Bıçağı var Çeviri Portekizce
373 parallel translation
Dikkat et. Bıçağı var!
Ele tem uma faca.
Onun bıçağı var.
Ele tem uma faca!
Hey dikkat edin, bıçağı var.
Toma cuidado, ele tem uma faca!
Bıçağı var.
- Tem uma faca.
Bıçağı var!
Ele tem uma faca!
Buradaki kenarda düz atış bıçağı var.
Aqui de lado, um punhal.
Bıçağı var.
Ele tem uma faca.
- Bıçağı var! - Elbette bıçağı olacak.
- Ele tem sempre um punhal.
Onun her zaman bıçağı vardır. Hepimizin bıçağı var.
Todos temos punhais.
O kızı götürüp ödülü almak istiyorsan unutma, Hesh-ke'nin bıçağı var.
E se quiseres receber a recompensa pela rapariga, a Hesh-ke tem uma faca.
Neden? Çünkü pelerininin altında bıçağı var gibiydi.
Porque parecia que ele tinha uma faca.
Bıçağı var.
Ele tem uma navalha.
- Dikkat, bıçağı var.
- Cuidado. Ele tem uma navalha.
Çocuklar, dikkatli olun bıçağı var.
Cuidado, pessoal, ele tem uma navalha.
- Repperton'un bıçağı var.
- O Repperton tem uma faca.
- Dally'nin bıçağı var mıydı?
- O Dally tem uma lâmina?
Dikkatli ol, bıçağı var.
Cuidado, tem uma faca
- Çünkü bıçağı var.
- Ele tem uma faca.
- Bıçağı var.
- Ele tem uma faca.
Bıçağın kullanması zor bir araç olması da var.
Imaginem?
Ama bıçağım var.
No entanto, tenho uma faca.
Sapanım var, bıçağım var.
Tenho boa pontaria com a fisga. Tenho uma faca.
- Bıçağın var.
- Tem uma faca.
Bıçağın var mı?
Tem uma faca?
Palet var, palet bıçağı, yağ, terebentin.
Aqui está uma paleta, espátula, óleo, terebintina.
Ve hatırlatırım, bıçağım var.
E lembre-se, tenho uma faca.
Bıçağınız var mı?
Tem aí uma faca?
Senin bıçağın var. - Hadi, kahvaltı yapalım.
Você é que tem a navalha.
Ama artık bir traş bıçağına ihtiyacın var. - Ne için?
Miep comprou para mim... mas você precisava de um barbeador.
Bıçağı olan var mı?
Alguém tem uma faca?
O bıçağıyla oynayıp "Ho, ho burada biri var galiba" diye dürtmedi.
Não lhe espetou a faca enquanto largava umas gracinhas do género "Ah, ah, aqui há gente".
Bıçağın var mı?
Tens uma fa... uma faca?
Bir bahse girdiğinde dürüst oynamalısın, ayrıca Galyalıları çağırmak için her türlü... hakkım da var, ve sana Mısırlılar'ın hala güzel saraylar yapabileceğini... kanıtlayacağım, Romalı'ların İnşaatçıları rahat bırakmalarını konusunda ısrar ediyorum, Ayrıca söylemeliyim ki...
Quando fazes uma aposta deves respeitar as regras e eu tenho todo o direito de chamar os Gauleses, e provar-te-ei que os meus Egípcios ainda conseguem edificar bonitos... palácios, e exijo que os Romanos deixem os construtores em paz
- Bilenecek bıçağınız var mı? - Bilenecek bıçağınız var mı?
quem tem facas p'ra amolar?
Cole, bir yerlerde bıçağın var mı?
Cole, tens uma faca algures?
İpleri keserken bıçağın kaymasıyla oluşan yara var.
A cicatriz de quando a minha faca escorregou ao cortar as cordas.
Elinde bıçağın var.
Tendes uma faca nas mãos.
- Bıçağın var mı?
- Tem uma faca?
- Bıçağın, silahın yada başka birşeyin var mı?
- Tens uma faca, pistola, alguma coisa?
Merak etme, daha bir sürü bıçağım var.
Não te preocupes, querida. Tenho muitas facas.
Cevap verince "bıçağım var, kızı öldürürüm" dedi.
Ameaçou matá-la se eu me intrometesse.
Senin bıçağın var, onunsa yok.
Tu tens uma faca e ele não.
Bıçağınız var mı?
Tens uma faca? Acho que não.
- Bahse varım bir avcı bıçağıdır.
- Aposto que era uma faca de caça.
- Hiç avcı bıçağınız var mı?
- Tem uma faca de caça?
Golf kulübündeki dolabında... avcı bıçağı gören bir tanığı var.
Ele tem uma testemunha que viu a faca de caça... no seu cacifo no clube.
Gerçek dünyaya dönüyorsun. Bıçağın var mı?
Voltando ao real, tens uma faca?
- Bıçağım var.
- Tenho uma faca.
"Bıçağım var"
'Eu tenho uma navalha.'
Senin bıçağın var.
Você tem a faca.
Dört bıçağı, tığı ve tırnak makası var.
Tem quatro lâminas, um furador e uma lixa de unhas.
var mısın yok musun 30
vardık 38
varsa 36
varenka 16
varşova 132
var tabii 24
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
vardık 38
varsa 36
varenka 16
varşova 132
var tabii 24
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19