English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Buna göre

Buna göre Çeviri Fransızca

920 parallel translation
- Buna göre, Thea'nın vesayetini bana vermiş oluyorsun. - Evet.
Et vous, en me nommant son tuteur.
Buna göre uygun biri olduğunu sanıyorsun.
Et vous croyez être celui-là!
Oturuma devam etmeden önce ziyaretçilere, ziyaretçi olduklarini... ve buna göre davranmalari gerektigini hatirlatirim.
Avant de pousuivre davantage, je rappelle aux visiteurs du balcon, qu'ils sont nos invités, et doivent se comporter comme tels.
Buna göre, uçak tam şurada... bayırın tepesinde.
L'avion doit être sur cet escarpement.
Kendinizi buna göre hazırlayın.
Agissez en conséquence.
Buna göre, babasının mülkünde söz sahibi olabilir... Avukat kendi kararına göre hareket etmeli.
Comme elle a des droits sur les biens de son père ce sera à l'avocat d'en décider.
" Buna göre tüm ülke çapında yerine getirilecek olan bir görev emredildi.
" ll est en ce jour décrété qu'une quête sera lancée à travers tout notre royaume.
Gemiyi parçalamadan mümkün değil, gemi buna göre yapılmadı.
Je ne vais pas découper la fusée. Il doit y avoir une autre solution.
Buna göre, 2.40 ile 3 arasında, Astor Otelinden buraya dönüp... işini halletmesi için Jiggs Taylor'ın 20 dakikası vardı.
Ça lui aurait donné 20 mn... pour revenir de l'hôtel et tout le reste.
Buna göre, kadının sahip olduğu herşeye kocası da sahiptir. Tersi de olabilir.
Ies biens de Ia femme sont au mari, et réciproquement.
Buna göre, İngiliz bombardıman uçakları 5 Nisan'da Ploieşti'deki petrol sahasını bombalayacak.
Les forces britanniques vont bombarder les puits de pétrole Ploesti le 5 Avril.
Her şeyi buna göre ayarladım.
J'ai tout arrangé pour demain.
Buna göre, yapabileceklerinin bir sınırı yokmuş.
Si l'on en croit ce catalogue, ses capacités n'ont pas de limites.
Malzemenizi buna göre ayarlayın. Bu kadar.
Vous ajustez votre equipement en fonction.
Sonunda adamın kaybettiğinden fazlasının kurtulduğuna karar verdiler. Ve bahisleri buna göre sonuçlandırdılar.
Enfin, ils ont décidé qu'ils en avaient sauvé plus que perdu, et ils ont payé les paris.
Buna göre, bilinmeyen bir bölgeye gidiyor olmalı.
Il doit mener directement à un lieu inconnu de tous. Oliver, ça tient du fantasme!
- Siz de buna göre davranıyorsunuz. - Evet! O halde sen, Matthew Harrison Brady, hitabet, parlamento gibi şeylerle dünyanın geri kalanına Tanrının emirlerini iletiyorsun!
Vous, M. H. Brady, à travers vos discours, vos lois ou que sais-je encore, vous transmettez les ordres de Dieu au reste du monde!
- O halde adamlarına buna göre talimat ver.
- Alors, précisez-le à vos hommes. - Très bien, monsieur.
Seninle çıkacak adam sayısını buna göre yeniden ayarlayacağım.
Je vous ferai partir l'un après l'autre.
Plan R bir acil savaş planıdır buna göre bir kumandan ani bir saldırıya karşılık verebilir.
Le Plan R est un plan de guerre d'urgence permettant à un commandant de répondre à une attaque surprise.
Buna göre Charlotte Hollis işlemediği bir cinayet yüzünden ömür boyu acı çekmiş oluyor.
Cela voudrait dire que Charlotte Hollis a souffert toute sa vie alors qu'elle est innocente.
Belli ki bir iç rahatsızlığın kurbanı olmuşsunuz... Buna göre, daha iyi bir sözcük bulamadığım için diyeceğim ki suçluluk duygunuz sizi bir fantezinin içine itmiş... Buna göre kendinizi, A muhteşem bir servetle cezalandırılmış buluyorsunuz ve B, kendinizi ondan kurtarmaya çalışıyorsunuz...
Vous êtes victime d'une espèce de dérèglement interne, et vos... inquiétudes vous ont conduite à un état visionnaire qui fait que vous ployez sous le faix d'une fortune fantastique.
Bana isimlerinizi verin buna göre hazırlık yapacağız.
Donnez-moi des noms, et nous ferons les préparatifs.
