English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ U ] / Uyuyamam

Uyuyamam Çeviri Fransızca

472 parallel translation
Yatakta uyuyamam.
Je peux pas roupiller dans un plumard!
Dinle, sen burada uzanmış çılgınlıklarını savururken ben uyuyamam.
Pendant votre sommeil agité, je n'arrivais pas à dormir.
Sizler gibi yerde veya sizler gibi ağaçta uyuyamam.
Je ne peux pas dormir dans un terrier, comme vous. Ni dans un arbre, comme vous.
Sen de uyuyamamıştın sanırım.
Vous avez peu dormi vous aussi.
- Oturmaz mısınız? - Uyanık olacağınızı biliyordum. Dedim ki : "Heyecan ve mutluluktan uyuyamamıştır."
J'ai pensé : elle est trop heureuse pour dormir!
Burada o kadar çok uyudum ki bir ay uyuyamam.
J'ai pris l'habitude de dormir ici.
Simdi uyuyamam.
Je ne peux pas dormir.
Şu an uyuyamam.
Je ne peux déjà plus dormir.
Ben hiçbir şekilde yaralı bir bizon gibi horlayan bu adamla uyuyamam.
J'arrive pas dormir. Cet abruti ronfle comme un bison blesse.
- Hiç uyuyamam.
- si j'y pense.
- Islak botlarla uyuyamam ben.
L'humidité m'empêche de dormir.
- Kahve! Nancy, sana söyledim, uyuyamam.
- Mais, Clint...
Bu kadar heyecanla pek uyuyamamışsındır.
Tu n'as pas dû dormir beaucoup à cause de l'excitation.
Ben uyuyamam ki!
Je ne peux pas dormir!
Uyuyamam.
lmpossible.
Niagara Şelalesinin altında uyuyamam.
- Je ne peux pas dormir à côté du Niagara!
Bu şamata sürerken uyuyamam.
- Ce chahut m'a réveillé.
Gerçi uyuyamam ya. Hele tüm bunlardan sonra.
Je ne fermerai pas l'oeil de la nuit.
Dün akşam iyi uyuyamamış gibi görünüyorsun.
On dirait que tu n'as pas bien dormi, cette nuit.
Bazen uyanırım ve uyku tutmaz. İçmeden uyuyamam.
Parfois je me réveille et j'ai besoin d'un verre pour me rendormir.
- Bana bırakın, daha uzun süre uyuyamam ben. - Öyle şey olmaz!
Laissez, je ne dors pas.
Eğer söylemezsen, uyuyamam.
Si tu ne me le dis pas, je ne peux pas dormir.
Bunları öğrenene kadar rahat uyuyamam.
Je ne pourrai pas reposer en paix avant de savoir.
Bu gece Elsa'yı düşünerek uyuyamam.
Je ne fermerai pas l'œil sachant Elsa seule.
Kocam yokken iyi uyuyamam.
Je dors mal quand mon mari n'est pas là.
Ben körümdür. Zar seslerini duymadan da uyuyamam.
Je suis aveugle, mais je n'arrive pas à dormir tant que je n'ai pas entendu rouler des dés.
Neyse, Düşünüyordum da belki yarını düşünerek uyuyamamışsındır ve belki bir kaç el iskambil oynarız İskambil oynamak istemiyorum.
Je pensais que vous seriez éveillé, pensant à demain, et que vous voudriez jouer aux cartes. Je ne veux pas jouer aux cartes. Vous êtes ronchon.
Ben burda uyuyamam bağyan. Burası benim gibilere fazla.
Je pourrai jamais dormir ici, c'est bien trop beau pour moi.
- Böyle uyuyamam ki.
- Je ne peux pas dormir ici!
Bundan sonra uyuyamam artık.
Je n'arrive jamais à me rendormir. Il reste du café?
Bütün gece uyuyamamışsınızdır.
Vous n'avez pas dû dormir.
- Bu haldeyken uyuyamam.
- Ça va m'empêcher de dormir.
Hasta bile değilsem o koca odada tek başıma uyuyamam.
Je ne vais pas dormir tout seul dans cette grande chambre... si je ne suis pas malade!
Lütfen, yoksa seni merak etmekten sabaha kadar uyuyamam.
Acceptez, quoi. Ça m'empêcherait de dormir.
Doğru dürüst uyuyamamışsın ama?
- Malgré votre mauvaise nuit?
Karanlıkta uyuyamam.
Je ne peux pas dormir sans lumière! Je ne peux pas dormir dans le noir!
İşte o zamandan beri karanlıkta uyuyamam.
C'est depuis ce temps-là que je ne peux pas dormir dans le noir.
Geç yersem, tüm gece uyuyamam.
Quand je dîne tard, je ne dors pas de Ia nuit.
Biederbeck, bu gece uyuyamam.
Je ne pourrai pas dormir, je dois savoir ce soir.
Bu müzikle uyuyamam.
Je ne peux pas dormir, cette musique.
- Nasıl uyuyamamıştır?
- Comment ça pas dormi?
Nasıl uyuyamamıştır?
Comment cela pas dormi?
Kocam hapse atılırsa uyuyamam.
Je ne peux dormir avec mon mari à la Bastille.
Yoksa uyuyamam.
Autrement, je ne dormirai pas.
Bence okursam hiç uyuyamam.
Si je lis, je pense, et c'est encore pire.
Uyuyamam Bowie. Sarhoşum.
- Je dors pas, fiston.
- Sen böyle gerginken uyuyamam.
- Je peux pas quand tu es aussi tendu.
Sen sinir krizi geçirip evin içinde dolanırken ben uyuyamam!
Comment je dormirais en te sachant en pleine crise d'angoisse!
Pek uyuyamamış da.
Ne crois pas qu'il a beaucoup dormi.
Uyuyamam.
Je ne peux pas.
Uyuyamam.
Je ne pourrais pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]