English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ G ] / Gidiyorum

Gidiyorum Çeviri Fransızca

28,402 parallel translation
- Ben LeAnn Harvey, Washington'a gidiyorum.
- Mme Harvey. Pour Washington.
Homer Simpson, bu yaptığını affetmenin zevkli bir yolunu kalbimde bulmaya gidiyorum.
Je vais prendre du plaisir à trouver dans mon coeur l'envie de te pardonner.
Hemen gidiyorum.
On les fera patienter.
- Gidebildiğim kadar hızlı gidiyorum.
Je ne sais pas aller plus vite.
Peşinden gidiyorum.
Je vais le chercher.
Ben gidiyorum.
J'y vais.
Nereye doğru gidiyorum?
Ok, où je vais?
- Ben gidiyorum.
Je m'en vais.
Bak, ben karakola gidiyorum şimdi.
Je dois rentrer au commissariat.
Oraya gidiyorum.
Accident sur ce lieu.
Eve gidiyorum.
Je vais rentrer.
Çoğu akşamları işten sonra gidiyorum.
J'y vais presque tous les soirs après le travail.
Şimdi oraya gidiyorum.
Je suis en route.
- Git! - Gidiyorum.
- Allez-y!
- Gidiyorum o zaman.
Donc je m'en vais.
- Gidiyorum ben.
Je m'en vais.
- İyiye gidiyorum. İyiye gidiyorum Ledda!
J'ai fait des recherches.
- Gidiyorum dedim!
J'viens de dire que j'leur cours après!
Gidiyorum, tamam mı?
J'y vais, c'est bon?
Ben gidiyorum.
Je m'en vais.
Atış alanına gidiyorum.
J'ai réservé pour un moment au stand de tir.
Anlaşıldı. Oraya doğru gidiyorum.
Reçu, je suis 10-76.
Kuzeybatı yönüne, Crescent'e doğru gidiyorum. İnanılmaz derecede büyük bir şey olduğu ihbarı geldi.
L'unité cinq, nord ouest de Crescent, signale un énorme...
Ben hastaneye gidiyorum.
MELISSA : Je vais dans mon quart de travail.
Torunlarımı görmeye gidiyorum.
Je vais voir mes petits-enfants.
Hemen gidiyorum.
Je m'en occupe.
Psikoloji sınıfından bir çocukla bir derse gidiyorum.
Je vais à une conférence avec un gars de ma classe de psycho.
Gidiyorum.
Je suis en chemin.
Hemen gidiyorum.
J'y serai.
- Cupid'in peşine gidiyorum ben.
Je vais arrêter Cupid.
Pekala, ama sadece nezle ilacım çift görmeme sebep olduğu için gidiyorum.
Très bien, mais seulement parce que mon traitement pour le rhume commence à me faire voir double.
Pekâlâ, ben biraz daha iç çamaşırı almaya gidiyorum.
Bon, je vais chercher des culottes.
Stewie, Hindistan'a gidiyorum.
Et je dois être avec elle.
Pekâlâ, ben çöp öğütücüye kusmaya gidiyorum.
Okay, je vais aller vomir près des poubelles.
Ben de lideriniz olma yolunda babamın izinden gidiyorum.
J'ai suivi les pas de mon père en devenant votre chef, alors...
Ben kuleye gidiyorum.
Je vais à la tour.
Ben merkeze gidiyorum.
Non, ça ira.
Ben o şeyin peşinden gidiyorum.
Je vais chercher cette chose.
Kendi isteğimle gidiyorum, ve bunun sonuçlarına razıyım. Ama seninle yüzyüze vedalaşmaya cesaretim olmadığı için kendime kızıyorum.
Où je vais, je vais de mon propre accord, et je suis en paix avec le futur qui attend, mais sait que je me maudis pour n'être pas assez fort vous faire une offre au revoir en personne.
- Ben gidiyorum.
- J'y vais.
Verdiğin görev üzerine Bregan'a gidiyorum.
Je vais à Bregan comme tu me l'as commandé.
Oraya gidiyorum.
Je pars tout de suite.
- Bilekliği geri vermek için Larágan Konsolosluğu'na gidiyorum.
Sur le chemin du consulat pour rendre le bracelet.
Ben gidiyorum.
Je vais y aller.
Ben yemeğe gidiyorum.
Je vais déjeuner.
Ben gidiyorum.
Je vous laisse.
Şimdi kendi evime gidiyorum.
Je rentre chez moi.
Ama dışarıda amaçsızca dolaşmıyorum. Bir amaç için gidiyorum.
Je suis rubrique avec un but.
Ben... oralara gidiyorum.
J'y vais.
- Gidiyorum, hemen çıkıyorum.
Je pars, j'y vais.
Ben yardıma gidiyorum.
Je vais l'aider.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]