Ziyanı yok Çeviri İspanyolca
375 parallel translation
Ziyanı yok.
Está bien...
- Ziyanı yok.
- Está bien.
Ziyanı yok, aileden biri olarak kabul edersiniz.
Está bien, considérenme uno de la familia.
- Ziyanı yok Alan.
- No pasa nada, Alan.
Ziyanı yok... ilham gelince -
Hace bien, no hay que dejar que se escape la inspiración.
Ziyanı yok.
- Mejor que mejor.
Ziyanı yok, bürosunda bekleyeyim. - Olmaz!
Me arriesgaré y le esperaré.
Ziyanı yok.
¿ Cuál es la diferencia?
Ziyanı yok, kendi anahtarlarım var.
Traigo mi llave particular.
- Ziyanı yok, ben öyle severim.
- No se preocupe. Me gustan así.
Ziyanı yok, bitanem.
No te preocupes por eso, querida.
- Ziyanı yok.
- No hay cuidado.
Ziyanı yok.
Así es.
"Ziyanı yok." dedi ve çıktı.
Dijo que no importaba y se fue.
- Ziyanı yok.
- Cierto.
Ziyanı yok.
- No es nada.
Cesaret. Bir kerenin ziyanı yok.
Vamos, no me haga estar triste.
Ziyanı yok.
Eso no es grave.
Ziyanı yok. Hazırım.
No importa, estoy lista.
Ziyanı yok.
Está bien.
Sorun değil, ziyanı yok.
No se preocupe. Pierda cuidado.
Neyse, ziyanı yok.
Bueno, no causó ningún daño serio.
- Ziyanı yok.
- Oh, eso no importa.
- Ziyanı yok.
Está bien.
Erkek arkadaşını da beraberinde getirmek isterse, getirsin. Ziyanı yok.
Si quiere que vaya también su novio, de acuerdo.
- Ziyanı yok.
- No pasa nada.
- Ziyanı yok Çavuş.
Muy bien, sargento.
- Ziyanı yok.
No hay problema alguno.
Ziyanı yok, başka bir zaman.
No importa. Ya me lo harás en otra ocasión.
- Ziyanı yok. İyi bir intiba bırakamadım galiba.
No le he causado buena impresión.
Ziyanı yok.
Olvídelo.
- Ziyanı yok evlat.
- Olvídalo, muchacho.
- Ziyanı yok. Vaktim için diyorum.
No no, no se preocupe por el tiempo quiero decir.
Ziyanı yok. Kim olduklarını belki de bilemem.
Probablemente no sabría quiénes son de todos modos.
- Ziyanı yok. Bir de şey sizi sıkmazsam bir şey daha var. Merak ettim de.
Oh, en realidad, uh... si no le molesta, señor, solo una cosa más.
Ziyanı yok.
No hay problema.
- Ziyanı yok, Goldie.
- Está bien, Goldie.
- Ziyanı yok.
- No importa
- Ziyanı yok.
- No está mal.
Ziyanı yok.
Perfecto.
Sonuç olarak, aile 7.4 milyon yenin... yok yere ziyan olmasının... sıkıntısını çekmiştir.
"la familia sufrió la pérdida de 7,4 millones de yens. " El errático comportamiento del señor Nakajima... "... no terminó allí.
Evet, güzel. İhtiyar ölürken bütün servetinin... ziyan olmasına hiç gerek yok.
Sí, bueno, no podemos dejar que el viejo muera... sin repartir su fortuna.
Çaksam bile ziyanı yok.
Da lo mismo.
- Ziyanı yok, sağ ol.
No te molestes, gracias.
Ziyanı yok.
Olvídalo.
Ziyan edecek vaktim yok.
¡ No tengo tiempo que perder!
Ziyanı yok.
No es nada.
Ziyan edilecek suyumuz yok.
El agua no es para eso.
Ziyanı yok.
Tranquila
- Ziyanı yok.
- No hay problema.
Ziyanı yok.
No pasa nada.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65