Contrary to popular belief translate Turkish
60 parallel translation
And nor, contrary to popular belief, is your brother.
Abin de değil, çoğu öyle sansa bile.
Contrary to popular belief, A.J. Bancroft's life did not begin with his first corporate merger.
Bilinenin aksine A.J. Bancroft'un hayatı şirketle ilk bağlantısıyla başlamadı.
I'll call you what you want. Contrary to popular belief I'm not good at undercover.
Nasıl istersen.
Contrary to popular belief, junior-level ad jobs don't pay well at all.
Popüler inanışın aksine, reklamcılıkta kıdemsizlere ödenen maaş çok düşüktür.
And contrary to popular belief, I am not trying to ruin your life and I am trying so hard not to- -
Genel kanının aksine hayatını mahvetmeye çalışmıyorum.
- Look, contrary to popular belief,
- Genel kanının aksine,
No, Darryl, contrary to popular belief, not every crime in the city is demonically related. Or Halliwell-related, for that matter.
Hayır Darryl, genel inanışın aksine şehirdeki her suç, iblislerle ya da Halliwell'lerle alakalı değil.
Women like raw talk, contrary to popular belief.
Sanılanın aksine, kadınlar bu tür konuşmaları sever.
Yes, contrary to popular belief.
Evet, genel inanışın aksine.
Contrary to popular belief, D.H. is my landlord.
Yaygın düşüncelerin aksine, D.H. sadece evsahibim.
You know, contrary to popular belief I didn't send that e-mail to get feedback from everyone.
- Sanılanın aksine o elektronik postayı senden ve diğerlerinden yorum almak için yollamadım.
Now, contrary to popular belief, politics is no place to express yourself.
İnançların aksine, politika, kendini ifade etmenin yolu değil.
Scraps flushed down the sewers enable a rat to spend its entire life here, though, contrary to popular belief, there's not enough food to support swarms of rats.
Lavaboya atılan artıklar farenin tüm yaşamını burada geçirmesini sağlar. Ancak genel inanışın aksine fare sürülerini besleyecek kadar yiyecek bulunmaz.
Contrary to popular belief, even people like us have souls.
Sanılanın aksine bizim gibi insanların da ruhları vardır.
Contrary to popular belief, you don't have to break every bell.
Genel kanının aksine bütün çanları bozmana gerek yoktur.
Contrary to popular belief, the most difficult aspect of is not so much the absence of the loved one... is a sudden interruption of communication.
Yaygın inancın tersine, ölümün en zor tarafı... sevenin olmayışı değil... aradaki bağın birden bire kesilmesidir.
Contrary to popular belief, that idea was not given to me by my wife.
Ayrıca sanılanın aksine bu fikri karım vermedi.
Contrary to popular belief there has never been a proven case of satanic ritual killing.
Genel inanışın aksine kanıtlanmış bir satanist cinayet dosyası olmamıştır.
Look, I don't know who has gotten to you, but contrary to popular belief, we are still the good guys, okay?
Bak, sana aldı bilmiyorum, Ama kanının, aksine biz hala iyi adamlar, tamam mı?
Contrary to popular belief, history is not made by great men.
Birçoklarının inandığının aksine... tarih yüce insanlar tarafından yazılmaz.
Contrary to popular belief, nose blowing is an art.
Genel kanının aksine, sümkürmek bir sanattır.
And contrary to popular belief, there is not a single bone in the penis.
ve yaygın kanının aksine, Penis'te tek bir kemik bile yoktur.
Now, this is certainly not true, because contrary to popular belief, both myself and my staff here we take a very very great personal interest in individual people...
Ben ve çalışma arkadaşlarım burada Oldukça kişisel düşüncelerle çalışıyoruz. Bence korkuyorsunuz, korkuyorsunuz çünkü karşınızda karşıt bir görüş yok
You know, contrary to popular belief, breathing down one's neck does not improve productivity or make CODIS run any faster.
Genel kanının aksine, birini sıkboğaz etmek verimliliği arttırmıyor. Ya da sistemi de hızlı çalıştırmıyor.
And contrary to popular belief, most of life's problems don't get solved on a tour bus in the middle of Texas.
Ve genel kanının tam aksine, pek çok insanın sorunları Texas'ın orta yerindeki bir turne otobüsünde çözülmez.
