Hemen yap Çeviri Rusça
742 parallel translation
Şunları kontrol et ve bunu hemen yap.
Эй! Проверь-ка вот это. Прямо сейчас.
Adanın boşaltılması gerektiğini söylüyor. Ve bunun da hemen yapılması gerekiyor.
Ќаселение должно быть немедленно эвакуировано.
Konuşmak istediğin biri varsa vedalaşmak istiyorsan, bunu hemen yap.
Так что если тебе нужно с кем-то поговорить... если есть, с кем попрощаться - давай.
Hemen yapıyorum.
Да, сэр, уже делаю.
İnsan yepyeni dula hemen yapışmaz ya.
Человеку не полагается набрасываться на вдову.
Ve eğer çişiniz varsa hemen yapın. Beş dakika sonra prova alacağız.
Если хотите в туалет, идите сейчас, репетиция через 5 минут.
Tanrı aşkına, oğlum günah çıkartacaksanız hemen yapın.
Ради Бога, сын мой если вы хотите исповедаться сделайте это сейчас.
Ve oksijenimiz tükenmek üzere, yani ne yapacaksanız hemen yapın...
Кислород на исходе. Так что действуйте!
Hemen yapılmalı.
Надо действовать скорее.
Bir dolabı kaldırmalarını ya da ağaçları kesmelerini istediğimde, hemen yapıyorlardı.
Если я просил их передвинуть тяжёлый шкаф, они передвигали. Если я просил их срубить дерево, они его рубили.
Çok acil, hemen yapılması gereken bir şey.
Настоящее самоубийство, сроки катастрофически поджимают.
Yap, hemen yap!
Выполняй и быстро.
Bunu hemen yapıyorum.
Я делаю это немедленно.
Bir gün gelmeye göreyim hemen birisi hata yapıyor, öyle mi?
Я что не могу отлучиться на день, чтобы кто-нибудь не дал маху?
Ama benim için yap. Evet, hemen şimdi.
Милый, знаю, это звучит глупо, но сделай это для меня.
- Bu işi hemen çözelim. - Ne yapıyorsun?
Что стряслось?
Sıradan bir herifi al, inzibat yap, hemen kıçı kalkar.
Стоит кому-то попасть в военную полицию, как он становится в два раза выше.
Bizi öldüreceksen, hemen yap!
Я думал, ты не станешь убивать нас без всякой причины.
Hemen yap, Plantiveau.
Прямо сейчас?
Değerlendirmeni yap ve hemen...
Делайте свои оценки и возвращайтесь в...
Şu yapım şirketi partilerinden birinin hemen sonrasında... ve kendi evinin hemen önünde.
После одной из вечеринок, прямо перед собственным домом!
Hemen gerekeni yapıyorum, komutanım.
Слушаюсь. Я сейчас же приму меры. Всегда к вашим услугам.
"Havalarda mı uçuyom Hemen indirin beni " kur mu yapıyom Sepetleyin dilberi
Ой, в голове гремят раскаты, боже, услышь прощальный крик!
Hemen şimdi yap ve telefonu kapatıp az önce söylediklerimi unut.
Сделай это. Затем повесь трубку и забудь наш разговор.
Yaklaşık 160 adet tek megatonluk füzeler kullanarak... İngiltere'ye yapılacak bir nükleer saldırıda... toplam nüfusun 3'te 1'i ile yarısı arasında insanın... hemen öleceği ya da ağır yaralanacağı tahmin edilmiştir.
Подсчитано, что в случае ядерного нападения на Великобританию с использованием приблизительно 160-ти боеголовок, мощностью в одну мегатонну каждая, было бы немедленно убито или серьезно ранено от трети до половины всего населения страны.
Bir Siber Lider ölünce hemen diğerini Lider yapıyorlar.
Убьёшь одного Киберлидера, а они загрузят данные в другого.
Bu güvenilir ve kararlı yapın hemen güvenimi kazanmanı sağladı.
В вашем характере есть нечто сильное, решительное, что сразу же расположило меня к вам.
- Hemen ödeme yapılmasını istiyor.
- Он хочет, чтобы ему заплатили немедленно.
Kimisi yargılama bile yapılmaksızın buraya gönderilir ve ebediyen burada tutulur. Kimisi de, suçlu olduğu halde hemen çıkarak, bölgede veya Vichy'nin yönetiminde sözü geçen biri oluverir.
Одни прибывают без приговора и бессрочно остаются в лагере, а у других чудовищное досье, а они быстренько выходят на свободу и снова пользуются влиянием в префектуре, а то и в Виши.
Ben, Darryl Forrest. Hemen yanımda, Carson City valisi sayın Sak Yamamoto var. Yeni yapılacak olan polis karakolu için temel atma törenindeyiz.
