English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Humanitarian

Humanitarian translate Turkish

559 parallel translation
We've got to consider the humanitarian aspect.
İnsancıl bir açıdan bakmayı ihmal etmemeliyiz.
I've supported this laboratory in the tradition of my cousins and their humanitarian ideas.
Kuzenlerimin yardımsever düşüncelerinin anısına bu laboratuvarı destekledim.
This is a humanitarian idea.
Bu insani yardım.
Are your humanitarian instincts restricted only to people with serious afflictions?
İnsancıl dürtüleriniz yalnızca ciddi özürleri olanlarla mı sınırlı?
- But it's a humanitarian project.
- Ama insani bir proje bu.
You're such a humanitarian.
Ne kadar da insancılsın.
I'm no humanitarian like Marston and Spiro.
Ben, Marston ve Sprio gibi yardımsever değilim.
our chance of reaching the new world is as thin as you becoming a humanitarian!
Yeni dünyaya ulaşma şansımız sizin bir yardımsevere dönüşme olasılığınız kadar küçük!
A real humanitarian.
Amma insancılmış.
A great artist, a great humanitarian a great American.
Büyük bir sanatçı, büyük bir hayırsever büyük bir Amerikalı.
If your views are humanitarian, you better start thinking about the farmers here as well as your own deputies.
İnsancıl davranın, çiftçi ve asistanlarınızı düşünün.
- Oh no, you're a genius, and a great humanitarian.
- Yo, siz bir dahisiniz, ve de büyük bir hümanist.
I forgot - - you're such a humanitarian, right?
İnsan sevgin den hiç bir şey kaybetmedin değil mi?
Something had to be done about the Spanish laborers so the Cuban government hit upon a humanitarian plan of action.
İspanyol çiftçiler için bir şeyler yapılmalıydı. İşte bu yüzden Küba hükümeti insancıl bir hareket planı uygulayıp evlerine yolluyor.
It's a humanitarian state with good laws.
Güzel yasaları olan insani bir rejim bu.
Of a true humanitarian.
Bir iyiliksever için.
Would you be very humanitarian with people like us?
Bize insancıl yaklaşır mıydın?
You're making out like a big humanitarian
Yardımsever biriymiş gibi davranıyorsun
Your sensitivity is in harmony with your humanitarian conscience.
Duyarlılığınız insancıl bilincinizle her zaman uyum içinde.
No, not gassed. But it could be done in a more humanitarian way : By injections or god knows who...
Hayır, gaz verilerek değil de daha insancıl bir şekilde yapılabilir enjeksiyon sayesinde ya da emrihak vaki olur falan...
But science quickly erased my humanitarian scruples.
Ama bilim hızla benim insani vicdanımı sildi.
For humanitarian reasons, and as an exceptional measure... the government of France hereby grants you asylum
Oluşan koşulların ışığında insancıl nedenlerle Fransız Hükümeti size sığınma hakkı tanımıştır.
With the war behind them, and thanks to this humanitarian help, thousands of young corean orphans will learn how to face with optimism a future of peace.
Gerilerinde kalan savaşla, bu insani yardımlar sayesinde binlerce Koreli yetim çocuk barış dolu bir geleceğe iyimserlikle bakmayı öğrenecekler.
It's a humanitarian gesture...
Bu bir insanlık görevi.
'Oh, good. Nice to have a humanitarian in the group.'
Aramızda yardımseverler varmış ; ne güzel.
Liberal, humanitarian headlines.
Liberal ve insani manşetler.
- A great humanitarian.
Yardımsever. -...
- A great humanitarian...
Yardımsever...
- A great humanitarian.
Büyük yardımsever.
- a great humanitarian...
-... büyük yardımsever...
Ladies and gentlemen, let me lay on you... a so-so entertainer, not much of a humanitarian... and this cat was never nobody's friend.
Baylar ve bayanlar, huzurlarınızda orta karar bir şovmen, pek de yardımsever değil. Bu kedi kimsenin dostu olmadı.
A humanitarian man, a man of wit and humor.
Insancil bir adam, Zeki ve espirili bir adam.
Humanitarian reasons.
- İnsani nedenlerden.
"for the president to leave a humanitarian legacy- - a military weapon that doesn't harm children." Weapons. At least she didn't mention aliens.
911'i arayan görgü tanığı, adamın yüzünün deforme olduğunu söyledi.
I don't think his motive for this has anything to do with humanitarian concerns, or with what I said.
Bir yere gidemezler. Revire gidip Peters'ın kan sonuçlarına bakalım.
We were able to dupe Dr Forrest by posing as a humanitarian organization... who planned to wipe out hunger by aging cheese faster.
Dr Forrest'i insani bir organizasyon için kandırabildik ki zaten açlığı yok edecek "Hızlı Büyüme Peyniri" planı onundu.
The Central Government advises this relocation is for humanitarian reasons and public hygiene... to prevent the spread of epidemics
Bu bölge, bir getto değil., Merkezi Hükümetin Techir bölgesidir... İnsani nedenlerden ve kamu hijyeni açısından.. Salgın Hastalıkların yayılmasını önlemek için otuzdokuz yıl
Mr. Muntz, may I suggest a charitable contribution through which the general's wife and sister can further their humanitarian pursuits?
Bay Muntz, bir bağış önerebilir miyim? Böylece generalin kızı ve karısı hayırsever amaçlarına ulaşırlar.
They presented him with the Humanitarian of the Year award.
Yılın Yardımseveri ödülünü aldı.
My purpose here is strictly humanitarian.
- Tamamen insani bir amaçla buradayım.
With my ecclesiastic gift plus the grace of god... and a little help from superman here, I shall bestow upon you the supreme humanitarian blessing... and give you your freedom.
Tanrının lütfuyla birlikte sana vereceğim kutsal hediyeyle ve biraz da şu süpermenin yardımıyla sana en insancıl kutsamayı ihsan edeceğim ve sana özgürlüğünü vereceğim.
You're a real humanitarian, Blair.
Çok insancılsın Blair.
- How kind. You're a humanitarian.
- Ne kadar insancılsınız.
My duty of the "GENETIX" representative is to warn you, dear Sisters, about the results of humanitarian caprice of our dear "doctor" Berna.
GENETIX'in temsilcisi olarak görevim, sayın kardeşlerim, Sevgili Dr Berna'nın yardımsever kaprisinin sonuçları hakkında sizi uyarmak..
Sam, you great big humanitarian.
Sam, yardımsever insan seni.
- He must have been a great humanitarian.
- Çok insancılmış.
If you shoot me, you're liable to lose a lot of those humanitarian awards.
Eğer beni vurursan... insani yardım ödüllerini kaybedersin.
Aside from humanitarian factors, that's what mattered. If typhus had broken out...
İnsani etkilerin yanında, bu da çok önemliydi.
You're lying about switching humanitarian assistance money to Salvadoran military coffers.
"İnsani" yardım fonu diye buraya gönderilip Salvador askeriyesine devredilen para hakkında yalan söylüyorsunuz.
He gives to humanitarian causes, and then collects all this stuff.
Yardım baloları düzenliyor, sonra da bu şeyleri topluyor.
So you're the humanitarian that decided to bring these teachers here.
Sen şu robot hocaları getiren herifsin. Doğru.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]