Cassius Çeviri Fransızca
391 parallel translation
Evet. Longinus ve Cassius.
les lances de Longinus et Cassius.
Ama senin hevesine engel olmayayım, Cassius.
Que je ne t'en prive pas, Cassius.
Beni yanlış anlama, Cassius.
Ne t'y trompe pas.
Ama yakın dostlarım alınmamalı bundan ki seni de onlar arasında bilirim, Cassius.
Que mes amis n'en souffrent pas! Compte-toi parmi eux, Cassius!
Hayır, Cassius, insan kendi yüzünü yansıma yoluyla görebilir yalnız. Yansıtan da bizden başka bir şeydir ister istemez.
L'oeil ne se voit pas lui-même sauf s'il se reflète sur un objet.
İstemiyorum elbet, Cassius, oysa candan seviyorum onu.
Je le suis, Cassius. Pourtant, je l'aime bien.
"Cassius, var mısın benimle şu azgın sulara atılıp, ta karşıya kadar yüzmeye?"
César me dit : "Oserais-tu sauter avec moi " dans ces flots furieux et aller là-bas à la nage? "
Ama karşı kıyıya ulaşmadan "Yetiş Cassius, boğuluyorum." diye bağırdı Sezar.
Mais avant d'avoir pu atteindre notre but, César a crié : " Au secours, Cassius!
Bu adam bir tanrı şimdi, Cassius'sa zavallı bir insan. Yerlere yatacak neredeyse yüzükoyun, Sezar şöyle bir başını eğse ona gerçekten.
Et voici que cet homme est devenu un dieu et Cassius, une misérable créature qui doit s'incliner au moindre signe de César.
Görüyor musun Cassius? Sezar'ın kaşları çatılmış öfkeden.
Regarde, Cassius, le front de César est rouge de colère.
Şu Cassius'un kupkuru, kansız suratına bak.
Cassius, là-bas, a l'air maigre et affamé. Il pense trop.
Korktuğum yok ondan, ama Sezar korku nedir bilseydi ilk korkacağım adam kim olurdu bilmem bu sıska Cassius'tan başka?
Je n'ai pas peur. Si moi, j'avais peur, je ne vois pas qui j'éviterais plus vite que ce maigre Cassius.
Ben Brutus olsaydım, o da Cassius olsaydı böylesine hor görebilir miydi Sezar beni?
Si j'étais Brutus et lui, Cassius, il ne m'influencerait pas.
- Cassius, bu nasıl gece böyle!
- En voilà, une nuit!
Sezar'ı kastediyorsun, değil mi Cassius?
Tu veux dire César?
Cassius kurtarır Cassius'u kölelikten.
Cassius rendra à Cassius la liberté.
Ah Cassius, soylu Brutus'u de aramıza bir katabilsen.
Oh, si tu pouvais nous amener Brutus.
Uyku girmedi gözüme Cassius'un beni Sezar'a karşı kışkırttığı günden beri.
Depuis que Cassius m'a parlé de César, je n'ai pas dormi.
Girişimimizi fazla kanlı görebilirler Caius Cassius,.. ... başla birlikte kolu bacağı da kesersek öldürünce kan sarhoşluğuna tutulanlar gibi.
Cela paraîtra sanguinaire de couper la tête puis les membres, comme si l'envie suivait la colère.
Cassius'u kolla. Casca'ya yaklaşma.
" Prends garde à Cassius, évite Casca.
Duyulmuşsa iş, ya Cassius'un ölüsü çıkar buradan, ya Sezar'ın. Öldürürüm kendimi.
Cassius ou César, l'un y restera, car je me tuerai.
Cassius, tut kendini.
Sois ferme!
Cassius da kapanıyor ayaklarına Publius Cimber'in kurtulması için sürgünden.
Cassius tombe à tes pieds, pour demander le retour de Publius!
Sonra senin Caius Cassius, uzat elini.
Puis la tienne, Cassius.
- Bağışla beni Caius Cassius.
- Pardonne-moi, Caïus.
Ah kardeşler! Ben yüreklerinizi, kafalarınızı azdıracak, ayaklandıracak bir insan olsaydım,.. ... Brutus'a da, Cassius'a da kötülük edebilirdim.
