Controlling translate Turkish
2,124 parallel translation
They're on the verge of controlling all of Metropolis'water.
Metropolis'in suyu üzerinde kontrol sahibi olacaklar.
Trugassiano family, almost all Tampa Toronto controlling drug traffic.
Trugassiano ailesi, Tampa'dan Toronto'ya neredeyse bütün uyuşturucu trafiğini kontrol ediyor.
If a woman's father is not around, the duty of controlling her base desires falls to the closest male member of her family, in this case, Raj.
Bir kadının babası ortada yoksa kendisinin kişisel arzularını kontrol etme görevi ailesindeki en yakın erkek üyeye kalır, o da Raj oluyor.
Controlling an unruly asset is tough, especially when women and alcohol are combined, which is why, as a general rule, you don't even try to control the hunter - - you just scare off the prey.
Azgın bir varlığa söz geçirmek zordur. Özellikle de alkol ile kadınlar kol kolaysa. Bu yüzden de asıl hamle, avcıyı denetlemek için uğraşmamak olacaktır.
And then, poor Joel has to deal with me being so controlling, which I hate about myself, but what...
Zavallı Joel kontrol manyaklığıma tölerans gösterdi, ki bu konuda kendime kızıyorum..
He's controlling her.
Onu kontrol ediyor.
He has problems controlling his- - his temper, if that's what you're asking. What?
Öfkesini kontrol etmekte problemleri var eğer sorduğunuz şey buysa.
Controlling his temper with you, you mean?
Ne? Senin hakkında mı öfkesini kontrol edemiyor yani?
He has a blind, controlling interest in Fergus Construction, and he sits on the Board of Directors of the other two companies.
Fergus İnşaat'ın gizli yatırımcısı diğer iki şirketin de yönetim kurulunda.
Mr. Fitz isn't seduced by controlling characters.
Bay Fitz, idareciler tarafından ayartılmış falan değil.
I ain't never been good at controlling my impulses. Come on.
İçgüdülerimi pek kontrol edebilen birisi değilimdir, sen de biliyorsun.
I'm remote-controlling a weapon.
Düşüncemle bir silahı kontrol ediyorum.
There must be some kind of controlling intelligence, some sort of host force making copies of us.
Bir çeşit zihin kontrolü olmalı. Bir tür gezegen gücü bizi kopyalıyor.
They're also controlling.
Sabırlı, disiplinli ve dikkatlidirler.
Exactly. So what's controlling his base urges?
Kesinlikle, peki temel dürtülerini kontrol eden ne?
I'm sorry for keeping so much from you, for how controlling I've been.
Senden bu kadar uzak tuttuğum, bu kadar kontrolcü olduğum için üzgünüm.
Mm. All right, look - - all I'm saying is that this is nature's way of controlling things.
Bakın, tek demek istediğim doğanın yapısı bu.
Look for the Skitter controlling them.
Onları yöneten Sıçrayanı bulun.
Someone else could be controlling her.
Başkası onu kontrol edebilir.
Controlling, patronizing, has natural breasts.
- Evet... Kontrol manyaklığı, büyüklük taslaması, gerçek göğüsler bir de.
It's not about controlling the horses.
Atları kontrol etmekle ilgisi yok.
Someone else is controlling this launch.
Başka birisi kalkışı kontrol ediyor.
A 10-year-old boy, there's no controlling that.
10 yaşında oğlan, denetleyen yok.
We are controlling our flight, using at least in part, our tail.
Uçuşumuzu en azından kuyruk ile kontrol ediyoruz.
Was it supposed to be evil or normal but haunted by a ghost controlling the taxi or what?
Kötü müydü yoksa hayaletin etkisi altında normal bir taksi miydi?
and controlling all human muItipIicities.
Ayrıca insanları çoklu kontrol de vardır.
Looks like we both have a little problem controlling our underlings.
Görünüşe göre ikimizin de emrindeki kişileri kontrol etmede sorunları var.
George isn't even aware that he's controlling it.
