Charleston Çeviri Fransızca

Charleston'dan.

Ça vient de Charleston.

Bilmiyor musun? O, Rhett Butler. Charleston'lı.

C'est Rhett Butler de Charleston.

Ailesi, onunla konuşmadığı için kuzeyde yaşıyormuş.

Il a dû quitter le Sud. A Charleston, sa famille le renie.

West Point'ten kovulduğunuzu duydum. Ve Charleston'da kimse size itibar etmiyormuş. Aileniz bile!

Renvoyé de West Point... et renié par votre propre famille!

Okyanus yakamozundan bahsediyorum. Bu, Charleston'lu dostumuzdan başkası değil.

J'ai nommé notre ami, le capitaine... tout droit venu de Charleston :

Charleston'lı bir hanım yolladı. Ölmeden önce hastanedeyken oğluna bakıcılık yapmıştım...

Par une dame... dont j'ai soigné le fils mortellement blessé...

Charleston'daki en iyi okullara göndereceğim.

Tu iras dans la meilleure pension.

Charleston'a, ait olduğum yere.

Chez moi, à Charleston.

- Denizde bir ay ve sonra Charleston.

Un mois en mer et ensuite Charleston.

- Charleston mı?

- Charleston?

Oh, kendisi Charleston dans grubunun başındaki kişi.

Un gros bonnet et il dirige les quadrilles de Charleston.

Seni Charleston'da bekleyeceğim.

Je vous attendrai à Charleston.

Şu anda Charleston'dasın.

Vous êtes à Charleston.

Key West'teki vahşi hayatın ardından Charleston çok farklı görünüyor olmalı.

Charleston doit bien vous changer de la vie sauvage de Key West.

Gel, Dru'silla. Birkaç Charleston'lı dost ile tanışmanı istiyorum.

Je veux vous présenter quelques beaux garçons de Charleston.

- Charleston buna gıpta edecek.

- La ville entière va vous jalouser.

Charleston'da hepiniz bana çok iyi davrandınız.

Vous avez tous été très gentils avec moi à Charleston.

Charleston bu gezi için kaliteli mal göndermiş.

PORT DE KEY WEST Ce paquebot avait des gens de la haute.

Charleston'a benziyor.

Je vois que Charleston vous a transformée. Un instant.

O Charleston'lı avukat buraya gönderilmiş en tehlikeli insan.

Cet avocat est l'homme le plus dangereux qu'ils aient jamais envoyés ici.

- Charleston'dan ayrıldığımdan beri.

- Depuis mon départ de Charleston.

Charleston'dan gelen bir sevk kağıdı.

Une chaloupe vient d'amener des dépêches de Charleston.

Ve Charleston'ın deniz avulatı bu adamların hepsini tanıyor.

Et voici un avocat de Charleston qui les connaît toutes.

Büyük çarliston yarışması.

Oyez! Le grand concours de charleston.

Charleston haklıymış. Haklıymış.

Charleston avait raison.

- Hiç Charleston adında birini duydun mu?

Charleston, ça vous dit quelque chose?

Bir de bak bakalım Charleston adlı eski bir hırsızla ilgili ne bulabilirsin.

Essayez de me retrouver un vieux truand du nom de Charleston.

Charleston adında eski bir hükümlü.

Un vieux truand du nom de Charleston.

Charleston'u kimse konuşturamaz, tamam mı?

Charleston ne parle pas.

- Charleston asla konuşmaz.

Charleston est muet.

İhtiyar Charleston elleriyle ağzını kapatan ufak maymun gibidir.

Bouche cousue, comme le petit singe.

- Nasılsın Charleston?

Comment va, Charleston?

Tamam Charleston.

OK, Charleston.

- Günaydın hayallerimin erkeği.

J'ai vos renseignements sur Charleston.

Dışarı çıktıktan sonra eski bir hırsız olan... Charleston aracılığı ile bir soygun planına dahil ediliyor.

En sortant, il est mis sur un coup par Charleston.

Charleston adını veremedi ama bence bu kız Kitty Collins'ti.

Charleston n'a pas dit de nom, mais je suis sûr que c'est cette Kitty.

New Orleans-Charleston arasında işçi ve denizci olarak çalıştım.

Entre la Nouvelle-Orléans et Charleston, j'ai travaillé comme servant, comme marin.

14 NİSAN 1802'DE CHARLESTON AÇIKLARINDA, GEMİSİNDE BİR KAŞALOT

À LA MÉMOIRE DE JACOB DREW,

GEMİ ARKADAŞLARI TARAFINDAN ASTIRILMIŞTIR.

SUR LA CÔTE DE CHARLESTON LE 14 AVRIL 1802.

Florida Limited, Washington, Charleston, Savannah, Jacksonville ve Miami'ye gitmek için birinci perondan kalkıyor.

Quai un, Florida Limited à destination de Washington, Charleston, Savannah, Jacksonville et Miami.

Annem beni Çarliston yaparken gördüğünde az kalsın bayılıyordu.

Je me souviens des cris de ma mère quand elle m'a vu danser le charleston!

Charleston yapmaya bayılıyorum.

J'adore danser le charleston.

Charleston'a yakın.

C'est près de Charleston.

Jeneratör, Charleston, Güney Carolina, Atlanta ve Georgia'yı aydınlatmaya yetecek kadar elektrik üretir. - Shelby?

Et le groupe électrogène fournit assez... d'électricité pour éclairer Charleston et Atlanta.

- Charleston. - Doğru, Charleston.

Charleston, exact!

Bowie, eğer sen ve Chicamaw Hermanville'e gidecek olursanız ben de, Lula'yı Charleston ve New Orleans'a doğru kısa bir seyahate ikna edip edemeyeceğimi görmek için Biloxi'ye doğru yol alabilirim.

Si Chicamaw et toi allez à Hermanville, j'irai peut-être à Biloxi pour voir si Lula se rendrait à Charleston et à La Nouvelle-Orléans.

Yanïlmak yoksa köpek ait Bay Dick Charleston'a.

Si je ne m'abuse... chien de M. Dick Charleston.

- Dick Charleston kim?

- Qui est Dick Charleston?

Bay ve Bn. Charleston mïsïnïz?

Vous êtes M. et Mme Charleston?

Charleston'a mı gideceksin.

Vous serez à Charleston?

Senin için Charleston'la ilgili bilgiye ulaştım.

Il travaille à Philadelphie, dans un cercle.