Feet deep translate Turkish
185 parallel translation
No, under those falls the water's 50 feet deep.
Hayır, şelalenin altında suyun derinliği 15 metre.
That hit him 6 feet deep.
- Ona fena çarptı.
With a broken leg, 40 feet deep in a hole in the desert.
Kırık bir ayakla, çölde 40 ayak derinlikte bir delikte.
The radioactivity wouldn't penetrate a mine thousands of feet deep.
Radyoaktivite binlerce metre derinlikte etkili olamaz.
"Crawl into a hole 20 feet deep and disappear."
"Beş metre yerin altına gir ve ortadan kaybol."
Now folks, this remarkable young man will perform some spectacular and amazing feats of daring in water that is over 6 feet deep.
Evet, sevgili konuklar, bu genç adam şimdi size derinliği 2 metreyi aşan bu havuzda, herkesin cesaret edemeyeceği nefesleri kesecek bir gösteri sunacak.
Yeah, and I expect to plant'em where the ground is 40 feet deep, black as charcoal and soft as a woman.
Evet, onları 40 fit derinliğinde kadın gibi yumuşak ve kömür gibi siyah toprağı olan, bir yere dikmeyi planlıyorum.
Down there this sewer's no more than 3 feet deep.
Kanalın derinliği burada 1 metre.
I know, and Pearl is only 40 feet deep.
Biliyorum, ve Pearl sadece 12 metrelik bir derinliğe sahip.
Hundreds of feet deep.
Yüzlerce metre derinliğinde.
Hundreds of feet deep.
Yüzlerce metre.
It's only 3 feet deep.
Sadece bir metre derinliğindeymiş.
But another factor here was, had I turned back, we'd have another 700 planes that are more or less on the same track, and spread something like eight or ten miles broad and maybe four to six thousand feet deep.
Uçuşa devam etmenin bir başka nedeni ise arkadan gelen ve aynı rotayı izleyen yaklaşık 700 uçak vardı. 13-16 km. çapında etrafa dağılmış vaziyetteydiler. Ve muhtemelen 1.5-2 km. kadar uzaktaydılar.
- Sure, 150 feet deep...
- Elbette, 150 feet derinlikte...
Tomorrow morning... when they plant him six feet deep and shovel in the dirt...
Yarın sabah... onu altı feet derinlikte suladıkları zaman.
They had, in fact, dug six graves... eight feet deep.
İşin aslı 2,5 metre derinliğinde altı mezar açmışlardı.
It's only two feet deep.
Altı üstü 1 metre orası.
Feet deep into the ground.
Ayakların yere sağlam basar
The water is 15 feet deep, and he'll be going up a 60-degree incline.
Su 4,5 metre derinliğinde, ve o 60 derece eğimli yere tırmanıyor.
: 3 % : Bear in mind, the graves were maybe 18, 20 feet deep... Ja.
Aklınızda kalsın, mezarlar belki beş, beş buçuk metre derinliğinde olup her biri cesetle doluydu.
In those days, the pit... and it was at least 10 to 12 feet deep... was full of corpses.
Yine o günlerde, çukurun içi,... ki en azından 3-4 metre derinlikteydi,... ceset dolu olurdu.
I'll make it 36 feet deep, and even if I don't hit water... my problem is solved.
12 metre derinlikte olacak, suyu bulamasam bile sorunum çözülür.
It blasted out a crater almost 600 feet deep.
Yaklaşık 200 metre derinliğinde bir krater açtı.
" across glaciers and snowdrifts hundreds of feet deep...
"Derin yüzlerce metre buzullar ve kar yığınları arasında."
Three feet across, three feet deep.
Genişliği ve derinliği 1 metre olacak.
Three feet deep.
Derinliği 1 metre.
They can grow in waters almost 100 feet deep, but because they stream out in the current, their total length can be several times that.
Su içerisinde yaklaşık 40 metre büyüyebilirler. Ancak akıntıda dalgalandıkları için toplam uzunlukları bunun birkaç katı olabilir.
Just as the fight finished, the monsoons, the African rains, came, and they came so hard that the waters were about three feet deep in the dressing rooms where we'd just been an hour ago, I'd never seen such a downpour.
Dövüş biter bitmez musonlar, Afrika yağmuru başladı ve o kadar şiddetli başladı ki soyunma odasını yaklaşık 1 metrelik su kapladı. Daha bir saat önce olduğumuz yerdi. Daha önce böyle bir sağanak görmemiştim.
The icefall is a frozen river, about 500 feet deep, that surges downhill almost four feet a day.
Buz çağlayanı 150 metre derinliğinde günde yaklaşık bir metre yokuş aşağı ilerleyen donmuş bir nehirdir.
