English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ T ] / Tutuklayın onu

Tutuklayın onu Çeviri Fransızca

197 parallel translation
Tutuklayın onu, memur bey. O bana saldırmaya kalkıştı.
C'est lui qui m'a attaquée en pleine scène.
Tutuklayın onu.
voila Ie couteau.
Tutuklayın onu!
- Oui, arrêtez-la!
Tutuklayın onu! Onu tanıyamadınız mı?
Ben, arrêtez-le.
Tutuklayın onu.
Arrétez-le!
Tutuklayın onu.
Arrêtez-le.
- Tutuklayın onu. Sana onları bu sefer yakalayacağımızı söylemiştim.
- Je vous l'avais dit qu'on les aurait, cette fois!
- Tutuklayın onu! - Olayı anlatayım.
Je vais vous expliquer...
Tutuklayın onu!
Arrêtez-la!
Fantomas! Tutuklayın onu! - Ayakaltında dolaşmayın!
Arrêtez-le, Fantômas, c'est Fantômas, arrêtez-le.
Tutuklayın onu.
Rendez-vous.
Tutuklayın onu, Hua Er Dao'la birlikteydi
Embarquez ce complice de Hua.
Tutuklayın onu.
Faites-le arrêter.
Tutuklayın onu.
Amène-le.
Tutuklayın onu.
Au poste.
Tutuklayın onu durun
Arrêtez-le! Arrêtez!
Tutuklayın onu!
Arrêtez-le!
- Hemen tutuklayın onu!
- Arrêtez-le sur-le-champ.
- Tutuklayın onu!
- Arrêtez-le!
- Tutuklayın onu. Dr. Baird mi?
Et celui-là aussi.
- Tutuklayın onu!
- Mettez-le en prison.
Tutuklayın onu!
Arrêtez le!
Tutuklayın onu.
Attrapez-les!
Şey, tutuklayın onu!
Eh bien, arrête-le!
Tutuklayın onu.
Arrêtez-la.
Onu da tutuklayın.
Arrêtez-le aussi.
Tutuklayın onu Çavuş.
Arrêtez-le.
Onu ya tutuklayın ya da kasabadan kovun.
Arrêtez-le ou chassez-le de la ville.
Görürseniz onu hemen tutuklayın.
Et toi, Stelluti? Si vous la trouvez, arrêtez-la!
Tutuklayın! Ne istersen onu yap, yeter ki konuşmasın!
Qu'on l'arrête s'il le faut mais qu'il se taise!
Öyleyse onu tutuklayın, benim gibi zavallı çobanları değil!
Alors prenez-vous en à lui! pas à nous!
- Yani sanık sandalyesinde mi? - Onu tutuklayın!
Arrêtez-le!
- Durdurun onu, o Fantomas! Çabuk olun, tutuklayın onu! O Fantomas!
Arrêtez-le, c'est Fantômas.
Tutuklayın onu.
Allez, emballez-le.
Onu cinayet suçuyla tutuklayın!
Arrêtez-le pour meurtre.
Hemen arayıp bulun onu ve tutuklayın!
Il est à la taverne du sud. Allez l'arrêter!
Onu tutuklayın yoksa çığlık atar ve çetemizi çağırırım.
Arrêtez-le ou je fais un scandale! Du calme.
- Onu tutuklayın! - Bekleyin!
Arrêtez cet homme!
Ve onu tutuklayın.
Arrêtez-le.
- Sezar adına onu tutuklayın.
Ce sont ces gaulois que nous recherchons.
O yaptı, onu tutuklayın!
Il a tout fait, arrêtez-le!
Tutuklayın onu.
Bouclez-le.
- Onu tutuklayın.
Retenez cet homme!
Şüpheli bir şey yaparsa, onu tutuklayın.
S'il fait quelque chose de suspect, arrêtez-le.
- Gecikmeden onu tutuklayın. - Kimi?
Arrêtez-la sans délai.
Tutuklayın Onu
Attrapez-la!
Şimdi onu bulun ve tutuklayın.
Trouvez-le et arrêtez-le.
Yüzbaşı Phoebus, onu tutuklayın!
Capitaine Phoebus, arrêtez-la.
Şimdi onu tutuklayın.
Arrêtez-la.
Araya girmeye kalkarsa onu da adalete mani olduğu gerekçesiyle tutuklayın.
S'il s'interpose, arrêtez-le. Pour entrave à la justice!
Gidip tutuklayın onu.
Arrêtez-le.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]