English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ C ] / Charlie dayı

Charlie dayı Çeviri Fransızca

50 parallel translation
"Charlie Dayı"
"Oncle Charlie." C'est ça.
- Charlie Dayı'nın adresi nedir?
- Tu as l'adresse d'Oncle Charlie?
- Charlie Dayı mı?
- Oncle Charlie?
Charlie Dayım mı?
Mon oncle Charlie?
Neden, Charlie Dayı, hasta değilsin.
Mais tu n'es pas malade!
Anne, Charlie Dayı hariç kimse trenden inmedi.
Maman, personne n'est sorti du train à part Tonton Charlie.
- Charlie Dayı, bana sen yolladın.
C'est toi qui me l'a envoyée, Oncle Charlie.
Şimdi hepimiz mutluyuz, Charlie Dayı.
On est tous heureux maintenant, Oncle Charlie.
Evet var, Charlie Dayı.
Si, Oncle Charlie.
Bunun ne olduğunu biliyor musun Charlie Dayı?
Tu sais ce que c'est, Oncle Charlie? Non.
Hayır Charlie Dayı.
Non, Oncle Charlie.
Ona bir tek Charlie Dayı dokundu.
Vraiment. Il n'y a que Tonton Charlie qui y a touché.
Charlie Dayı, beni incitiyorsun. - Charlie. - Ellerin.
Oncle Charlie, tu me fais mal... avec tes mains.
- Charlie Dayı ne kadar kalacak?
Tonton Charlie va rester combien de temps?
- Günaydın Charlie Dayı.
- Bonjour, Oncle Charlie.
- Charlie Dayı, sen çok güzeldin.
- Tu étais beau, Oncle Charlie.
Charlie Dayı, seninle yürümeyi çok isterim.
J'adore marcher avec toi.
Charlie Dayı, Bayan Greene ve Bayan Potter.
Oncle Charlie, voici Mme Greene et Mme Potter.
Charlie Dayı?
Oncle Charlie?
Charlie Dayı, içeri girebilir miyiz?
Oncle Charlie, on peut entrer?
Ben çöplükteydim. Sonra Charlie Dayı geldi ve her şey değişti.
J'avais le cafard, et puis Oncle Charlie est arrivé... et tout a changé.
Garip ama ne hissettiğimi düşünsem, her zaman Charlie Dayı'ya geliyorum.
Penser à ce que je ressens me ramène toujours à Oncle Charlie. Bizarre.
- Charlie Dayı
- Oncle Charlie.
Bay Saunders yanlışlıkla Charlie Dayının fotoğrafını çekti. ve Charlie Dayı filmi ona vermesini istedi.
M. Saunders a photographié Oncle Charlie par accident... et Oncle Charlie lui a fait lui donner sa pellicule.
Charlie Dayın seni soruyordu.
Ton Oncle Charlie te demandait.
Sen gidip Charlie Dayınla konuş.
- Va donc parler à Oncle Charlie.
Charlie Dayın seni soruyordu.
Ton Oncle Charlie t'a demandée.
Charlie Dayının yanına oturmak isteyeceğini düşünmüştüm.
- De moi? J'aurais pensé que tu voulais être près d'Oncle Charlie.
Charlie Dayı belki... Kesinlikle hayır.
Oncle Charlie pourrait penser...
Seninle ilgili mükemmel kâbuslar, Charlie Dayı.
Que des cauchemars à propos de toi, Oncle Charlie.
Nasıl Charlie Dayıyı trende görünce mutlu hissettin?
Comment peux-tu être heureuse de voir Oncle Charles dans un train?
- Evet. - Charlie Dayı, Bay Norton. - Tanıştığımıza çok sevindim.
Oncle Charlie, je te présente M. Norton.
Charlie Dayı, Louise Finch.
Charlie, je te présente Louise Finch.
- Bana dokunma Charlie Dayı.
- Ne me touche pas, Oncle Charlie.
- Sonra Charlie Dayı...
- Et Oncle Charlie sera...
Ne zaman gidiyorsun, Charlie Dayı?
Quand pars-tu, Oncle Charlie?
Seni burada istemiyorum, Charlie Dayı.
Je ne veux pas de toi ici.
- Charlie Dayı, sen taksiyle git.
Non, Oncle Charlie. Prends le taxi, toi.
Charlie Dayın gibi.
Comme votre Oncle Charlie.
Onu Charlie dayısı ısırdı.
- C'est l'oncle Charlie.
- Charlie dayı bu.
- C'est lui.
Büyük anne! Charlie dayım hemşireyi ısırdı.
Oncle Charlie a mordu l'infirmière!
Charlie dayınız her an bizi almaya gelebilir.
Tante Lisa et Oncle Charlie seront là dans quelques minutes.
Charlie dayı artık bizim evimiz olduğunu söylemişti.
Oncle Charlie dit que c'est chez nous maintenant.
- Dayın Charlie.
- Votre Tonton Charlie.
- Ve Charlie Dayı.
Amen.
Bırak Charlie Dayı!
Lâche-moi!
- Charlie, toplantıdayız.
Charlie, on est en pleine réunion.
Charlie, Danny O'Day'e * merhaba de.
Charlie, dis bonjour a Danny O'Day.
Mario, çıkması gereken notaya ulaşamadı ve...
Mais Charlie était là pour tout arranger. ♪ When you day is

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]