Mr hunt translate Turkish
249 parallel translation
The only somebody that's bothering me right now is Mr Hunt Bromley.
Şu anda benim canımı sıkan tek kişi Bay Hunt Bromley.
Mr Hunt.
Bay Hunt.
Excuse me. Mr Hunt?
Affedersiniz Bay Hunt?
Invariably, Mr. Rainsford, invariably they choose to hunt.
İstisnasız bay Rainsford, istisnasız avlanmayı seçiyorlar.
That was Mr. Hunt, my stockbroker.
Siz Yahudiler çok ısrarcısınız.
Were you in love with Laura Hunt, Mr. Lydecker?
Laura Hunt'a aşık mıydınız Bay Lydecker?
Did you approve of Miss Hunt's coming marriage to Mr. Carpenter?
Bayan Hunt'ın, Bay Carpenter ile yapacağı evliliği onaylıyor muydunuz?
Then he went down to hunt for them and I turned, sort of to lead Mr. Conovan away.
O onları aramaya başladı ve ben de Bay Conovan'ı götürmek için döndüm.
I should very much like to speak with Mr. Sam Hunt, little girl.
Bay Sam Hunt'la konuşmak istiyorum, küçük kız.
- I should like to see Mr. Sam Hunt and tell Mrs. Roat that I should also like to see her.
- Bay Sam Hunt'la konuşmak istiyorum ve Bayan Roat'a onu görmek istediğimi söylemek istiyorum.
Forgive me for bursting in on you like this, Mr. Hunt.
Pat diye girdiğim için beni bağışlayın, Bay Hunt?
He thinks that my wife has been seeing this Mr. Hunt.
Karımın şu Bay Hunt'la görüştüğünü düşünüyor.
Mr. President, in addition to Bright Eyes, I believe the prosecutor has reassembled all the surviving humans that were captured in the hunt.
Sn. Başkan, Parlak Gözler'in yanı sıra, savcının aynı zamanda avda yakalanıp yaşayan bütün insanları da toparladığına inanıyorum.
Mr. Hunt isn't here just now.
Bay Hunt şu an burada değil.
- Mr. Hunt isn't here just now.
- Bay Hunt şu an burada değil.
I was told that you had worked with a Mr. Howard Hunt.
Daha önceden Bay Howard Hunt'la çalıştığınız söyleniyor.
You do know Mr. Hunt?
Ama Bay Hunt'ı tanıyorsunuz değil mi?
Could you confirm some information on one of your employees, Mr. Howard Hunt?
Çalışanlarınızdan biri olan Bay Howard Hunt'la ilgili bazı bilgileri doğrulamak istiyordum.
The truth is, I don't have a... card that says Mr. Hunt took any material.
Doğrusu şu ki, burada Howard Hunt'ın herhangi bir şey aldığına dair bir kart yok.
I do remember getting material for somebody, but it wasn't Mr. Hunt.
Birisi için bir materyal alındığını hatırlıyorum ama bu Bay Hunt değildi.
The truth is, I didn't have any requests at all from Mr. Hunt.
Aslına bakarsanız Bay Hunt'tan böyle bir talep olmadı.
The truth is, I don't know any Mr. Hunt.
Aslında Bay Hunt diye birini tanımıyorum.
Carl Bernstein of the Washington Post had a conversation with the White House librarian on some books Mr. Howard Hunt took out on Senator Edward Kennedy.
Washington Post'tan Carl Bernstein Beyaz Saray kütüphanesiyle bir görüşme yapmış... Bay Howard Hunt'ın aldığı, Senatör Edward Kennedy hakkındaki bazı kitaplarla ilgili olarak.
Five seconds later, she says, "l don't even know a Mr. Hunt."
Beş saniye sonra, "Bay Hunt diye birini tanımıyorum." dedi.
She said someone did call her asking about Mr. Hunt but all she did was refer him to the Press Office and she denies that any other conversation took place.
