English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ O ] / Orada kal

Orada kal Çeviri Portekizce

3,038 parallel translation
- Şimdi orada kal ya da seni gömerim.
Rende-te ou morres. - Não.
24 saat sonra gelirsin, bu süre içinde yosun orada kalır. Genel anestezi altında, pens ve vakum yardımıyla fetüsü alırız.
Vinte e quatro horas depois, voltaria à clínica, levaria uma anestesia geral e o feto seria removido com a ajuda de fórceps e sucção.
Neredeyse orada kal.
Fique onde está, filho da mãe!
Orada kal!
Fica aí!
Sen orada kal.
Fique aí, fique aí.
Orada kal Toller!
Pare aí mesmo, Toller!
- Orada kal!
Não faço negócios... - Fiquem aí!
Orada kalın.
Vai para lá!
Orada kal.Kal orada.
Fique parado.
Orada kalın!
- Fica aqui.
O da bana ya orada kalırsın ya da kaldırımda dedi. Ben de- -
Mas ela disse que era isso ou a rua, então...
Lilly'i aramam gerek. Orada kal.
Calma aí.
Nik orada kalıp bana annemi gömmede yardım etti.
O Nik ficou, para me ajudar a sepultá-la.
Ortalık sakinleşinceye kadar orada kal.
Fica por lá até as coisas acalmarem-se por aqui.
Orada kal.
Fica aqui.
Geldiğiniz yere gidin ve orada kalın!
Voltem apenas para de onde vieram e fiquem lá!
- Sana ne lan! Zaman makinesine binin! Gününüze dönün ve orada kalın!
Volta para a tua máquina do tempo, volta para o presente e fica lá!
- Orada kalıyor.
- Ela vai ficar lá.
Bilemiyorum. Belki de orada kalıyordu.
Não sei, talvez ela estivesse hospedada lá.
Kendiniz için iyi olanı istiyorsanız, orada kalın.
Se sabem realmente o que é melhor para vocês, fiquem onde estão. Os agentes estão a caminho.
Orada kal.
Fique aqui.
Orada kal!
Segurem-no!
Orada kal, hemen geliyorum.
Fica aí. Estou a ir agora.
Onca süre orada kalınca nelere maruz kaldığınızı bilemezsiniz.
Nunca se sabe ao que pode ter sido exposto, depois de tanto tempo.
İlişkinin başlarında bir taraf seçersin ve genelde orada kalırsın, tabii araya gayrimeşru ilişkiler sıkıştırmıyorsan.
Escolhes o lado antes de um relacionamento. E geralmente mantém-se, a menos que estejas... a misturar algo... "extra-curricular".
Orada kal.
Fique aí dentro.
- Orada kal!
- Fica aí!
Eğer orada kalısan çok kötü bir gün geçireceksin. İnan bana.
Se você ficar lá, você vai ter uma péssima um dia, acredite.
Orada kal, bebek!
Hang on, baby!
Tamam Jeremy, orada kal!
Jeremy, fica aí!
Orada kalırlarsa yakalanırlar.
Se eles ficarem aqui, serão presos.
Birçok arkadaşı ve ortakları orada kalıyordu.
e ele tinha muitos amigos e associados que moravam lá.
Hey, sen orada kal!
Fique aí. Nós pertencemos a este sítio.
- Orada kal Jack.
! - Fica aí, Jack.
Kal orada. Tamam, hadi.
Certo, venha.
Başka bir hayatta orada sonsuza dek kalırdım.
Noutra vida, teria ficado lá para sempre.
Kal orada madem.
Fica aí, então.
Azılı suçlular bölümü de dahil. Orada Garcia kartelinin bilinen en azından 6 üyesi kalıyor.
Inclusive à ala de segurança máxima, onde pelo menos 6 associados conhecidos do cartel do Garcia estão alojados.
Kardeşimi gerçekten sevseydim orada onunla birlikte kalırdım.
Se realmente gostasse do meu irmão, ficaria com ele. Não o abandonaria para morrer sozinho daquela forma.
Eğer geleceğinizi öğrenmek istiyorsanız 900'lü hatlarda kalın çünkü ben orada olacağım ya da siz bunu zaten biliyor musunuz?
Então se quer saber o seu futuro, continue nesta frequência, porque é impressão minha, ou aqueles médiuns deviam ter previsto a sua morte? !
Gaz kalıntılarını da orada bulacağız. Bu doğru mu?
- E vamos encontrar o spray lá também.
- Hayır kal orada.
- Não, fica onde estás.
Kal orada!
- Tem lá calma.
Orada olmadığını düşünürlerse... Herşey benim üstüme kalır.
Se sequer pensarem que tu não estiveste lá... vai tudo cair em cima de mim!
O binada 23 öğrenci kalıyor. Orada olmadığını söylüyorlar.
Os 23 cadetes que dormiam ali disseram que o Josh não estava lá.
Kokain kalıntılarının ne işi var orada?
O que fazem aí vestígios de cocaína?
Kal orada!
Pare aí mesmo.
Zorunda kalırsa bütün gece orada bekleyecek.
Ele ficará lá a noite toda, se for preciso.
Kal orada!
No chão!
Sen orada kal!
Fique aí, está bem?
Bu işe girip orada iki yıl takılan herhangi bir kız olmak istemedim. Ve sonra fahişe olmak zorunda kalırdım.
Não quero ser só mais uma durante dois anos e depois ter de ser prostituta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]