Ateş etmek yok Çeviri Rusça
39 parallel translation
Unutmayın, ateş etmek yok.
И не стрелять, взять живым.
- Ateş etmek yok.
- А стрелять никто и не собирается.
Ateş etmek yok!
- Дай револьвер! - Я не хочу этого.
- Ateş etmek yok Nono.
- Нет, Ноно. Не чтобы стрелять.
Ateş etmek yok.
Не стреляйте.
- Anladım. Yüze ateş etmek yok.
Никогда не стрелять в лицо.
Ateş etmek yok, ceset yok.
Никакой пальбы, никаких трупов
Hiçbir şartta... ateş etmek yok.
Ни при каких условиях не стрелять.
Daha fazla ateş etmek yok!
Прекратить стрельбу!
Artık ateş etmek yok.
- Здесь нельзя палить!
Shaw, kasabada ateş etmek yok.
Шо, в городе не стрелять.
Ateş etmek yok!
Ты будешь в прядке.
Ateş etmek yok.
Там нет стрельбы.
- Ateş etmek yok.
- Там нет стрельбы.
- Ateş etmek yok.
- Никакой стрельбы.
- Dinle, ateş etmek yok.
- Слушай, не стреляют.
- Ateş etmek yok, tamam mı?
Просто не стреляют, ладно?
Ama daha fazla ateş etmek yok, oradaki insanları tehdit etmek yok yoksa yardımımı alamazsın ve ikimizde kaybederiz. Tamam mı?
Только давай без стрельбы и угроз всем этим людям, иначе я тебе не помогу, и мы оба проиграем, ладно?
Uçuş yok, ateş etmek yok.
На презентации он не летает и не стреляет.
Bu yüzden bu kadar iyi, uzaktan ateş etmek yok.
Он крайне аккуратный, и это значит стрельбы не будет
Ateş etmek yok.
Не стрелять
Artık ateş etmek yok.
Больше никакой стрельбы.
Ateş etmek yok.
Не стрелять.
Ateş etmek yok.
Ладно. Никаких перестрелок.
İçerideki insanların çoğu masum çok gerekmedikçe ateş etmek yok. Anlaşıldı mı?
Здесь в основном невинные люди, так что стрельба, только по крайней необходимости.
Ama unutma... Kütle merkezine ateş etmek yok.
Только помни... не убивай.
Ama bundan sonra ateş etmek yok, anlaşıldı mı?
Но с данного момента, никакой стрельбы, понятно?
Mecbur kalmadıkça ateş etmek yok.
Никто не спустит курок, если не будет абсолютной необходимости.
Kolunla ateş etmek yok.
— трел € ть рукой не будешь.
Ateş etmek yok.
Не стреляй.
Unutma, kafaya ateş etmek yok.
Запомни : сказали, чтобы не влицо.
Ateş etmek için horozu kurmana gerek yok, tetiği çekmen yeter.
Курок взводить не нужно.
Hayır, ateş etmek yok.
Никакой стрельбы! Эй!
Ve sonra Franks delilleri yok etmek için, zaten ölü olan bir adamın kurşun yarasından içeri ateş etti.
А потом Фрэнкс выстрелил в раны уже мертвых, чтобы уничтожить улики.
Ateş etmek istersen, et o zaman. Kendimi korumak için hiçbir şeyim yok.
А если ты хочешь меня пристрелить - стреляй, защищаться мне всё равно нечем.
Gökyüzü açılacak ve ateş devi Surt alev saçarak köprüden geçecek ve tanrıları yok etmek için gelecek.
Небеса разверзнутся и Сурт, огненный великан, перейдёт пылающий мост и уничтожит богов.
Yani vurmak, ateş ya da merhamet etmek falan yok.
Поэтому не рубить, не стрелять и никому не даровать милосердие.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65