English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Il

Il translate Turkish

3,452 parallel translation
I'Il have everything except that.
Onun dışında her şeyi alacağım.
You can just have a nice chat in a warm room, and it will be the morning really soon.
Ilık odanızda hoş bir sohbet edersiniz. Böylece sabah daha çabuk gelir.
Kim Jong-Il is dead.
Kim Jong-Il öldü.
Some warm milk, perhaps.
Ilık sütün yardımı olabilir.
2012 is the year that Kim Il-Sung, founder of North Korea, would've turned 100.
Kim Il-Sung Kuzey Kore'nin kurucusu, 2012 yılında 100 yaşında olacaktı.
Graduated from Kim Jong-il University and sent to spy in 1989
Kim Jong Il Üniversitesinden mezun olmuş ve 1989'da casusluk yapması için gönderilmiş.
KIM JONG-lL'S NEPHEW ESCAPED NORTH 10 YEARS AGO
Kim Jong Il'in yeğeni. 10 yıl önce Kuzey'e kaçtı.
They bad-mouth their President more than Kim Jong-il
Kendi başkanlarını Kim Jong Il'den fazla kötülediler.
Long live General Kim Jong-il!
Çok yaşa General Kim Jong Il!
It's Kim Jong-il, the fat pig's dictatorship!
Esasında bu, Kim Jong Il'in şişko domuzun diktatörlüğüdür!
You'Il have plenty of time to earn their trust.
Güvenlerini kazanmak için çok zamanınız olacak.
You'Il get your chance.
Karşılığını göreceksiniz.
If you carry the plan out by nightfall, you'Il maximize your strike capability.
Karanlık çökene kadar plan yaparsanız, saldırı yeteneğinizi maksimuma çıkartırsınız.
- Then I'Il get us one.
O zaman bizim için bir tane ele geçireyim.
If we give them enough trouble, they'Il call for reinforcements.
Eğer başlarına yeteri kadar sorun çıkartırsak yardım çağırırlar.
I'Il draw their fire. Good luck.
- Seni koruyacağım.
I'Il cover you.
Bende seni koruyacağım.
- Okay. - They shrink in warm water.
- Ilık suda çekiyor.
Il-san.
Il-san?
If not, MinHyuk or TaeIl.
Değilse, Min Hyuk ya da Tae Il.
Time is not on our side, so I'Il make this short.
Zaman aleyhimize işliyor. Bu yüzden kısa keseceğim.
I'Il take it from here.
Bundan sonrasını ben hallederim.
But when dealing with mines, you'Il want to take care.
Ancak mayınlarla uğraşırken, dikkat etmek isteyeceksin.
I'Il be making the extraction myself in the Salvage Room.
Çıkartma işlemini bizzat kendim hurda odasında yapacağım.
We'Il take this path here.
Oraya bu yoldan gideceğiz.
Since the mechs won't draw much attention, we'Il go in a convoy.
Mekanikler fazla dikkat çekmeyeceği için, konvoy şeklinde ilerleyeceğiz.
I'Il play nice.
Nazik olacağım.
MUSIC : VESTI LA GIUBBA BY GIUSEPPE VERDI I said, "Look, why don't you hear him live?"
d.. t'avvelena d Il cor. d
The Detroit teachers union seems to have decided that now would be a good time to go on strike. Kim jong-il is engaging in some fairly serious saber rattling in the yellow sea, and there have been six more allegations of sexual misconduct at the n.A.T.O. Base in east Sudan.
Detroit öğretmen sendikası grev yapmaya karar vermiş Kim Jong II, Sarıdeniz'de ciddi savaş hazırlıkları yapıyor ve Doğu Sudan'daki NATO üssündeki cinsel taciz suçlamalarına altı suçlama daha eklendi.
Une, s'il vous plaît.
Une, s'il vous plaît.
It's a good story, but take it with a pinch of salt, because even in his lifetime, Marco Polo was known as Marco Il Milione - Marco Millions.
Şaibeli güzel bir hikayedir. Çünkü yaşamı boyunca Marco Polo, Marco Il Milione yani Milyoner Marco olarak bilinmiştir.
The moderates sat on the right-hand side of the chamber and the extremists on the left, which is where today we get our words for left and right from in politics.
Ilımlılar meclisin sağ tarafında oturuyordu. Radikallerse solda. Günümüz siyasetindeki sağ ve sol kavramlarının doğuşu bu şekilde başladı.
It was warm.
Ilıktı.
Phil-il, you...
Pil-woon! Hayır!
Kang-il, calm down get out of my way.
- Kang Il, sakin ol. - Çekil önümden!
Kang-il ah!
- Kang Il!
Hey, jung kang-il!
Jung Kang Il!
Jung kang-il! Go up and take a look.
Jung Kang Il!
Team member jung kang-il.
Ekip arkadaşım Jung Kang Il.
Let's go, kang-il ah. Come on, get up!
Kaldır onu!
Get up!
- Kalk, Kang Il. Kalk haydi. Gidelim!
We can't find kang-il and mi-soo.
Kang Il ve Mi Soo'yu bulamıyorum.
Jung kang-il, can't you see that the train is approaching?
Jung Kang Il, trenin geldiğini görmüyor musun! Hemen çekil oradan!
Jung kang-il!
Jung Kang Il!
Hey, where the hell is that kang-il?
Kang Il hangi cehennemde yine?
Kang-il ah..
Kang Il...
Where is kang-il?
Kang Il nerede?
He'Il be back.
Geri dönecektir.
I'Il take that.
Bunu ben alırım.
( Buzzer sounds ) Kang-il ah!
Kang Il!
Kang-il ah.
Kang Il.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]