If we do translate Turkish
13,028 parallel translation
If we do this, you will also testify that you acted under duress, that Damien threatened my life.
Eğer bunu yapacaksak ifadende şantaja uğradığını ve Damien'ın seni beni öldürmekle tehdit ettiğini de söyleyeceksin. Elbette.
If we do not do our jobs perfectly, then people die and not just strangers but friends, family, and loved ones, so think about that every time you crack a joke or make light of what it is that we do!
İşlerimizi kusursuzca yapmazsak insanlar ölüyor. Yabancılar da değil, arkadaşlarımız, ailemiz, sevdiklerimiz ölüyor. Yani espri patlatırken veya işimizi tiye alırken bunu düşünsen iyi olur!
We will cling to each other for strength, and if we do that, no matter what happens, then we can all stand here united.
Güç için sarılacağız birbirimize ve bunu yaparsak ne olursa olsun hepimiz burada, birlikte olacağız.
You do realize how bad this is for us if we don't find these two?
Şu ikisini bulamazsak başımız ne kadar belaya girer, farkında mısın?
If we do this... my mother must come to no harm.
Bunu yapacaksak anneme zarar gelmemeli. - Söz veriyorum.
But if we do not do what they want, then it can be danger for everyone in the village.
Ama dediklerini yapmassak... Tüm köy için tehlike oluşturabilirler.
- is if we do something about it.
- bizim bir şeyler yapmamız. - "Biz" mi?
At a time like this, if we don't do something, people gonna die.
Bu tip zamanlarda biz bir şey yapmazsak insanlar ölür.
If we do that... we'll be considered traitors like Mom and Dad.
Eğer bunu yaparsak annemiz ve babamız gibi hain oluruz.
If we do this...
Bunu yaparsak...
I only ask,'cause if he's still here, we have some work to do.
Soruyorum, çünkü hâlâ buradaysa yapacak çok işimiz var.
I think that we could do great things for this city if we worked together.
Eğer beraber çalışırsak bu şehir için harika işler başaracağımızı düşünüyorum.
Well, if he's the hot, young thing and everybody loves him, all we got to do is make you hotter and younger and thing-er!
Bu hâlde tek yapmamız gereken ; seni daha seksi, daha genç ve daha canlı biri yapmak.
Come on, let's go see if the maid brought her son, so we can push him and he can't do anything.
Hadi gel de hizmetçi oğlunu getirmiş mi diye bir bakalım. Onu itelediğimiz hâlde bize bir şeycik yapamaz.
So, we haven't discussed what you're going to do if she's a pig.
Kız, dana gibi biri çıkacak olursa ne yapacağını konuşmamıştık sahi.
All right, if we give you this exclusive, This gets spiked, or you do.
Madem geliyorsunuz, o zaman ya bu makaleyi gömün ya da biz sizi.
Of course, if you'd finally accept Mr. Wayne's offer, we could do lunch every day.
Tabii Bay Wayne'in teklifini kabul edersen her gün yemeğe çıkabiliriz.
If we ever do get out of here, the first thing I'll do is take you to the Vanishing Point to await trial before the Time Council.
Buradan kurtulur kurtulmaz yapacağım ilk şey Başlangıç Noktası'na gidip Zaman Konseyini beklemek olacak.
Do we know if he's bringing her?
Onu getiriyor biz biliyoruz?
Guys, if we're going to do this, we need a plan that doesn't end in charades.
Çocuklar, biz bunu yapmak için gidiyoruz eğer, Biz charades bitmiyor bir plana ihtiyacımız var.
They said, right, we got to get the job done, so if we can't do it by cunning and daring, we'll do it by brute just force with this bloody great engine.
Doğru söylediler, işi halletmek zorundaydık, o yüzden kurnazca yapamayız ve Cesurca, bu kanlı büyük motordan sadece kaba kuvvetle yapacağız.
Because if you do not, then we will all be extinguished.
İnanmazsanız, hepimizin sonu gelecek.
Okay, so... we can be in Boston in a couple of hours, if you guys can figure out what we do with the flag once we get it.
Tamam... Bir kaç saat içinde Boston'da oluruz. siz de bayrağı bulduğumuzda ne yapmamız gerektiğini araştırın.
If this doesn't work, you do realize that we're just two people on a boat, singing the anthem.
Bu işe yaramazsa, kayıkta ulusal marş söyleyen iki çıIgın olarak, görüneceğiz.
If we're gonna move on this guy, we got to do it now.
Eğer bir şey yapacaksak, şimdi yapmalıyız.
If they do, we go to Mere, stand with them and fight.
Ayaklanmışlarsa, Mere'e gideriz. Yanlarında olup savaşırız.
See, if you came back, we could do this all the time.
Geri dönersen, bunu hep yapabiliriz.
If there's anything else we can do...
- Yapabileceğimiz bir şey varsa...
Do we know if Rhys is still here?