Contrary to popular belief, it is hard to shrink someone to the size of a frog.
Sanılanın aksine birisini kurbağa boyutunda küçültmek zordur.
- You know, contrary to popular belief, some people can take pills without turning into a junkie.
- Yaygın inancın tersine,... bazı insanlar, keşlere dönüşmeden de haplarını içebilir.
Contrary to popular belief, I'm not staying in town to hit on your fiancée.
Genel düşüncenin aksine,... bu şehirde senin nişanlını ayartmak için bulunmuyorum.
Contrary to popular belief, in most western cultures Islam is a religion that preaches peace and tolerance.
Popüler inancın aksine, İslam dini batı kültürlerine karşı, barış ve hoş görüyü öneriyor.
Contrary to popular belief, a satanic pentagram has an elongated point.
Genel kanının aksine şeytanın beş köşeli yıldızının bir köşesi uzundur.
Because, contrary to popular belief, I don't lie.
Çünkü popüler bir karşı görüşe göre ben yalan söylemem.
And contrary to popular belief...
Ve genel inanışa karşın...
Contrary to popular belief, I'm not the world's personal whore bag.
Herkesin düşündüğünün aksine, dünyanın genel vericisi değilim.
Contrary to popular belief, I know exactly what I'm doing.
Genel kanının aksine ne yaptığımı iyi biliyorum.
Contrary to popular belief, I don't just wave a magic wand.
Genel inançların aksine, sihirli değnek sallamıyorum.
And contrary to popular belief, children need boundaries.
Hem popüler kanının aksine, çocukların sınırlara ihtiyacı vardır.
You know, contrary to popular belief, decapitation is not that easy. You don't often hear popular and decapitation in the same sentence. Hmm.
Popüler inanışın aksine kafa kesmek o kadar kolay değildir.
Contrary to popular belief,
Popüler inancın aksine,
Contrary to popular belief, our country is not a democracy.
Halkın düşündüğünün aksine ülkemiz aslında bir demokrasi ülkesi değil.
Yeah. Well, contrary to popular belief, I'm not actually Houdini and those things are designed to be impregnable.
Genel inanışın aksine ben bir sihirbaz değilim ve bu tip şeyler açılamaz şekilde yapılıyor.
Contrary to popular belief, I'm not out there - trying to hurt anyone, Karen.
Populer inanca karşıt, Ben kimseyi üzmeye çalışmıyorum, Karen.
Contrary to popular belief, there is such a thing as a dumb question.
Yaygın inanışların aksine aptalca soru diye bir şey vardır.
Contrary to popular belief... we can read.
İnsanların inandıkların aksine biz de okuyabiliyoruz.
Well, contrary to popular belief, I do have a multi-national company to run.
Sanılanın aksine idare etmem gereken çok uluslu bir şirket var.
Contrary to popular belief... the buffalo nickel was modeled on the black diamond bison... rather than the more iconic Western Plains bison.
Sanılanın aksine Bufalo bozukluğu, daha ikonik olan Western Plains bizonundan ziyade Kara Elmas bizonundan model alınmış.
Contrary to popular belief, there is poison oak, so watch your cock and balls,'cause that will suck.
Yaygın inanışın aksine, zehirli meşe var bu yüzden alt takımlarınıza dikkat edin yoksa sönüverir.
Contrary to popular belief, I don't just work for you.
Sanılanın aksine, sadece senin için çalışmıyorum.
Contrary to popular belief, drain cleaner does not function as a poison.
Sanılanın aksine, lavabo açıcının zehir işlevi yoktur.
Contrary to popular belief, there are actually multiple ones, especially for a vampire.
Ama bilinenin aksine birden fazla destansı aşk yaşanabilir. Özellikle de bir vampir olarak.
However, contrary to popular belief, dreams don't necessarily mean anything.
Ancak, sanılanın aksine, rüyalar gerçekte hiçbir anlam ifade etmez.
- Contrary to popular human belief the Earth is not the centre of the galaxy.
- Popüler insan inancının tersine Dünya galaksinin merkezi değil.
control 678
contract 64
controlled 71
controlling 38
controller 38
contracts 31
control yourself 95
control it 17
control room 28
contraband 16
contract 64
controlled 71
controlling 38
controller 38
contracts 31
control yourself 95
control it 17
control room 28
contraband 16