English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Rusça / [ T ] / Tabî

Tabî Çeviri Rusça

18,629 parallel translation
diyemezlerdi tabi ki
И выдайте-ка нам сертификат! "
O'Murchu : ve tabi ki, aynı anda fark ettik ki, nükleer bilim adamlarına suikastler oluyordu.
И, конечно, мы обратили внимание на совершённые тогда убийства учёных-ядерщиков.
Ahmadinejad : Sonrasında İran'ın 20 santrifüjü olup olamayacağına karar verecekler. Tabi ki İran devleti onlara hayır diyor.
Запад говорит нам - ещё лет 10 переговров и мы примем решение – разрешать Ирану строить ещё 20 центрифуг или нет.
Nasıl başarmalı ve ne zaman aksiyon alınmalı gibi konularda tabi ki bazı farklılıklar vardı.
Есть некоторые разногласия в том как... как достичь этого и когда это сделать.
Evet, yani tabi ki kendi nükleer zenginleştirme tesisimizi kuramadık.
Знаете, не так просто построить свой ядерный завод по обогащению.
Sorabilirsiniz tabi ama cevap vermeyeceğim.
Точнее вы можете, но я не отвечу.
Tabi ki, bu isimle anmadık.
Конечно, мы их так не называли.
O Doğu odasını idare ediyordu insanları siber ağların korunmasının ihtiyacına odaklandırmaya çalışıyordu ve tabi ki Amerika'nın altyapısını yıkıcı siber silahların kullanımını sorduğunuzda her şey bitti iş birliği yok
Он организовывал события в восточной комнате, пытаясь убедить людей в необходимости защиты компьютерных сетей и американской инфраструктуры. Сэнгер : Но если вдруг вы спрашивали о необходимости наступательного кибер оружия, все вдруг замолкали.
Tabi, kesinlikle.
Да, конечно.
- Tabi.
- Точно.
Tabi eğer sen onu bizim yanımızda olmaya ikna edemezsen öyle.
Нет, если ты убедишь его, быть на твоей стороне.
Bize pek taraftar kazandıracak cinsten bir iş değil tabi.
Да, поклонников нам такое не прибавляет.
İspatlayabileceğim bir şey değil tabi.
И дело не в том, сумею ли я это доказать.
Beni yanlış anlamayın tabi.
Но поймите меня правильно.
Cesedi taşımak için de paraşüt kordonu ve ilmik kullanılmış tabi.
Также как парашнур и узлы, которые используются для транспортировки тела.
Bu grubu içten içe kemiren yok olma korkusunun yanında, biraz sinir de olur tabi.
Такая злоба почти ожидаема при том экзистенциальном бреде, который охватил эту группу.
Tabi bu arada, ben, Fiona'ya bağlanamam ve, ah, aynı anda egzersiz düzenimi koruyamam, yani... geri çekildin o zaman.
Конечно же, я не могу посвятить себя Фионе и соблюдать режим занятий так что... оно зачахло.
Tabi hakkaten de bir haneye tecavüz olup olmadığını bilmiyoruz.
Если взлом и впрямь имел место.
Yani, yaşayıp görürüz tabi ama, birbirimizi tekrar görsek de görmesek de, bilmeni istedim.
И что бы ни готовило нам будущее, увидимся мы с тобой еще раз или нет, я хочу, чтобы ты это знала.
Tabi, buyrun.
Да, конечно.
Bir süre sonra kaçtı... sıçan değil, kardeşim... çok uzağa gidemedi tabi, dokuz ayak parmağıyla.
- Через какое-то время он убежал... не крыса.
Tabi içinde tuz olmadığı şakaysa bilemem.
что соли там нет. там соль.
Günün fırsatına kulak vermede bir sakınca yoktur, değil mi? - Yok tabi.
так?
Nick'e sordun, bana değil he? Ameliyattaydın ama sen, bulabildiğim tek kişi oydu, ama öyle batırdı ki şu an, keşke benim ayağımı ters diksen. Tabi batırır.
а не меня? лучше бы я продолжала вести себя по-бабски.
- Tabi. - Peki. Yani diyelim ki... bilemedim, sana küçük parmağımı kestiğimi söylesem, sonra gerçekten parmağımı kessem...
- Ладненько. а затем реально порезал его.
Eski karını tanımamız lazım tabi.
мы же должны получше узнать твою бывшую жену.
Hayır, hayır, sorun değil... bunu söyleyeceğime inanamıyorum ama... çünkü Nick'in hayatında olması benim için zordu tabi... ama alışıyorum.
все в порядке. но я привыкаю.
Tabi ya. Hayvan temsilciliğinin iş olduğunu bilmiyordum.
что животный агент - это настоящая работа.
Hayır... tabi. Anlıyorum. Anne babası sağlıklı... yaşayan birinin anlayacağı kadar anlıyorum.
я... здоровы.
Yani tabi. Sana güveniyorum.
Я верю тебе.
Tripp, kedi nanesi yağını alabilir miyim biraz? Tabi ama bence burada işe yaramayacağını... gayet iyi biliyorsun sen.
могу я на секундочку одолжить масло кошачьей мяты? что оно не поможет вам.
Onu kendi bilir.. tabi konuşmasında Bakanın girişimlerine de yer verirse.
Это ему решать... если он решит оставить в стороне жилищные инициативы.
Tabi, oldu.
Ну да.
Özel olarak görüşmemiz gereken bir iş için tabi askerlerimi sabahleyin burada görmek istemiyorsanız.
Для, так сказать, приватного разговора, если, конечно, не хотите утром видеть здесь моих людей.
Afiyet olsun. Tabi ki.
Наслаждайтесь, конечно же.
Tabi yiyeceğim.
Да, сейчас.
Tabi ki çalabilirim.
Конечно, можно.
- Evet. Kendim için değil yani. ­ - Tabi.
Это же не для меня, не для меня.
- Tabi, Cap.
- Конечно, кэп.
Tabi eğer..
Если только...
Tabi bunlar gizli bilgi..
Ну, там все засекречено.
Tabi, Murtaugh seni bıraksın.
Конечно, Мэрто тебя подвезет.
Tabi sonra salağın teki mideni yıkar bir uyanırsın hastanedesin. Ertesi gün işe gitmek zorundasındır, ve herkes ne olduğunu bilir, çok küçük düşürücü.
Потом, правда, какой-то идиот промоет тебе желудок, ты проснешься, ты в больничке, а на следующий день на работу, и там все уже знают, и это унизительно.
Tabi, bakın.
Не, можете идти.
Ama tabi aradığın hayat.. tecrübesine bağlı bir şey..
Но мне кажется, все зависит от того, какого опыта ты хочешь набраться.
Çok büyük psikolojik sorunlarım vardı tabi yani bir çocuğa asla bunu önermem.
У меня много, ну, психологических проблем. Так что, конечно, детям я бы это не советовал.
Tabi eğer başka çocukları da kaçırmadıysan kaçırdıysan onları da alayım.
Если только у вас нет еще одного похищенного ребенка, в таком случае, я заберу всех.
Tabi ki küçük Jessica için yerim var!
Конечно у меня есть место для крошки Джессики!
- Tabi, o benim kardeşim.
- Мы кореша.
Tabi ki endişeliyim, Dikkatli olacağım.
Разумеется, меня это беспокоит. Я буду начеку.
Tabi o gün gelirse.
Если мы поженимся.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]