English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ W ] / Willi

Willi Çeviri Portekizce

86 parallel translation
- Nasıl çalıyorum Willy?
- Como me saí, Willi?
"Nasıl çalıyorum Willy?"
"Como me saí, Willi?"
Söylesene Willy, ne kadar komik olduğunu söyle.
Diz-lhes, Willi. Diz-lhes como é engraçado.
Emin misin Willy?
Tens a certeza, Willi?
- Bir şarkı daha söyler misin Willy?
- Willi, que tal outra música?
Kovac, neden Willy'yi öldürmüyorsun?
Porque não matas o Willi?
- Willy'nin suyu varmış.
- O Willi tem água.
- Ama Willy'de sadece su var.
- Mas o Willi só tinha água.
Willy, söylesene...
Willi, diz-me...
Tamam Willy.
Está bem, Willi.
Willy'de...
Willi, ele tem...
- Öyle değil mi Willy? - Öyle.
Não é assim, Willi?
Gus, Willy'nin suyu olduğunu söylemişti.
O Gus disse que o Willi tinha água.
Ölene kadar, ne Willy'yi ne de yaptıklarını anlamayacağım.
Até o dia em que morrer, jamais entenderei o Willi ou o que ele fez.
Willy'nin son sözleriydi.
O Willi teve a última palavra.
Willy'yi ne çabuk unuttunuz?
Já se esqueceram do Willi?
Willi Cicci'yi hatırladın mı, Brooklyn'deki yaşlı Clemenza ile beraberdi?
Fredo, lembras-te do Willi Cicci? Ele estava com o velho Clemenza em Brooklyn.
Daha önceki tanıklardan, Willi Cicci'nin ifadesini dinledik.
Temos uma testemunha, uma testemunha anterior, um certo Willi Cicci.
- Hey, işte, Willi Cicci!
Está ali o Willi Cicci.
" Schussnigg, Willi, 48, sıvacı, Hamburg doğumlu.
" Schussnigg, Willi, 48 anos, nascido em Hamburgo.
Willi'nin sesi gibiydi.
Parecia o Willie.
Ben Willi Ninja, Ninja Evi'nin anasıyım.
Willi Ninja, mãe da House of Ninja.
Hey! Willi.
Willi!
Willi, eve git.
Willi, vai para casa.
Willi.
Willi.
- Willi, her şey yolunda.
- Willi, está tudo bem.
Altı yıl önceydi, Willi.
Foi há seis anos, Willi.
Willi!
Willi!
Willi, Peter ve benim biraz konuşmamız gerek.
Willi, o Peter e eu precisamos de falar.
Seni yanımda götüremem, Willi.
Não posso levar-te comigo, Willi.
Sorun yok, Willi!
Está tudo bem, Willi!
Kuzen Willi mi?
O primo Willie?
WILLI E'deki "Çitin Arkasından" operasyonlarımıza göre King'in ortağı Stokeley Carmichael,... Beyaz Amerika'ya saldırmak üzere, bir zenci ordusu topluyormuş.
O nosso operacional infiltrado acredita que o aliado do King, o Stokely Carmichael, recruta um exército de negros para fazer a guerra contra os brancos.
Willi!
Estou quase pronto. Só um instante.
Willi uyan!
Willi?
Kulağa ne kadar aptalca gelse de parmak içeride.
Willi, por mais ridículo que te pareça o polegar dele está ali dentro e tens de abrir isto.
Ben baktım, polis de baktı.
O Willi não viu nada. Nem a polícia.
Willi Hızlı Beamen, olağanüstü oyunkurucu Sharks'ı uzun süre ayakta tutmuştu. İlk takımda yer almıyor.
Willie "Steaming" Beamen, o sensacional quarterback que fez os Sharks ganhar, não vai começar.
Willi ikilik koydu!
Willie acerta na tabela e marca dois.
Ne zaman Willi Nelson çalsanız, dans etmeye başlardı.
Sempre que tocava um álbum do Willie Nelson, começava a dançar.
Dediğini duydum Willi!
Ouvi isso, Willi!
Bay Willi aradı.
Ligou um Sr. Willi.
"Willi'nin sonuçları parlak değil" de ne demek?
Porque diz que os resulta.dos do Willi "nao sao bons"?
Tamam. - Görüşürüz Willy.
- Até logo, Willi.
Gus! Willy, neler oluyor?
Willi, o que é?
Hadi, Willi.
Vá lá, Willi.
Willi de oksijen kaynağı var.
Nem aparelhos temos.
- Aşağıya in.
- Willi, anda cá abaixo...
Elbette, bana Willi de.
- Claro.
Acele et Willi!
Despacha-te Willi.
Willi, bunun için emir verilmedi.
Willi, não temos ordens para fazer isto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]