So I take off from a 30-foot wave, impact the water, and hit the bottom, which is about 40 feet deep, on jagged coral.
DaIgaya 40 metre civarındayken girip aynı ivmeyi yakaIıyorum, ve derinIik buIanık ortamda 80 metre civarında oIuyor.
The ditch must be 25 feet long, 16 feet wide and 23 feet deep.
Çukur 12 ayak uzunluğunda, 16 ayak genişlediğinde ve 23 ayak derinliğinde olmalı.
My next home... is six feet deep.
Bir sonraki evim... yerin 6 fit altında.
Need to be about 10 feet deep and 15 feet wide on both sides.
Yaklaşık 3 metre derinliğinde ve ve her bir kenarı 5 metre genişliğinde olmalı.
Deep beneath her feet, ocean plate is sinking into the Earth's interior.
Ayaklarının altında, derinlerde okyanus levhası Dünya'nın içlerine batıyor.
Deep beneath their feet lay clues to the entire history of the planet, locked up in the rock layers.
Ayaklarının altında, kaya katmanlarına hapsolmuş halde gezegenin tam bir tarihi uzanıyordu.
Do you know that some species of desert ants dig down as deep as 30 feet or more?
Çöl karıncalarının bazı türlerinin 9 metre derinlikte... çukurlar kazabildiğini biliyor musunuz?
Four and five feet across, two to three inches deep?
1-1.5 metre uzunluğunda ve 5-6 santim derinliğinde.
We're at the bottom of a deep canyon, about 3,000 feet below sea level.
Deniz seviyesinin yaklaşık 900 metre altında derin bir kanyonun dibindeyiz.
Very deep in the ancient Admiralty Building, 200 feet underground, is the War Room.
Eski denizcilik bakanlığı binasının çok derinlerinde... 66 metre aşağıda, savaş odası... bulunmaktadır.
Deep pressure ridge, 60 feet.
Buz sırtı, 60 fit.
If the drain's deep enough, all you have to tunnel through is a couple of layers of concrete and a few feet of dirt.
Kanalizasyon yeteri kadar derindeyse yapılması gereken birkaç beton ve çamur katmanından delik açmak.
♪ Move Your Feet ♪ When The Music's Deep down in you ♪ There's Nothing That you can do
# ayağımızı vuralım # # müzik içinde derinlerde bir yerdeyse # # yapacak bir şey yok demektir # # ama inan # # oh inan # # şarkı söylemek gibisi yoktur # # ve karışan seslerimiz çoktur # # oh, birlikte müzik yapalım bebeğim #
It was the crowd rising to their feet when the ball was hit deep.
Önemli olan... topa sıkı bir vuruştan sonra kalabalığın ayağa fırlamasıydı.
It's very deep. 2,000 feet.
Derinliği 600 metre
They can be hundreds of feet deep.
Derinlikleri onlarca metreyi bulabilir.
How many of us would've believed if we were told 20 years ago that on a certain day we wouldn't be able to see 50 feet in front of us that we wouldn't be able to take a deep breath because the air would be a mass of poisonous gas.
Bir gün 15 metre önümüzü göremez olacağımızı... şöyle derin derin nefes alamayacağımızı... havanın zehirli bir gaz kütlesine dönüşeceğini... 20 yıl önce söyleselerdi buna kaçımız inanırdı ki?
Do you know how deep the shit is under your feet?
Boğazına kadar boka battığının farkında mısın?
Long, deep breaths, relaxing your hands and your feet.
Uzun, derin nefesler. Ellerin ve ayakların rahatlıyor.
And the stones are 50 foot high, 30 foot long, 20 foot deep and other measurements as well!
Ayrıca, taşlar da 50 feet yükseklikte, 30 feet uzunlukta, 20 feet eninde... ve de diğer ölçülerdeydi!
Connected to the ocean by an immense canal a hundred feet deep and several miles long, at the very centre of the city was the dazzling citadel of Atlantis,
Okyanusa, 33 metre derinliğinde... ve bir kaç mil boyunda çok büyük bir kanal ile bağlantılıydı.
Three feet, give or take an inch. The water was a foot and a half deep.
Suyun derinliği 50 santim falandı.
deeply 101
deep 332
deeper 131
deepak 17
deep throat 18
deeply sorry 17
deep inside 26
deep voice 87
deep down inside 35
deep down 399
deep 332
deeper 131
deepak 17
deep throat 18
deeply sorry 17
deep inside 26
deep voice 87
deep down inside 35
deep down 399
deep breath 185
deep space 23
deep cover 22
deep breaths 256
feet tall 111
feet up 44
feet apart 19
feet high 56
feet per second 35
feet away 134
deep space 23
deep cover 22
deep breaths 256
feet tall 111
feet up 44
feet apart 19
feet high 56
feet per second 35
feet away 134