Domuz eti Çeviri Fransızca
483 parallel translation
Biraz yulaflı domuz eti alır mıydınız Bayan Mason?
Je vous sers du petit salé aux graviers, Mlle Mason?
Domuz eti neredeyse hazır olur.
Oui, monsieur, ce porc est presque cuit.
- Domuz eti değil. At eti.
C'est même pas du poulet, c'est du cheval!
Yarın tuzlu domuz eti çiğneyecek.
Demain il mâchera du porc salé.
Ev sahibinin kira için bağırıp çağırdığı on iki yıl. Bozulmuş domuz eti. Kendimizi lavaboda yıkardık.
Douze ans à entendre gueuler la concierge, et le mal au ventre "because" la charcuterie.
Ayrıca kalan yiyecekler, sadece domuz eti ve fasulye.
Et qu'il ne reste que du porc salé et des fayots, des fayots et du porc.
Güzel tatlı ve soslu domuz eti ördek rosto, kızarmış karides.
Porc aigre-doux... Canard laqué, crevettes...
Bu gece domuz eti var.
Il y a du porc farci, ce soir.
Domuz eti bitti, Bay Malcolm. Gulaş da soğudu. Ama size çorba ayırdık.
Le porc est fini et le goulache est un peu sec, mais nous vous avons gardé de la soupe.
Mangalda domuz eti, eğer seversen.
Du porc rôti, si vous l'aimez.
Tuzlu domuz eti istersen alabilirsin.
Vous préférez que le porc salé brûle?
60 parça domuz eti var, efendim.
Ne vous inquiétez pas, je vous y amènerai sains et saufs.
- Obelix, domuz eti istermiydin?
Dis, Obélix, tu viens manger le sanglier avec moi?
İşte orası, her perşembe tuzlu domuz eti ve mercimek servisleri var.
À ce petit bistrot-là, ils font du... du petit salé aux lentilles tous les jeudis.
Domuz eti rosto, kızarmış pirinç, az etli pirzola.
Rôti de porc, riz et travers de porc.
Kahvaltıda domuz eti mi yedin?
Avez-vous du bacon pour le petit déjeuner?
Sığır ve domuz eti.
- Oui. De la viande.
Indianaan gelen hahamın eşi.. onun ayaklarının önüne oturup... domuz eti yiyecek.
Mme Baumel, la femme du rabbin, venue elle aussi de l'Indiana... va s'asseoir à ses pieds... et manger du porc.
Domuz eti, yumurtalı sandviç, sosis, patates püresi gibi yiyecekler, çay ve kahve servisi yapılan bir yer.
On y sert des sandwiches... du bacon, des oeufs... du thé et du café.
Orada göbeği ovalarsın... ve rahibeler sana domuz eti ve ekmek verecektir.
Si t'as le ventre vide, les sœurs te fileront du porc et du pain.
Domuz etini ve ekmeği ne de severim! Domuz eti ve ekmek, domuz eti ve ekmek!
Ah si j'avais une tartine au saucisson!
Domuz eti çok, çok ekmek yok.
Avec plein de saucisson sur très peu de pain.
Al, Rachel'ın sana güzel bir parça domuz eti vermesini istedim.
Je me suis arrangé pour que la vieille Rachel te mette un morceau de porc.
Sen, o domuz eti yemeyen Ginelilerdensin.
T'es un cannibale qui refuse de manger du cochon.
- Asla domuz eti yemeyeceğim.
Jamais je ne mangerai du porc. Je le sais.
Domuz eti bu yıl çok iyi olmuş, anne.
Le jambon est délicieux.
- Gillian? - Ha? Biraz domuz eti, salata ve domatesli sandviçe ne dersin?
Vous voulez un sandwich jambon crudités?
Yarın kendine bir kuzu budu aldır, yatakta yemek için ya da en iyisi, kızarmış domuz eti!
Ordonne que demain on te serve au lit un jarret de mouton. Mieux encore, des côtelettes de porc!
Sadece sahip mısır ve domuz eti pişiriyor.
Le maître prépare un p tit plat aux lardons.
Domuz eti!
Les flancs de porc.
Domuz eti. Biliyordum.
Les flancs de porc.
Domuz eti, soya fasulyesi, dondurulmuş portakal suyu.
Le flanc de porc, les fèves de soya, le jus d'orange congelé.
Domuz eti, domuz pastırması yapmak için kullanılır. Domatesli pastırmalı sandviçte olduğu gibi.
Le flanc de porc, qui sert à faire le bacon que vous pourriez trouver dans un sandwich bacon, laitue, tomate.
200 lot Mayıs domuz eti hissesini 66.8'den al.
Ici Mortimer Duke. Achetez 200 contrats de porc pour mai à 66,8.
Peki, domuz eti fiyatları tüm sabah düştü.
Le prix des flancs de porc chute depuis ce matin.
Domuz eti hissesi olanlar,
Ceux qui détiennent les contrats, ça les rend nerveux. Ils pensent :
Çürümüş bisküvi, domuz eti ve... sabah, öğlen, akşam tepene binen lordluk payesi hariç hiçbir şey.
Et sa seigneurie qui râle du matin au soir?
- Domuz eti, ekmek ve bira. - Başka isteğiniz var mı?
Du lard, du pain et de la bière.
Domuz eti de olur.
Même du jambon.
Domuz eti mi?
Du jambon?
İnsanlara domuz eti ikram etmemi mi istiyorsun?
Tu suggères que j'offre du jambon?
Kimin ne sipariş ettiğini çok iyi biliyor. Benimkine yağlı domuz eti koyun.
Prenons-en de la graine.
Domuz eti tamam.
Le porc est OK.
Domuz eti ve fasülyeye ihtiyacımız var...
L'idée du chenil est abandonnée? - Kate. - Maman.
- O iki kez kavrulmuş domuz eti.
Papa, pourquoi tu es si énervé contre Alf?
Dijon'dan iyi tütsülenmiş domuz eti, koklayın, evden bir esinti sanki.
La saucisse de Nice, du saucisson loup d'ange, des bêtises de Cambrai. Respirez ces odeurs de chez nous!
Sığır eti, domuz kellesi, fıçılar dolusu bira.
Sanglier et tonnelet de bière.
Amiralle aynı gemideyken,... tuz, domuz eti ve peksimetten asla iğrenmezdin mürettebatın yiyebileceği bir fıçı da elma olurdu hep.
Il y avait toujours des pommes à bord.
CharoIIais'den sığır, Périgord'dan domuz, Brittany'den kuzu, Normandy'den dana eti geliyor.
Bœuf du Charolais, porc du Périgord, agneau de Bretagne, veau de Normandie.
Bu sana domuz eti aldırmaz.
Je serai Mme Books!
Üç domuz eti dilimine odaklan...
mais modestes :