English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I come bearing gifts

I come bearing gifts translate Turkish

99 parallel translation
I come bearing gifts.
Hediyelerimle beraber geldim.
All right, I come bearing gifts.
Sana hediye getirdim.
I come bearing gifts.
Hediyelerle geldim.
I come bearing gifts.
Sana hediye getirdim.
I come bearing gifts.
- Hediyeler getirdim!
Boys, I come bearing gifts.
Çocuklar size hediye getirdim.
I come bearing gifts.
Hediyelerle geliyorum.
- I come bearing gifts.
- Hediyelerle geldim.
I come bearing gifts.
Size hediyeler getirdim.
And I come bearing gifts.
Ve hediyelerle geldim.
i come bearing gifts.
Yanımda hediyelerle geldim.
- I come bearing gifts. Follow.
- Hediyeler getirdim.Beni takip et.
I come bearing gifts.
Yeni oyuncaklar getirdim.
I'm late, but I come bearing gifts.
Geciktim, ama ben hediyeler ile geldim.
I come bearing gifts.
Hediyeler getirdim.
I come bearing gifts.
Düzgün oyna.
I come bearing gifts for you and your father.
Sana ve babana hediyeler getirdim.
I come bearing gifts, huh?
Size hediye getirdim.
I come bearing gifts because I want you to know how rotten I feel about the way I've been treating you.
Bir hediye getirdim çünkü sana ettiğim muamele konusunda ne kadar rezil hissetiğimi bilmeni istiyorum.
But I come bearing gifts.
Ama sana hediye getirdim.
I come bearing gifts.
Sana hediyeler getirdim.
I come bearing gifts.
Hediye getirdim.
Don't fret your culinary disappointments. I come bearing gifts.
Mutfakla ilgili hayal kırıklığına kapılma.
I come bearing gifts.
Sana bir şeyler getirdim.
I come bearing gifts.
Size hediye getirdim.
I come bearing gifts.
- Size hediye getirdim.
I come bearing gifts.
Hediyeler
So I come bearing gifts.
O yüzden hediye getirdim.
I come bearing gifts... this is how you kill an Original.
Hediyelerle geldim. Bir kökeni işte böyle öldürebilirsin.
I come bearing gifts- - every perfume
Hediyelerle geldim...
I come bearing gifts.
Yanımda hediyeler getirdim.
I thought you might still be here. I come bearing gifts.
Seni burada bulacağımı tahmin etmiştim.
I come bearing gifts.
Bakın nelerim var.
I come bearing gifts.
Sana hediye var.
- I come bearing gifts.
- Sana hediye de getirdim.
I come bearing gifts, if you allow me.
Buraya hediyelerle geldim, müsaade ederseniz.
I come bearing gifts!
Hediyeler getirdim.
Hey, I come bearing gifts.
İçecek bir şeyler getirdim.
I come bearing gifts.
Ellerim hediye dolu geliyorum.
See, I've come bearing gifts.
Görüyorsun elim dolu geldim.
- I come bearing gifts. - A bookcase?
- Kitaplık mı?
I come bearing gifts.
- Hediyelerle geldim.
I also come bearing gifts for Your Majesty.
Majesteleri için hediyelerim var.
I come bearing gifts.
Hediyemle geldim.
So I come bearing gifts : the Pie-Maker's saliva.
Ayrıca, gelirken hediye de getirdim.
I come bearing gifts.
Sen ne istiyorsun, Axe?
I come... bearing gifts...
Ben geldim. Truva atı hediyesi?
But I come bearing gifts.
Özür dilerim, geciktim.
I've come bearing gifts.
Hediyeler getirdim.
I've come bearing gifts.
Henry.
I've come bearing gifts.
Hediyelerle geldim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]