Rhys'ın hâlâ burada olup, olmadığını biliyor muyuz?
The last thing we'll do, if it's okay with you, is take a look at your anal-genital area for same reasons...
Sizin için bir sakıncası yoksa, yapacağımız son şey, aynı nedenlerle genital bölgenize bakmak...
The incident that happened with the team, we need to close it out, and we need to do it in a way that, if it comes to it, people understand we took it seriously.
Takımla ilgili olay, onu kapatmalıyız, ve bunu öyle bir şekilde yapmalıyız ki bu noktaya gelinirse, insanlar bunu ciddiye aldığımızı anlamalı.
But if we're the ones deciding what we're going to do, then we can do what has the least impact.
Ama ne yapacağımıza karar verecek kişiler biz isek,. o zaman en az etkiye sahip olanı yapabiliriz.
Barry, if this is the only way we can save him, you got to do it!
Barry, onu kurtarmamızın tek yolu bu ise yapmak zorundasın.
If I do this, we are going to the dance floor.
Yapmamazsın, bu arada... Eğer bunu yaparsan, Birlikte dans pistine çıkacağız.
If we're going to even consider doing this, we shouldn't give them any reason to do more damage.
Bunu yapmayı düşünüyorsak bile onlara daha büyük hasar vermeleri için bir sebep vermemeliyiz.
If my report now comes to an abrupt end, do not think that we are dead.
Haberler bir anda kesilirse, Öldüğümüzü düşünmeyin.
If you're feeling like you have a little bit left, maybe get your ass back on the football field and we can do it again there.
Eğer içinde biraz kalmışsa belki de kıçını kaldırıp sahaya çıkarsın ve orada devam edebiliriz.
If this is false intel, what should we do?
Yanlış istihbaratsa ne halt yiyeceğiz?
If I had me some guns... Not that old, broke-down shit that we got around here... It wouldn't matter what that bitch did or didn't do.
Eğer biraz silahım olsaydı buradaki şu eski, saçma sapan şeyin o sürtük ne derse desin bir önemi olmazdı.
If we all do it together.
Birlikte yaparsak tabii.
Only if we all work together, do we have any chance to stop this, or we're all gonna die.
Sadece beraber çalışırsak bunu durdurmak için bir şansımız olur aksi takdirde ölüp gideriz.
We can't do that if people aren't acting in concert.
İnsanlar konserde oynamıyorlarsa bunu yapamayız.
What we do know is, in 20 years time, Kasnia is the foothold from which Savage takes over the world, so we hardly want to take him on there, but if we can figure out how his actions here lead to his rise to power, then we won't need to.
Bildiğimiz şey, 20 yıl içerisinde Kasnia'nın Savage'ın dünyayı ele geçirmesinde başlangıç noktası olacağı bu yüzden onunla orada karşılaşmak istemeyiz ama eğer yaptığı hamlelerin onu gücüne nasıl kavuşturduğunu çözebilirsek o zaman buna gerek kalmayacaktır.
What's the use in saving the world if we stoop to his methods to do so?
Eğer bunu onun yöntemleriyle yapacaksak dünyayı kurtarmanın ne önemi var ki?
You know, what we need to do is check with the Indian guy in the gift shop and ask him if he finds the term "squaw" offensive.
Hediyelik eşya dükkânındaki Hintliye soralım. Bakalım, "Kızılderili Kız" sözünü hakaret kabul ediyor mu.
But if we can't, you have to do your best.
Ama başaramazsam, elinden gelenin en iyisini yapmak zorundasın.
If you do, it means we lived for nothing, understand?
Eğer yaparsan, bunca yıl bir hiç uğruna yaşamış olacağız, anlıyor musun?
If he could do this to you... we have to stop him.
Bunu sana o yaptıysa, onu durdurmamız gerekiyor demektir.
If we're going to do this... there's no turning back.
Eğer bunu yapacaksak, geri dönüşü olmayacak.
And I like to think I can do better, if we're still on for dinner.
Daha iyisini yapabileceğimi düşünüyorum, eğer hala yemeğe çıkabiliyorsak.
So do we, but none of us will get them if you're dead.
Biz de istiyoruz ama eğer ölürsen hiçbirimiz cevap alamayız.
if we don't 129
if we don't do something 25
if we don't do this 26
if we do nothing 31
if we do this 88
if we do that 52
if we get caught 42
if we 74
if we hurry 53
if we work together 41
if we don't do something 25
if we don't do this 26
if we do nothing 31
if we do this 88
if we do that 52
if we get caught 42
if we 74
if we hurry 53
if we work together 41
if we die 31
if we can 50
if we did 47
if we fail 39
if we win 64
if we were 21
if we're being honest 21
if we can't 22
if we lose 33
if we wait 32
if we can 50
if we did 47
if we fail 39
if we win 64
if we were 21
if we're being honest 21
if we can't 22
if we lose 33
if we wait 32