- Дэррил Форрест, вместе с мэром города я присутствую на церемонии открытия нового полицейского управления в Карсоне.
Mezarlığın hemen dışındaki bir hendekte ikinci bir ceset daha bulundu ve ardından yapılan araştırmalarda en az bir düzine boş mezara rastlandı.
Второе тело было найдено в выкопанной Вокруг кладбища канаве. Выяснилось, что было ограблено,
Şimdi de Alman bir atak yapıyor gibi. Fandango da onun hemen ardında.
Ќемец пытаетс € прорватьс €. ќн обогнал Ѕлудстрюпмуена и'анданго.
- Nadya'dan hemen özür dile. - Ne yapıyorsun?
Что ж, по-твоему, я должен быть Васей?
Başladığında harikaydı. Olağan bir Frankie hayranıydım ben Ama bitti hemen, yapınca planını
Все начиналось так беспечно, от счастья прыгало сердечко, но потом ему захотелось мускулистое вырастить тело, и теперь лишь любовь мне надежду дает, что дальше опять все нормально пойдет
# Ne var ki, hemen bir taslak çizimi yapılmalı.
Как бы то ни было, эскизы надо будет сделать очень быстро.
Diğer takımda onlardan hemen sonra değişimi yapıyor.
Следом проводит замену другая команда.
Hemen yap şunu.
Давай, сделай это.
Hemen dediğimi yap.
Советую быть повежливей.
Öldüğünde bunu hemen ona yapıştırabilirsin.
Когда умрет, прилепите ему это на голову.
MiG hemen kuyruğuna yapışır.
МИГ у Вас на хвосте.
Hemen bir çocuk yapıp ağaç dikmek istiyorum demiyorum. Ama uzun bir günden sonra Philip Marlowe gibi eve gelip, kediyi beslemek güzel olurdu. Ateşinin çıkması, gazeteden parmaklarının boyanması,
Не то, чтобы я хотел родить ребёнка или посадить дерево... но было бы здорово, придя домой после длинного дня... как Филипп Марлоу, покормить кошку... заболеть, испачкать пальцы краской свежей газеты.
Nasıl yaparsanız yapın, umurumda değil. Deetz'leri oradan hemen çıkartmalısınız!
Итак, любыми способами - мне плевать какими - вы немедленно избавитесь от Дитцев!
- Ona iğne yapın, hemen!
- Ширни его. По-быстрому.
Bir vuruş yapıp hemen dönerim.
Последуйте моему посланию. А я вернусь, как только сделаю залп.
Hemen şimdi bir tutuklama yapılmasını istiyorum.
Я хочу, чтобы Вы совершили арест прямо сейчас.
Hemen, derhal yapıyorum.
Конечно, прямо сейчас.
İlk kayıtta öncekilere göre çok daha ayrıntılı görsel bilgi aktardı. Hemen ikincisinde daha bütünsel bir hatıra kaydı yapıldı. Claire bilgisayarla uyumluydu.
Она записала больше информации в первый раз, предоставила более связанные образы во второй.
Elm'in kuzey tarafında hemen yere yapıştı.
Он стоят на северной стороне Элм Стрит.
Çabuk yapın, ve hemen buradan gidin.
Делайте быстро и выметайтесь.
Kendini topla hemen şu veletler için yap bunu.
Возьми себя в руки, девушка! Перестань реветь!
Smithers, beynime masaj yap. Hemen efendim.
- Смитерс, массаж мозгов.
yapıyorsun 36
yaptı 88
yaptın 100
yapıyor 33
yaptım 350
yapamam 3103
yaparım 315
yapacağım 517
yapmayacağım 170
yapacağız 90
yaptı 88
yaptın 100
yapıyor 33
yaptım 350
yapamam 3103
yaparım 315
yapacağım 517
yapmayacağım 170
yapacağız 90
yaparsın 77
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmış 19
yapamıyorum 389
yapmalısın 91
yapalım 156
yapıyorum 103
yapmadım 132
yapıyoruz 20
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmış 19
yapamıyorum 389
yapmalısın 91
yapalım 156
yapıyorum 103
yapmadım 132
yapıyoruz 20
yapma ya 98
yaptılar 29
yapmadın 55
yapmak istiyorum 29
yapamaz 108
yaptık 46
yapacak 54
yapacak bir şey yok 96
yapın 121
yapmak istemiyorum 51
yaptılar 29
yapmadın 55
yapmak istiyorum 29
yapamaz 108
yaptık 46
yapacak 54
yapacak bir şey yok 96
yapın 121
yapmak istemiyorum 51