Hastanede Çeviri Portekizce
5,572 parallel translation
Daha fazlasını anlat bana. Başkan ameliyattayken,... onun vücuduyla beş dakika yalnız kalmamız gerekiyor. Sen Başkanın ameliyatındayken hastanede,... bir kriz oluşturmamız lazım.
Conta-me mais. precisaremos de cinco minutos a sós com o corpo. enquanto estás a operar o Presidente.
Hastanede gördüğümde tanınmayacak haldeydi.
Quando o vi no hospital quase nem o reconheci.
- Hastanede mi kalacağım yoksa Mary Teyzenin yanına mı gideceğim?
Vou dormir no hospital ou com a tia Mary? Com a tia Mary.
Yerel bir hastanede izolasyon odaları ayarladım.
Preparei os quartos de isolamento num hospital local.
Hilaal hastanede birinin hayatını kurtarmak için kendi hayatını hiçe saydı.
Hilaal enloqueceu no hospital, um santo a salvar vidas.
Hastanede bir oda var.
Já falei com o hospital.
Hastanede misin?
No hospital?
Becermeye gitmiştim. Suratım dağılmış bir şekilde üç gün sonra hastanede uyandım sonra geldi ve beni becerdi. Sonra ne oldu biliyor musun?
Eu ía foder-te.
Ancak... Sen hastanede baygın yatarken doktorlar şu test sonucunu Daniel'e gösterdiler.
Contudo... enquanto estava inconsciente no hospital, os médicos falaram com o Daniel sobre uns resultados.
Hastanede daha gelişmiş bir görüntüleme teknolojisi kullanıyoruz.
Temos técnicas de imagem muito mais sofisticadas no hospital.
- Kardesim hastanede.
O meu irmão está no Hospital.
Hastanede 2 gün bekledim fakat geri gelmedi.
mas ele nunca mais voltou.
Hastanede her saniyemi hatırlamaya çalışarak geçirdim.
Passei todos os momentos no hospital a tentar recordar.
Sonra gözümü hastanede açtım.
Depois acordei no hospital.
Hastanede oldu.
- Ela foi ao hospital.
Beni hastanede neden görmeye gelmediğini bilmek istiyorum.
Quero saber porque é que tu nunca me foste ver, ao hospital.
Hastanede sadece bir ay geçirdim ama rahatlıkla söyleyebilirim orada yıllarını geçiren adamların artık yeni hayatları orası olur.
Só fiquei na enfermaria um mês, mas posso dizer-te, estes homens que ficaram lá durante anos... é a vida deles... a nova vida.
Hastanede ne olduğunu biliyor musun?
Sabes o que aconteceu no hospital?
Onun hastanede olması gerekiyor.
Ele tem que ir ao hospital.
Okulda, hastanede.
Na escola, no hospital.
Bir mermiyle hastanede yatıyordun.
- Estavas ferida no hospital. Não.
Bu hastanede çalışan hiç kimse Harper Avery Ödülü kazanamayacak.
Ninguém neste hospital alguma vez ganhará um Harper Avery.
Annenle ikinizin sayesinde, hastanede Knox'la senden başka doktor kalmayacak.
Graças a ti e à tua mãe, muito em breve, os únicos médicos a trabalharem aqui serão tu e o Knox.
Birini öldürdün, banka soydun diğer adam hastanede. Hepsi bir yana...
Matas alguém, roubas um banco, colocas outro homem no Hospital... atiras tudo fora.
Hastanede ilk karşılaştığımızda bana bir şey demiştin.
Quando nos conhecemos no hospital, disseste-me algo.
Hastanede kimliğimin teşhis edildiği iki hafta öncesine kadar. Çoğu şeyi hatırlamıyorum.
A não ser de há umas semanas quando fui identificado no hospital, o resto ainda está em branco.
Well, dün hastanede ziyaret ettiğim adam Morris Gilroy, bu öğleden sonra bırakıldı.
O homem que visitei ontem no hospital, Morris Gilroy, teve alta hoje à tarde.
Hastanede görüşürüz.
Vemo-nos no hospital.
Tamam, Redfern'in patoloji sonuçları geldiğinde hastanede buluşuruz.
Encontramo-nos no hospital quando o relatório patológico do Redfern chegar.
Dedektif Paul hastanede diye duydum.
Soube que o det. Paul está hospitalizado.
Babasını hastanede öldürmeye çalışmış, kendi öz babasını!
Tentou matar o pai, no hospital. - O próprio pai.
- Hala hastanede. Bu sabah ultrason sonuçlarına sonuçlarını doğrulayan, bir taramadan geçirildi.
Ela fez um exame esta manhã para confirmar o ultra-som.
Ayrıca bu günlerde, geceleri hastanede kimse çalışmıyor.
Além disso ninguém trabalho de noite no hospital nestes dias.
- Soru şu : Ölüme ne sebep oldu? - Hastanede olduğunu biliyoruz.
A questão é, o que é que causou isso?
Hastanede buluşacaklar.
Vão ter com ela ao hospital.
Hastanede olanı.
Aquele que está no hospital.
Yani hayata tutunmaya çalışan kadının yattığı hastanede yanı başında duran kartta...
Então no cartão, no hospital, junto à mulher que luta por sobreviver, estão as palavras,
Bizimle hastanede buluşacağını söyledi.
- Disse que nos encontraria no hospital.
Ayrıca annemi tanıyordunuz..... ki o da bu hastanede intihar etti.
Você também conhecia a minha mãe. Sabe que ela suicidou-se nesse manicómio.
Hastanede bir John Doe varmış ve benim adımı vermiş.
Há um desconhecido no Hospital que tem perguntado por mim.
Hastanede çalıştığımdan. Seri katil falan olduğumdan değil yani.
Porque trabalho no centro médico, e não porque sou uma assassina.
Dedektif Lance benimle gelmesine izin verdiğim için hastanede şu an.
O Det. Lance está no hospital porque eu deixei...
Sanmıyorum ama tedavisinin Askeri hastanede yapıldığını biliyorum
Isso é improvável, mas sei que ela foi tratada por um cirurgião militar dos EUA.
Liam hastanede.
O Liam está no Hospital.
Ondan sonra hastanede biraz vakit geçirdim.
Depois disso...
Burada hastanede gönüllü olarak yaralılara yardım ederken görülüyor.
"Calderon, visto aqui a ajudar no hospital, a confortar os feridos."
Hastanede gözlerimi açtığımda, sona ne kadar yaklaştığımı gördüm ve sonrasında anladım ki hayatımı ne kadar küçük aptal şeylerle yiyip bitirmişim.
Percebi o quanto a desperdicei com pequenas coisas estúpidas.
- Kardesim hastanede.
- O meu irmão está no Hospital.
Liam hastanede, neredeyse oluyordu.
O Liam está no Hospital.
- Hani sen hastanede kalacaktin?
Não era para estares, no Hospital?
Hastanede seni görmek istedi.
Pedia para te ver, Bill.
hasta 212
hastayım 158
hastane 65
hasta mısın 277
hastaneye 39
hastaydı 31
hastalık 59
hastaydım 46
hastasın 78
hastalar 23
hastayım 158
hastane 65
hasta mısın 277
hastaneye 39
hastaydı 31
hastalık 59
hastaydım 46
hastasın 78
hastalar 23