English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ G ] / Geç kaldım

Geç kaldım Çeviri Portekizce

3,565 parallel translation
Çok üzgünüm, geç kaldım.
Desculpa pelo atraso.
- Geç kaldım zaten. Kampanya ofisinde beni bekliyorlar.
Estão à minha espera na sede da campanha.
Bakın, hemen gitmek istemezdim ama zaten geç kaldım ve patronum çok sinirli ve agresif bir ayık.
Odeio ter de ir embora, mas já estou atrasada e o meu chefe é muito nervoso e agressivo.
- Üzgünüm, Mal. Yapamam! Dr. Palmer ile olan laboratuvar oturumuma geç kaldım zaten.
Desculpe, Mel, não dá, já estou atrasada para o laboratório... com o Doutor Palmer, fica para depois, querido, está bem?
Çok klişe biriyim. Aşırı geç kaldım.
Sou um cliché ridículo.
Nasıl geç kaldım?
- Atrasada?
Bunu tamamen yanlış anlamış olabiliriz, Finch. Asıl kurban Riley olmalı. Ama ben çok geç kaldım.
O Riley pode ser a vítima, mas acho que é muito tarde.
- Üzgünüm, geç kaldım.
Desculpai-me se estou atrasada.
Hay aksi! Geç kaldım.
- Bolas, estou atrasado!
Gavin'la buluşmama geç kaldım.
Estou atrasada para me encontrar com o Gavin.
Ben geç kaldım.
Estou atrasado.
Çok geç kaldım.
Cheguei atrasado.
Hazır bahsetmişken, benimkine çok geç kaldım.
Por falar nisso, estou atrasadíssimo para a minha.
Kız arkadaşımla olan görüşmeme geç kaldım ve cep telefonunu açmıyor.
Estou atrasada para me encontrar com a minha amiga, e ela não está a atender o telemóvel.
Geç kaldım, biliyorum.
Estou atrasado.
Çok geç değil. Moray için her zaman geç kaldım.
Creio que está pronto para ser mais honesto sobre o que sente por si.
Evet, aynen. Epey geç kaldım.
Já estava mais que na altura.
Affedersiniz, çok geç kaldım.
Desculpem o atraso.
Üzerinin değişmesi lazım. Geç kaldım. Tamam.
Tens de trocar-lhe a fralda, estou atrasada.
Birkaç arkadaşla ders çalışmak için buluşacaktım ve geç kaldım.
Tenho um grupo de estudos e já estou atrasada.
Benim başka bir toplantım var ve geç kaldım.
Tens de tratar do que vier. Estou atrasada para outra reunião.
Hey. Üzgünüm, geç kaldım.
Desculpa o atraso.
Bir çok kere geç kaldım. Beni asla böyle esir tutmamıştı. Esir mi?
Já me atrasei muito, mas nunca me deixou preso.
Çoktan geç kaldım.
Já estou atrasado.
- Çok mu geç kaldım?
Estou muito atrasado?
Nice senelere demek için çok mu geç kaldım?
É tarde para te dar os parabéns?
Sizce çok mu geç kaldım?
- Acha que é demasiado tarde?
James, seni seviyorum ama geç kaldım.
Sou o teu namorado! James, amo-te, mas estou atrasado.
Kusura bakma, geç kaldım.
Desculpe-me pelo atraso.
İşe geç kaldım.
Estou atrasado para uma audição.
- Geç kaldım kusura bakma.
- Desculpe pelo atraso.
Geç mi kaldım?
Estou atrasado?
Çiftçi her Salı yalınayak organik ürün panayırı olduğunu söyledi. Katarina'ya neden geç kaldığımızı anlatırken sen sadece bekle, ho.
O vendedor disse que a Barefoot Contessa faz compras aqui à terça-feira.
Geç mi kaldım?
- Estou atrasada?
Geç kaldığım için özür dilerim.
Desculpem o atraso.
Sanırım o gösteri için biraz geç kaldın.
Acho que está atrasado para esse espectáculo.
Biraz geç kaldığımın farkındayım, George ama eğer bana...
- Sei que atrasei o pagamento...
Arkadaşlarla buluşmam gerekiyor ve çok geç kaldım. Tüh ya.
Bolas.
Çok geç kaldım.
Cheguei muito tarde.
Bundan onur duyarım ama bir elbise diktirmek için çok geç kaldık.
Estou lisonjeada, de verdade, mas pode ser tarde demais para arranjar um vestido de dama.
Geç kaldığım için bağışlayın!
Perdoe-me por chegar tarde!
Geç mi kaldım?
Cheguei tarde demais?
Geç kaldığım için özür dilerim.
Condutores de domingo, desculpem o atraso.
Kalbin. Geç kaldığım için üzgünüm, bayanlar. Ama biraz daha hızlı koşsaydım polisler beni vurmaya niyetleneceklerdi.
Desculpem o atraso, meninas, mas se corro mais depressa, a polícia aponta-me logo uma arma.
Her ne olduysa, bir yarım dakika kadar geç kaldık.
Seja o que se tenha passado, chegámos demasiado tarde.
Haydi, gidelim artık. Anneme çeyrek kala istasyonda olacağımızı söylemiştim, geç kaldık.
Vamos embora, disse à mamã que estaríamos na plataforma um quarto de hora antes da partida e já estamos atrasados.
Geç mi kaldım?
Cheguei tarde?
Geç bile kaldım.
- Muito tarde, se calhar.
İdmana zaten geç kaldım.
Já estou atrasado para o treino.
Geç mi kaldım?
Já é tarde?
- Üzgünüm, geç kaldım.
- Desculpa o atraso.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]