Ne kadar istiyorsun Çeviri Fransızca
937 parallel translation
- Ne kadar istiyorsun?
- Combien prenez-vous?
Pekâlâ, ne kadar istiyorsun?
Très bien, quel est votre prix?
Concha'nın sözleşmesini iptal etmek için ne kadar istiyorsun?
Combien pour libérer Concha de son contrat?
"Concha'nın sözleşmesini iptal etmek için ne kadar istiyorsun?" dedim.
J'ai dit : Combien pour libérer Concha de son contrat?
- Ziegfeld'i tanıdığından daha iyi. Haydi söyle, ne kadar istiyorsun?
Je viens vous offrir une occasion en or.
Ne kadar istiyorsun?
Vous voulez combien?
Ne kadar istiyorsun?
Combien veux-tu?
Ne kadar istiyorsun?
Combien voulez-vous?
Bayan Thompson ne kadar istiyorsun?
Combien voulez-vous?
- Karşılığında ne kadar istiyorsun? - Ne kadar ödeyebilirsiniz?
Vous en demandez combien?
- Bu sefil ot parçasına ne kadar istiyorsun?
- combien pour cette chiendent?
- Basküle ne kadar istiyorsun?
Combien?
- Ne kadar istiyorsun?
- Combien tu veux?
Oğlum olmak için ne kadar istiyorsun?
Combien veux-tu pour être mon fils?
Atlar için ne kadar istiyorsun?
Combien comptais-tu en demander?
Minosa hikayesi için ne kadar istiyorsun?
Combien pour cette histoire avec Minosa?
El Libre için ne kadar istiyorsun?
Et combien pour "El Libre"?
- Sen ne kadar istiyorsun?
- Combien tu en demandes?
Atın ve tüfeğin için ne kadar istiyorsun?
Combien pour le cheval et le fusil?
Ne kadar istiyorsun?
Combien?
Mürettebatın izinli olmasını ne kadar istiyorsun?
Vous tenez vraiment ä leur permission?
Bunun için ne kadar istiyorsun?
Dites-moi, combien en voulez-vous?
- Ne kadar istiyorsun?
- Combien voulez-vous?
Oh, ne kadar istiyorsun?
Oh? Combien tu veux?
Peki ne kadar istiyorsun? Şimdi bunu konuşmanın manası yok.
- Combien tu voudrais?
- Ne kadar istiyorsun? Alo?
Combien tu veux?
Herkese ne kadar güzel olduğunu söylemek istiyorsun.
Dites plutôt au monde combien vous êtes douée!
Ne kadar çok şey istiyorsun?
Tu es toujours si avide.
- O kadar mı? - Ne demek istiyorsun?
- C'est tout?
Ne demek istiyorsun? Niyetini ne kadar dürüstçe yazdığını görüyorsun.
Tu vois combien il est loyal
Ne kadar para istiyorsun Raven?
Combien vous voulez, Raven?
Bir anda deliye döndün sırf seni yeterince sevmiyorum diye ben de gidip, seni ne kadar sevdiğimi gösterdim, sana. Sense beni zımbalamak istiyorsun.
Une minute tu pleurniches parce que je ne t'aime pas assez, je fais un effort pour te prouver le contraire... et tu veux me flinguer.
Ne demek istiyorsun Pip? Ne kadar baygın kaldığını mı?
Combien de temps tu as été malade?
Ne düşünüyorsun? Tanrım, bana düşünmeye fırsat vermedin. Anladığım kadarıyla adı Sir Evelyn Scathe ve onunla evlenmek istiyorsun.
Je ne sais rien de lui sauf que tu veux l'épouser.
- Neden olmasın? - Ne kadar istiyorsun?
Combien?
Ne demek istiyorsun? Beni yalnız bırakmayacak kadar bencil.
Il ne me laissera jamais tranquille.
Seni affedip affetmediğimi sormuyorsun bir kadının ne kadarını affedeceğini bilmek istiyorsun.
Ce n'est pas ça, la question. Tu veux savoir à quel point une femme peut pardonner.
Seni ve Bayan Fulton'u hayatınızın sonuna kadar rahat ettirmek için yeterli olacaktır. Soru şu ki, ne kadar nakit para istiyorsun?
La question est, combien voulez-vous?
Barnaby? Ne kadar nakit para istiyorsun dedim.
J'ai dit : "Combien voulez-vous"?
Ne yapmamı istiyorsun? Tüm bu olaylar bitene kadar onu masamın altında saklamamı mı?
Je n'ai rien à en faire de mieux!
Ne kadar istiyorsun?
- Combien voulez-vous?
Ne kadar istiyorsun? Bende üç, beş, yedi ve altı pens var.
Combien te faut-il?
Ne kadar istiyorsun?
Et le prix?
Ne kadar yüksekten uçmak istiyorsun?
À quelle altitude voleriez-vous? J'aimerais attaquer à 300 mètres.
Ne istiyorsun, her yaptığımı en ince ayrıntısına kadar hesaplamamı mı?
Vous voulez mon emploi du temps minuté?
- Ne kadar istiyorsun?
- Combien?
Ne kadar üstesinden gelmek istiyorsun?
Combien voulez-vous?
Alec'i ne kadar sağlam olduğuna inandırmak istiyorsun, zayıf yanlarını ona göstereceğim.
Tu as persuadé le vieux que tu étais un saint, mais il saura ce que tu es.
- Ne istiyorsun? Buraya kadar gelip de EMHAAH konusunda bana biraz yardımcı olur muydunuz lütfen?
- Venez voir, pour Emmarac.
Ona anlatana kadar mı? Ne demek istiyorsun?
Que veux-tu dire?
O zaman ben duyana kadar girme. Ne istiyorsun?
Alors n'entrez pas avant que je vous entende.
ne kadar istiyorsunuz 33
ne kadar güzelsin 38
ne kadar 1461
ne kadar güzel 390
ne kadar harika 35
ne kadar paran var 51
ne kadar tatlısın 25
ne kadar tatlı 35
ne kadar güzel bir gün 19
ne kadar iyi 34
ne kadar güzelsin 38
ne kadar 1461
ne kadar güzel 390
ne kadar harika 35
ne kadar paran var 51
ne kadar tatlısın 25
ne kadar tatlı 35
ne kadar güzel bir gün 19
ne kadar iyi 34
ne kadar iyisin 19
ne kadar kalacaksınız 33
ne kadar kaldı 101
ne kadar lazım 37
ne kadar oldu 153
ne kadar var 47
ne kadar uzakta 36
ne kadar da güzel 47
ne kadar süre 34
ne kadar garip 40
ne kadar kalacaksınız 33
ne kadar kaldı 101
ne kadar lazım 37
ne kadar oldu 153
ne kadar var 47
ne kadar uzakta 36
ne kadar da güzel 47
ne kadar süre 34
ne kadar garip 40