Diyagram burada. Buna göre denersin.
Voici les calculs et les plans, Mettez-vous vite au travail!
Buna göre ben, Richard Rich, Kralım.
" décrète que moi, Richard Rich, je doive être roi.
Buna göre, Grant demiryolu üç mil yukarıda kol olarak ayrılacak.
Sur ce plan, la voie latérale de Grant bifurque à 5 km en amont.
Buna göre hedef geceyi postanede geçirdi!
Si je comprends bien votre rapport, ça signifie que le prestidigitateur a passé la nuit à l'intérieur de la poste.
Buna göre Thorndyke'ın arabası... şu anda hala birincilik konumunu koruyor.
La voiture Thorndyke est toujours en tête.
Bu yüzden buna göre giyinin.
Habillez-vous en conséquence.
Ama Yıldız Filosu kurallarına uymalısın, buna göre geminin doktoru, kaptan dahil olmak üzere kuşkulandığı mürettebat üyelerinin muayenesini talep edebilir.
Mais vous devez vous soumettre au règlement de Starfleet qui stipule que le médecin de bord a le droit d'exiger un examen de n'importe quel membre d'équipage, y compris du capitaine.
Buna göre, Güneybatı tarafında Andromeda bir süper koloni oluşturmuş gibi.
Paramètres : vent et population D'après ces cartes, il y aura une super-colonie dans tout le sud-ouest...
Buna göre, Marinanın dışında Okyanusa bırakılan bir ceset Marago Koyu'na sürüklenebilir.
J'ai appris qu'un corps jeté à proximité de la marina pourrait se retrouver à Marago Cove.
Buna göre, Beau öldüğünde mal varlığının % de 25 i senin oluyor.
D'après ce que je lis, vous hériteriez du quart de sa fortune.
Peki buna göre, yeniden ne zaman olacak?
Et d'après la légende, quand cela doit-il recommencer?
Buna duruma göre adaptasyon denir. Bana yetişmeye çalış!
C'est ce qu'on appelle s'adapter à la situation.
Senden korkmadığıma göre beni buna zorlayamazsın.
Tu ne peux plus me retenir car je n'ai plus peur.
Bilirkişi görüşüme göre buna hiç şüphe yok...
Conseil d'expert, il n'y a aucun doute.
Buna sebep olan her şeyi bilmiyorum ama şunu biliyorum. Artık buraya gelmeden öncesine göre hayatı ve kendimi daha farklı görebileceğim.
Je ne connais pas encore tout mais je verrai la vie autrement qu'avant de venir ici.
Buna göre.
Dans cette situation, oui.
Buna göre tam bir skandal.
Un scandale!
İşi usulüne göre yapalım. Buna delik açabilirim.
Je vais vous faire fabriquer ça!
Buna göre bulunduğu yer :
On a donc pu tracer l'appel.
Bazılarının dediğine göre buna sebep olan kişi senmişsin.
C'est un certain Kiyokawa qui aurait tout planifié.
Özellikle buna değecek, dengime göre birini bulursam.
Particulièrement quand je rencontre quelqu'un de fort.
Babamın dediğine göre, buna fazla maruz kalan ölürmüş.
- Je ne sais pas. Papa dit que si on y est trop exposé on peut en mourir.
Misafir Kuvvetler Yasasına göre buna yetkiniz var.
Vous avez ce droit selon la loi sur les Forces en transit.
Şehit de olamayacağına göre buna intihar denir.
Inutile de partir. Tu ne serais pas un martyr, juste suicidaire.
Normal tarayıcı prosedürlerimize göre, buna yol açacak hiçbir şey yok.
Selon les procédures normales de balayage, il n'y a rien qui puisse produire un tel effet.
Fiyatına göre muazzam bir kitap. Haftalığına iki buçuk dolar ayırabilir misin buna?
2 dollars 1 / 2 par semaine, ça vous irait?
Bence buna benzer kulüplerin büyük bir değeri vardır Bernard Shaw'a göre İngilizler ve Amerikalılar, birbirlerinden aynı dille ayrılan iki millettir.
Des clubs comme celui-ci ont une grande valeur... car, comme disait Bernard Shaw : "Les Anglais et les Américains sont deux peuples... séparés par la même langue."
Sadece düşünmekteydim... Seninle Sir Roger yakın olduğuna göre, belki sana özel olarak şans dilemek için veya buna benzer bir amaçla buraya gelmiş olabilir.
Mais j'ai pensé, puisque Sir Roger et vous étiez si proches, qu'il avait pu venir vous souhaiter bonne chance en privé.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]