George bunu kontrol ettiğini bilmiyordu bile.
Yes, Michael and I used to be married. Until I divorced him for being too controlling.
Evet, kontrol manyağı olduğu için boşanana kadar Michael'la evliydim.
Now, combat is about controlling conflict, Putting the battle on your terms.
Şimdi, dövüşte önemli olan çatışmayı kontrol etmek ve mücadeleyi kendi şartlarınız altına almaktır.
If you're a middle-aged man with an over-controlling wife, 2005 mini Cooper reduced, best price, under 40,000 Miles.
Karınızın çok kontrol ettiği orta yaşlı bir adamsanız 2005 Mini Cooper'ın fiyatı düştü, en iyi fiyat, 64.000 km'nin altında.
She's manipulative and controlling and...
Çıkarcı, kontrolcü ve...
She's controlling you with pheromones.
Seni feromon ile kontrol ediyor.
I have a problem, uh, controlling myself.
Kendimi kontrol etmekle alakalı bir sorunum var.
Don't know why you Yids get such a bad rap for being greedy, controlling the media, making everyone get their dicks cut.
Yahudiler hakkında çıkartılan "açgözlüler, basını kontrol ediyorlar herkesin çükünü kestiriyorlar" söylentileri de nedir böyle?
In the wrong hands, a communication satellite can crush a revolution by controlling the airwaves.
Yanlış ellerde, haberleşme uydusu hava dalgalarını kontrol ederek devrim yapabilir.
I'm going to play to their massive egos and let them think they're coming up with the plan when all the time I'll be the background, controlling everything.
Onlarin dev egolarina oynayacagim, arka planda herseyi ben kontrol ederken, onlarin bir planla geldigini dusunmelerini saglayacagim.
She's too controlling.
Bayağı kontrolcüdür.
No, I'm sorry, Captain, but Phicorp isn't controlling this.
Hayır, üzgünüm, Yüzbaşı ama bunu kontrol eden Phicorp değil.
Controlling a plant is one thing, but dominating a creature with its own free will requires a far higher level of manipulation.
Bir bitkiyi kontrol etmek bir şey, fakat bir canlının özgür iradesine hükmetmek çok daha üstün bir idare etme yeteneği gerektiriyor.
This guy's into controlling her, too.
Bu adam da onu kontrol ediyor.
Okay, I'm starting to realize that you are very controlling.
fırsat vermeyen biriyle evlenemem. sen çok kontrolcüsün.
- So you can call it whatever you want, call it being controlling, whatever...
- Buna ne dersen de.. istersen kontrolcülük de..
Riding atop his shoulders, naked as the day he was born and controlling Draconis with the amulet is...
Omuzlarının üstünde, doğduğu günkü kadar çıplak olan ve Draconis'i tılsımla kontrol eden...
I'm starting to realize that you are very controlling.
Senin tam bir kontrol manyağı olduğunu fark etmeye başladım.
- controlling right now.
- kontrol manyağı olduğunu düşünüyorsun.
Okay? I'm starting to realize that you're very controlling.
Artık senin çok kontrolcü olduğunu fark ediyorum.
You also said that I was controlling, you were disappearing, and you don't like my vision for our family.
Ayrıca benim kontrolcü olduğumu söyledin.... ve benim ailem için düşündüğüm vizyonu beğenmediğini söyledin.
He's the guy controlling your body now.
Senin bedenini o kontrol ediyor artık.
Okay, okay, I know she can be a little controlling at times, but let's just give her this one, okay? Her mother is a little controlling.
Annesi biraz kontrolcü de.
I am the controlling witch...
- Hayatındaki eğlenceli her şeye çomak sokan cadının tekiyim.
control 678
contract 64
controlled 71
controller 38
contracts 31
contrary to popular belief 35
control yourself 95
control it 17
control room 28
contraband 16
contract 64
controlled 71
controller 38
contracts 31
contrary to popular belief 35
control yourself 95
control it 17
control room 28
contraband 16