English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ O ] / Oldukça iyiydi

Oldukça iyiydi Çeviri Portekizce

248 parallel translation
Duncanlar oldukça iyiydi.
As Duncan também são muito boas.
Oldukça iyiydi ve parasal sorunları olduğunu sanmıyorum.
encontrava-se bem. Não sei se estava preocupado.
Oldukça iyiydi.
Era muito bom.
- Evet teşekkür ederim, oldukça iyiydi.
- Tive, sim, bastante.
Bir çok plan yaptım ve hepsi oldukça iyiydi.
Inventei muitos bons planos.
Oh, aklıma gelmişken düşünüyorum da, baş roldeki küçük bayan oldukça iyiydi, değil mi?
A propósito, achei a protagonista muito talentosa, não concordam?
Özellikle de küçük Lolita. Oldukça iyiydi.
Especialmente a Lolita.
Oldukça iyiydi.
Excelente.
Oldukça iyiydi, Grant.
O dia correu-lhe bem.
Oldukça iyiydi.
Muito bom.
Bu duygu bana gerekli değil! Yanlış giden bir şey olmadı! Hepsi oldukça iyiydi!
Nada deu para o torto, funcionou tudo certinho.
Oldukça iyiydi, Sarah.
Foi muito melhor, Sarah.
- Aramızdakiler oldukça iyiydi.
- O que tivémos foi muito bom.
- Oldukça iyiydi, ha?
Muito bom! bom começo!
Bu oldukça iyiydi!
Isto foi muito bom!
Okulda genel kültürüm oldukça iyiydi.
Eu sempre me distingui em cultura geral na escola.
Abbado da oldukça iyiydi.
Abbado também foi muito bom.
Sahne performansını izledim. Bence oldukça iyiydi.
Vi o teu espectáculo no "The Scene".
Demek istediğim, o oldukça iyiydi.
Quero dizer, ele era tão bom.
Fakat iş savaş sanatlarına geldiğinde, o oldukça iyiydi.
Mas no que diz respeito a artes marciais ele é muito fixe.
Benim notlarım da oldukça iyiydi.
As minhas notas eram boas.
Referansı oldukça iyiydi...
Ele é muito conceituado, por isso...
Bence oldukça iyiydi, çok komikti.
Achei-o muito bom. Com muita piada.
- Bu oldukça iyiydi.
- Isso foi muito bom.
Max'ın yeri oldukça iyiydi.
Não. O "Max's On Main" serviu.
- Şu an da çok meşgulüm. - Oldukça iyiydi, değil mi?
- Olha, eu estou cheia de trabalho.
Evet, oldukça iyiydi.
Sim. Era bastante bom.
- Oldukça iyiydi, dostum.
- Foi muito frio, meu.
Oldukça iyiydi.
Este é um bom.
Senin bulduğun ceset oldukça iyiydi, oldukça inandırıcıydı. Sadece bilimsel bir inceleme... -... onun sahte olduğunu kanıtlayabilir.
O corpo que encontrou era tão bom, tão credível, que só um exame científico provaria a fraude.
- Aslında oldukça iyiydi diyebilirim.
- Na verdade, ela é muito boa.
Her neyse, oldukça iyiydi bence.
De qualquer maneira, foi porreiro.
Tamam, oldukça iyiydi.
Está bem, isso foi bom.
- Oldukça iyiydi.
- Bastante boa.
Yemek nasıl gitti? - Oldukça iyiydi.
- Como correu o almoço?
Bu oldukça iyiydi.
Isso foi muito fixe.
Evet, oldukça iyiydi değil mi?
Foi bom, não? Agora quem é o fraco?
Evet, oldukça iyiydi Rachel.
Muito bem, Rachel.
- Evet, oldukça iyiydi.
- Sim, óptima.
Oldukça iyiydi.
Esteve bastante bem.
Şey, önceden bizim için herşey oldukça iyiydi, ama şimdi kötü çünkü üretim çok az.
Bem, no passado as coisa eram muito boas pra nós... mas atualmente as coisas estão ruim porque a produção abaixou muito.
Ben de yakın zaman önce ablamı kaybettim, ki o yaptığı her işte oldukça iyiydi.
Perdi recentemente a minha irmã, que era bastante boa em praticamente tudo o que fazia.
Senin dairende yerde yaptığımız seks oldukça iyiydi aslında.
O sexo que fizemos no chão do teu apartamento foi bom.
Almanca konusunda oldukça iyiydi.
" Costumava safar-se bastante bem em alemão...
Sergilediğin gösteri oldukça iyiydi.
Montou um lindo espectáculo.
Her şey oldukça iyiydi.
Era tudo bastante bom.
Araştırman oldukça iyiydi, bu yüzden hala kredin var.
O teu exame estava bom, assim ainda tens o crédito todo.
Bunu daha önce yapmıştım. Oldukça da iyiydi.
Parece que me lembro que tive isto antes, e era realmente bastante bom.
Ve iki ay da oldukça iyiydi.
E dois foram muito bons.
- Evet oldukça iyiydi.
- Quero dizer, foi ótimo... - Foi muito bom.
Evet, bardaydım, üstüme içki döktü, konuşmaya başladık, sohbet iyiydi. Oldukça çekiciydim.
Eu estava no bar, ela entornou a bebida para cima de mim, começámos a falar, e digo-te que nos entendemos muito bem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]