It still hurts translate Turkish
234 parallel translation
- I took a drink, it still hurts.
- Bir şeyler içtim. Hala acıyor.
It still hurts you to spend it.
Onu harcamak hâlâ seni incitiyor.
- No, it still hurts.
- Hayır, ağrıyor.
It still hurts.
Hâlâ acı çekiyorum.
They gave me an injection yesterday, it still hurts.
Dün bana iğne yaptılar, hala acıyor.
It still hurts
Hâlâ acıyor.
Ow, it still hurts.
Oo, hala acıyor.
It still hurts you?
hala acıyormu?
It still hurts here and here.
Hâlâ burası ve burası ağrıyor.
It still hurts
* Üzüyor beni hâlâ *
It still hurts like a son of a bitch, but you don't hear me crying about it.
Hala acıyor, Ama ağladığımı duyamazsın.
It still hurts.
Hâlâ acıyor.
But it still hurts.
Halen canım yanıyor ama.
- I know but it still hurts.
- Biliyorum, ama hala acıyor.
- Oh, it still hurts.
- Ah, hala acıyor.
If a tree falls on you in the forest and you don't hear it, it still hurts.
Dinle, ormanda kafana bir elma düşerse bir ses duymasan da canını acıtır.
It still hurts.
Hala acıyor.
Yeah, but it still hurts.
Evet ama hala canım yanıyor.
It still hurts like hell, though.
Hala çok acıyor ama.
I know they only loved me for my money... but it still hurts.
Param için beni sevdiklerini biliyorum ama yine de koyuyor.
Sometimes it still hurts.
Hala acıtıyor bazen.
It still hurts, doesn't it?
Hâlâ acıtıyor değil mi?
... and to a degree it does... ... but it still hurts, because, well... ... hurt hurts.
Bir dereceye kadar öyle oluyor ama yine de incitiyor çünkü incitiyor.
It still hurts, but I'm all right.
hala biraz acıyor, ama iyiyim.
It still hurts where you smashed me.
Vurduğun yer halen acıyor. Hemen yere!
It still hurts.
- Hâlâ ağrıyor.
I know it's strange but it still hurts.
Biliyorum bu garip, ama hala acıtıyor.
It still hurts but I'll be fine tomorrow.
Hâlâ biraz canım yanıyor, ama yarına hiçbir şeyi kalmaz.
See, it still hurts.
Bak, hala acıyor.
It still hurts...
Hala acıyor...
It still hurts.
Acıyor.
And it still hurts.
Ve hala acıtıyor.
- And it still hurts?
- Hala ağrıyor mu?
It hurts but I'm still alright.
Baya acıtsa da gayet iyiyim.
No wonder it hurts, the thorn is still in you.
Acımasına şaşmamalı kıymık hala içinde.
- Stand still. I can't see it. - It hurts.
Bir dakika, kıpırdama.
Still hurts, doesn't it?
- Hala acıyor mu?
( Sybil as Peggy ) IF I LAY STILL, IT HURTS ME.
Sakin olursam, canım yanar.
Your back still hurts you, don't it, honey?
Sırtın hala acıyor, değil mi, tatlım?
I mean, you know, it just still hurts so much.
Yani, biliyorsun, hala çok acı veriyor.
I realise that she still misses Johnny, but it hurts me.
Onun hala Johnny'i özlediğini görüyorum ve bu beni üzüyor.
But it still hurts
Ama yine de canım yanıyor.
It still hurts.
Ve doktorlarım, ki pek çok doktorum vardır, bana bu teşhisi koydular.
It still hurts.
Bir sürü yaram var.
Still hurts when I think about it.
Düşününce hala içimi acıtıyor.
It still hurts!
Hala canım yanıyor!
And the truth is it still hurts.
Bu, benim için hâlâ acı verici.
It just still sort of... hurts my feelings.
Sadece hislerimi incitiyor.
Yeah, I know. Still hurts when it rains.
Bilmez miyim, yağmur yağdığında hâlâ sızlar.
It hurts that two went under at once but I still have two left.
Bir kerede iki kayıp acıttı Ama hala diğer ikisine sahibim
Well, it still hurts.
Ama beni kırdın.
it still works 35
it still is 52
still hurts 18
hurts 119
hurts like hell 20
it stopped raining 19
it starts at 27
it started 46
it stopped 129
it stops 23
it still is 52
still hurts 18
hurts 119
hurts like hell 20
it stopped raining 19
it starts at 27
it started 46
it stopped 129
it stops 23
it stands for 29
it starts 19
it stinks 242
it stings 62
it stinks in here 50
it stands to reason 26
it stops now 28
it starts 19
it stinks 242
it stings 62
it stinks in here 50
it stands to reason 26
it stops now 28