English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ G ] / Geç kalacaksın

Geç kalacaksın Çeviri Portekizce

505 parallel translation
Hadi, hapishaneye geç kalacaksınız.
Vamos. Vai chegar atrasado na prisão.
Biraz geç kalacaksınız.
Vai atrasar-se um pouco? Sim.
Okula geç kalacaksın.
Ainda chegas atrasado às aulas.
Evet, yoksa geç kalacaksın.
- Ainda chegas tarde.
- Okula geç kalacaksın.
- Chegas atrasado à escola.
Paskalya Geçidi'ne geç kalacaksın.
Vais atrasar-te para o desfile de Páscoa.
Geç kalacaksın.
Vais chegar atrasado.
Gitsen iyi olur, yoksa işe geç kalacaksın.
É melhor ires andando ou vais chegar tarde ao trabalho.
Geç kalacaksın.
Vamos, vai atrasar-se.
Acele et yoksa geç kalacaksın!
De pé, ou vais chegar atrasado!
Şimdi gitmelisin, yoksa seremoniye geç kalacaksın.
Bem, deves ir agora, ou então vai se atrasar para a cerimônia.
Acele etsen iyi olur, sevgilim. Geç kalacaksın.
É melhor despachares-te, querido.
Geç kalacaksın!
- Vais chegar atrasada!
Ofise geç kalacaksın.
Uma hora e meia.
Yaklaşık 10 dakika geç kalacaksınız.
Vão chegar dez minutos atrasados.
- Larry, açılışa geç kalacaksın.
- Vai atrasar-se para a estreia.
Haydi acele edin, artık gidin yoksa geç kalacaksınız.
Vá lá, meus filhos! Depressa! Todos embora, ou vai ser tarde de mais.
Acele et geç kalacaksın.
Estás atrasado.
Sen de bağırıp çağıracak, işe geç kalacaksın.
Você vai ficar xingando e vai se atrasar.
Geç kalacaksın Odile.
Vai chegar atrasada.
Oh, geç kalacaksın!
Oh, estarás atrasado.
Hava üssüne geç kalacaksın.
Vais chegar atrasado à base aérea.
Yefim, gene işe geç kalacaksın.
YYefim, vais chegar tarde à oficina.
Acele et. Geç kalacaksın.
Despachem-se, vão chegar atrasados.
- Geç kalacaksın.
- Vais te atrasar.
Git. Görüşmene geç kalacaksın.
Vais chegar tarde à reunião.
- Kutsal Cumartesi için geç kalacaksın.
- Chegará tarde para o Sabá.
- Geç kalacaksın.
- Você vai chegar tarde. - Eu não vou chegar tarde!
Müşterilerine geç kalacaksın.
Você chegará tarde na sua freguesia. Não tem problema.
- Kendi dövüşüne geç kalacaksın.
- Vais chegar tarde ao teu combate.
Bakanım, acele etmezseniz Kabine'ye geç kalacaksınız.
Se vai fazer o raio deste disparate, não o faça do raio desta maneira. Sr. Ministro, se não se apressa, vai chegar atrasado à reunião.
Düğünüme geç kalacaksın.
Vais chegar atrasado ao meu casamento.
Hadi, geç kalacaksın.
Vais chegar atrasado.
- Acele et, geç kalacaksın.
- Despacha-te, senão chegas tarde.
Biliyorsun yemeğe geç kalacaksın! Evet biliyorum.
- Vai se atrasar para o jantar.
Acele edin, okula geç kalacaksınız.
Despacham-se ou chegam tarde à escola.
Hadi kalk bakalım. Hadi, kiliseye geç kalacaksın.
Está na hora de acordar Vai chegar tarde à capela.
Hey, acele et, geç kalacaksın. - Darry. - Çabuk ol!
Despacha-te, vamos chegar atrasados.
Acele edin çocuklar, geç kalacaksınız.
Vá lá, miúdos, vão chegar atrasados.
Yemek davetinize geç kalacaksınız.
Atrasa-se para o almoço, Sr. Presidente.
Gitsem iyi olur yoksa işine geç kalacaksın.
- Bem, o melhor é ires andando ou vais chegar atrasada ao emprego.
Geç kalacaksın.
Vais chegar atrasado!
Ve sen geç kalacaksın... her zamanki gibi!
LESTRADE PROMOVIDO A INSPETOR
Geç kalacaksınız.
Vão chegar atrasados.
Şimdi, Martin, sen geç kalacaksın.
Vais chegar tarde, Martin!
Sadie, bunu er ya da geç duymak zorunda kalacaksın.
Sadie vais ter que ouvir isto, mais cedo ou mais tarde.
Sorulara er ya da geç cevap vermek zorunda kalacaksın. Sorulara hemen cevap vererek kendini acı çekmekten kurtarabilirsin.
Vais responder mais cedo ou mais tarde, por isso poupa a dor respondendo já.
Er ya da geç, yapmak zorunda kalacaksın.
Terá de o fazer, mais cedo ou mais tarde.
Ve sen, genç adam, yemek saatinden geç döndüğün için kalacaksın.
E você, rapazinho, vai ficar mais algum tempo por se ter demorado com a refeição.
Er ya da geç benimle konuşmak zorunda kalacaksın.
Vais ter de falar comigo, mais cedo ou mais tarde.
Geç mi kalacaksın?
Porque chegarás tarde?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]