda açığa vurulmamış şeyler var.
Bueno, como le confesó a Jessica, Tengo un motivo ulterior en nuestra pequeña aventura.
Sen gelmeden önce Tess'e söylediğim gibi çıtasını yükseltiyor.
Y como le dije a Tess antes de que aparecieras, está subiendo su juego.
Önceden söylediğim gibi, sırrın burada güvende kalacak.
Como te dije, tu secreto estaría a salvo aquí.
Söylediğim gibi, Birgitte programı dört gözle bekliyor ama bir TV1 muhabiri tarafından 24 saat izlenmeye hayır diyor maalesef.
- Birgitte espera el debate. Pero no quiere que la siga un periodista 24 horas al día.
Her neyse, söylediğim gibi tebrikler.
De cualquier modo, como dije... Felicidades.
Ama onlara da söylediğim gibi, kadının maliyeyle başı dertte.
Pero como les dije, mamá tiene problemas fiscales.
Herşey, söylediğim gibi plana uygun gitti.
Todo salió de acuerdo al plan, como dije que lo haría.
Evet. Söylediğim gibi, işbirliği için taviz vermek gerek.
Para colaborar tienes que hacer concesiones.
Yapacağımı söylediğim gibi Jack'i koruyorum.
Proteger a Jack como dije que haría.
Beacon'a adım atmadı daha önce de söylediğim gibi.
Entonces nunca entró al Faro, como les dije.
Beni o iskeleden buraya getirdiğinizde de söylediğim gibi, etraftan toplayacak birkaç yüz dolarlık hesabım var.
Se lo he dicho, tengo unos cuantos miles de dólares nadando por ahí en esas trampas que me hicieron dejar en los muelles.
Söylediğim gibi, çalışıyorum amına koyayım.
¡ Estoy en el negocio telecomunicaciones!
Sana daha önce de söylediğim gibi, Frankfurt'dan döndüğüm zaman da sürgü kilitlenmiş durumdaydı.
Pero ya le dije, al regresar de Frankfurt, la cadena de seguridad había sido puesta.
Ama başından beri Merkez'e söylediğim gibi sahip olduğum her bir içgüdü bu bir tuzak diye bağırıyor.
Pero como llevo diciéndole mucho tiempo a la Central, todos mis instintos me dicen que esto es una trampa.
Söylediğim gibi Bay Richards'ın size söylediği...
Como dije, cualquier cosa que te dijo el Sr. Richards...
Demin söylediğim gibi, ben MC'yim ve sizler de dansçılar, striptizciler, müşteriler ve gangsterlersiniz.
Como iba diciendo, seré MC y vosotros seréis todo los bailarines, strippers, clientes habituales, gansters.
Sana söylediğim gibi önemli olan ilk 48 saat ve biz bunu 968 saat geçtik.
Como ya le dije, las primeras 48 horas son las más importantes... y ya nos hemos pasado por 968.
Anlıyorum ama söylediğim gibi...
- en esta casa. - Lo sé. Pero dije...
Danny, her zaman söylediğim gibi gençken başımıza gelenler olmamız gereken yetişkinlik seviyesine eriştirir.
Bueno, Danny, como siempre me gusta decir las cosas que nos ponen a prueba en la adolescencia son las que nos convierten en los adultos que siempre quisimos ser.
Dün söylediğim gibi Virg, karım müthiş bir aşçıdır.
Como te dije ayer Virg, mi mujer es una cocinera estupenda.
Benim de milyon kez söylediğim gibi ve Ruffnut'un da harika bir şekilde ispatladığı gibi kalkan sizin en önemli silahınız olabilir.
Ya os lo he dicho un millón de veces y tal y como os lo acaba de demostrar Brutilda espléndidamente, el escudo puede ser vuestro arma más importante.
Söylediğim gibi, istersem alırım.
Como dije, si lo quiero, lo cojo. Pringaos.
Söylediğim gibi kör olmak, bir bakış açısına sahip olmadığın anlamına gelmez.
Bueno, como dije, ser ciego no significa no tener percepción.
Söylediğim gibi- - - Millet- -
- Escuchen...
Kilisesinde yavşak sözcüğünü söylediğim için özür dilerim Peder Thomas ama sizin de söylediğiniz gibi göreceli şeyler yüzünden kızım cehennem'e gidebilir.
Y siento decir idiotas en su iglesia, Padre Thomas, pero entonces usted dijo que mi hija iba a ir al infierno así que todo es relativo.
Söyledigim gibi, insanlari tahliye edecegiz.
Como ya he dicho, la evacuación de la población.
Geçen gece telefonda söylediğim gibi.
Bueno, es como te dije anoche por teléfono.
Ağzını her açışında bana yalan söylediğim yetmezmiş gibi Catherine'i de mi bana karşı kullanıyor musun anne?
¿ No es suficiente que no puedas abrir la boca sin mentirme? ¿ También tenías que usar a Catherine contra mí, mama?
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
söyle 2270
şöyle 191
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylemiştim 315
söylemiştin 61
söyle bana 1105
söyleme 186
söylemeyeceğim 91
söylemem 123
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemiştin 61
söyle bana 1105
söyleme 186
söylemeyeceğim 91
söylemem 123
söyleyeceğim 241
söylemedim 113
söylesene 1323
söylemek istediğim 130
söylemedin 49
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söyle ona 443
söylemiyorum 60
söylediler 23
söyleyin bana 123
söylemem gerek 33
söyle bakalım 455
söylerim 244
söyleyeyim 186
söylemeyecek misin 32
söyle ona 443
söylemiyorum 60
söylediler 23
söyleyin bana 123
söylemem gerek 33
söyle bakalım 455