English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ M ] / Müsaadenizle

Müsaadenizle Çeviri Portekizce

1,229 parallel translation
Müsaadenizle, ben bakarım.
Com licença. Vou abrir.
Müsaadenizle.
Com licença.
Müsaadenizle, yapmamız gereken işler var.
Com licença, temos trabalho real a fazer. Ora vamos, Arthur.
Müsaadenizle lütfen.
Deem-me licença, por favor.
Müsaadenizle, Teğmen.
Se me der licença, alferes.
Yüksek müsaadenizle hatırlatmak isterim, fazla zamanınız yok. Bebeğim, eğer anahtarla aramda olan sadece o kız ise,
Se a miúda é a única coisa no meio do meu caminho, não preciso de muito tempo.
Müsaadenizle.
Dê-nos só um minuto.
Müsaadenizle başka bir penisi... hastayı, kontrol etmem gerekiyor.
Com licença enquanto eu vou consultar outro pénis... paciente!
Müsaadenizle.
Se me dão licença...
Müsaadenizle efendim.
Perdão, senhor.
Müsaadenizle...
Dêem-me licença, cavalheiros.
Müsaadenizle.
Se me desculpa...
Müsaadenizle.
Se me dá licença.
Yüksek müsaadenizle...
Com todo o respeito...
Müsaadenizle, elinizden doku örneği almak istiyorum.
- Gostava de de fazer um esfregaço à sua mão, se não se importar.
Müsaadenizle.
Peço desculpa.
Müsaadenizle.
Permissão.
Müsaadenizle.
- Com licença.
- Müsaadenizle.
- Com licença.
Müsaadenizle size bir şey açıklayayım.
Deixe-me explicar-lhe uma coisa.
Bir dakika müsaadenizle?
Dê-me licença, por um momento.
Müsaadenizle bayanlar gitmem gerekiyor.
Com licença, senhoras eu tenho que ir. Boa tarde.
Müsaadenizle, biraz pasta yiyin bu arada!
Se me derem licença. Comam uns bolinhos entretanto!
- Müsaadenizle. - Gelecek misin?
- Dê-me licença.
- Müsaadenizle Doktor.
Com a sua licença, Doutor.
Ve müsaadenizle, ne kadar güzel olduğunu söylemek istiyorum.
Não, não, não. Transporte de humanos numa rota de correios, é muito, muito ilegal.
Müsaadenizle, lavaboya gideceğim.
Se me dão licença, vou à casa de banho.
Müsaadenizle.
me desculpe.
Müsaadenizle.
me desculpem.
Müsaadenizle önce gözlüklerimi takayım.
- Deixe-me pôr os oculos.
Affedersiniz. Müsaadenizle.
Com licença.
Müsaadenizle, kimsin sen?
Desculpe. Quem és tu?
Mesele çok mühim, müsaadenizle büyük odaya geçelim.
É muito grave, devíamos ir para o salão grande.
Müsaadenizle Garavel Bey. İyi geceler.
Se me dá licença, Sr. Garavel, boa noite.
Müsaadenizle.
Desculpem.
- Kralım, sizin de müsaadenizle insanlarımızın kurtuluşu için koyunları ve keçileri Odin ve Heimdall'a kurban edelim.
Talvez ele possa aliviar a nossa aflição. Não, Unferth, não.
Şimdi müsaadenizle yukarı çıkıp duş alacağım. Mutfaktan yine ses gelmeye başlarsa bana seslenirsin.
Por isso, se me desculpam, vou lá acima ligar o chuveiro.
Müsaadenizle, Michael?
Desculpem. Michael.
- Komuta Merkezi'ne gitmeliyim. Müsaadenizle.
Se é tudo, vou voltar para a sala de comando.
Koleksiyoncu değilimdir ama çalışmalarını biliyorum ve müsaadenizle sanattan çok iyi anladığınızı söylemek isterim.
Não sou um coleccionador, mas conheço o seu trabalho. E digo-lhe que tem um excelente olho para obras de arte.
Şimdi müsaadenizle.
Se me dá licença...
Albay Tigh, müsaadenizle karınızı takdim ediyorum.
Coronel Tigh, apresento-lhe a sua mulher.
Sayın Başkan, müsaadenizle?
Sra. Presidente, permite-me?
Umarım Dr. Clark konusunda yanılıyorsunuzdur. Müsaadenizle.
Só espero que esteja enganado acerca do Dr. Clark.
Müsaadenizle hanımefendi, ben gideyim.
E com sua permissão, senhora, peço-lhe para me retirar.
Müsaadenizle.
Com licenca.
Bir dakika müsaadenizle.
Perdão. É só um minuto.
Müsaadenizle
Com licença.
Müsaadenizle, beyler.
Desculpem-nos, cavalheiros.
- Müsaadenizle.
Não te demores.
Müsaadenizle.
Posso?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]