Ô citoyens, si j'avais l'intention d'exciter vos coeurs et vos esprits à la mutinerie, je nuirais à Brutus et à Cassius, qui comme chacun sait, sont hommes d'honneur.
Bakın şurasından girmiş hançeri Cassius'un. Şurasını ne hırsla yarmış Casca.
Voyez ici le trou causé par le poignard de Cassius, et ce qu'a déchiré l'envieux Casca!
Octavius'la Antonius iktidarı paylaştılar ve Roma İmparatorluğu uğruna Brutus ve Cassius'la savaşmaya hazırlandılar. "
ANTOINE ET LUI SE PARTAGÈRENT LE POUVOIR ET PRÉPARÈRENT LA GUERRE CONTRE BRUTUS ET CASSIUS POUR LA RECONQUÊTE DE L'EMPIRE. "
Brutus'la Cassius kuvvet topluyorlar.
Brutus lève des troupes.
Haberler nasıl Lucilius? Cassius yakınlarda mı?
Cassius est-il loin, Lucilius?
Cassius, kendine gel. Neye içerlediysen soğukkanlılıkla söyle.
Domine-toi, Cassius.
Bana bak Cassius, senin için de bana gözü parada diyorlar. Devlet işlerini para karşılığı değersiz kişilere veriyormuşsun.
Quant à toi, on t'accuse d'avoir les dents longues et de vendre les charges à des incapables.
Cassius adı şanı şerefiyle kanat geriyor bu yolsuzlukların üstüne. Onun için çıkamıyor kınından doğruluğun kılıcı.
Le nom de Cassius honore la fraude, et la loi se voile la face.
Yürütemezsin Cassius. - Yürütürüm.
C'est faux, voyons.
Korkutmaların boşuna Cassius, korkmam. Dürüstlüğüm öyle bir zırh ki benim savurduğun şimşekler yumuşak yeller gibi geçer üstümden, duymam bile.
Rien ne m'effraie dans tes menaces, ma loyauté me défend, elles passent au-dessus de moi, tel un vent faible et dédaigné.
Yalnız Cassius'tan alın öcünüzü.
Vengez-vous sur le seul Cassius!
Cassius bezdi çünkü dünyasından. Sevdiği sevmez, kardeşi üstüne yürür oldu. Bir köle gibi azarlanır oldu Cassius.
Car il est las de ce monde, haï alors qu'il aime, provoqué par son frère, surveillé comme un serf, tous ses défauts détaillés, notés, appris par coeur pour me les jeter à la figure!
Sezar'dan en çok nefret ettiğin zaman bile Cassius'tan çok seviyordun onu.
Je sais qu'en le haïssant tu l'aimais davantage que tu n'as jamais aimé Cassius.
Cassius bunun için yaşadı demek. Brutus alay etsin diye Cassius'un yüreği kan ağladığı, öfkeyle kabardığı zaman.
Cassius n'a-t-il vécu que pour égayer son Brutus, quand lui s'inquiète, souffre et se fâche?
Ah Cassius, türlü acılar yıktı beni.
Bien des peines m'accablent.
Bütün kızgınlıkları boğuyorum bununla Cassius.
Je noie dans ce vin toute divergence.
Yiğit, soylu Cassius, iyi geceler, rahat uykular.
Noble, noble Cassius, bonne nuit, bon repos.
Gidin kardeşim Cassius'a selam götürün benden.
Va saluer mon frère Cassius pour moi.
Uğurlar olsun Cassius, sonsuza dek uğurlar olsun.
À jamais, à jamais, adieu, Cassius!
Tam bugün doğdu Cassius.
Cassius est né précisément ce jour.
Şimdi, senin deyiminle Cassius, Sezar'a neden "ızbandut" derdi?
Pourquoi Cassius appelle-t-il Jules César un "Colosse"?
Hey, Squirrel, senin deyiminle Cassius, Sezar'a neden "ızbandut" derdi?
Dis, "Ecureuil", pourquoi Cassius appelle-t-il... Jules César un "Colosse"?
Cassius ve Longinus.
Cassius et Longinus.
- Yok canım Cassius, durma üstünde.
- Hélas, oublie-le.
Cassius'a yakışır mıydı bu?
Était-ce digne de toi?
Peki Cassius.
Si, Cassius.