Birinin arayıp Bay Hunt'ı sorduğunu onun da arayanı Basın Bürosu'na aktardığını ve herhangi bir konuşma olmadığını söyledi.
Now, you are all invited by our chairman, Mr. Hunt Sears, to a reception across the hall... just before the performance, and enjoy yourselves, will ya?
Başkanımız Bay Hunt Sears tarafından gösteriden hemen önceki resepsiyona davetlisiniz. Eğlenmenize bakın.
Hey, Mr. Hunt.
Hey Bay Hunt.
- That's right. Would you agree that discipline had improved... once Mr. Robertson was removed and Capt. Hunt and Lt. Morant took over.
Bay Robertson'ın görevden alınması ve Teğmen Morant ve Yüzbaşı Hunt'ın göreve getirilmesinin disiplininizi artırdığını kabul ediyor musunuz?
Had Mr. Morant executed any more prisoners prior to the death of Capt. Hunt?
Bay Morant Yüzbaşı Hunt'ın ölümünden önce başka esirleri de infaz etmiş miydi?
Well, Mr Ambassador, you've got the fastest horse in the hunt.
Bay Büyükelçi, avdaki en hızlı at sizinkisi.
It's his anniversary, Mr. Hunt.
Onun yıldönümü bay Hunt.
Mr. Hunt?
Bay Hunt?
Do you hunt, Mr. Forrester?
Hiç ava gider misiniz Bay Forrester?
Mr. Stevenson... Hunt.
Mr stevenson... hunt.
Mr. Hunt, sir, uh, I've heard about those reports and... they are no doubt correct.
Bay Hunt, efendim,... o araştırmaları ben de duydum ve hiç şüphe yok ki, hepsi doğru.
Well, Mr. Hunt, Fidel's defenders have to be careful.
Bay Hunt,... Fidel'in korumaları çok dikkatli olmalı.
Mr. Hunt, I plan on being the first man to map a route to the Pacific.
Bay Hunt, Pasifiğe uzanan arazinin haritasını yapan ilk insan olmayı planlıyorum.
Mr. Hunt?
Haksızmıyım Bay Hunt?
Have you witnessed such atrocities, Mr. Hunt?
Bu tür bir vahşete hiç tanıklık ettiniz mi, Bay Hunt?
Mr. Hunt, I cannot go on this journey without you.
Bay Hunt, siz olmadan bu seyahate gidemem.
Are you listening, Mr. Hunt?
Dinliyormusunuz, Bay Hunt?
- Hold on, Mr. Hunt.
- Bir saniye, Bay Hunt.
Mr. Hunt, do something.
Bay Hunt, bir şeyler yapın.
Mr. Hunt here to see you, sir.
Bay Hunt sizi görmeye geldi, efendim.
Mr. Hunt, the Iowas would never have killed us.
Bay Hunt, Iowa'lar bizi asla öldürmeyeceklerdi.
Mr. Hunt, as my partner, you should be naming some of our discoveries as well.
Bay Hunt, ortağım olarak, sizde yeni keşfettiğimiz bitkilere isim vermelisiniz.
By permitting Mr. Hunt to name some of our discoveries... I have unleashed his imagination.
Keşiflerimi yeni isimler bulma müsaadesini Bay Hunt'a vererek adamın hayal etme yeteneğini ortaya çıkarmıştım.
In exchange for reading lessons, Mr. Hunt reciprocates... by teaching me some of his frontier skills.
Bay Hunt, okuma derslerinin karşılığı olarak bana kendi arazi tecrübelerini aktarıyor.
Have you ever been in love, Mr. Hunt?
Hiç aşık oldunuz mu, Bay Hunt?
Mr. Hunt, behold the object of my desire.
Bay Hunt, nesnelere benim gibi derin hislerle bak.
I said all right, Mr. Hunt.
Tamam dedim, Bay Hunt.
hunter 520
hunt 496
hunting 150
hunters 89
huntsman 22
huntington 21
hunted 23
hunting things 35
huntley 16
hunted by the authorities 70
hunt 496
hunting 150
hunters 89
huntsman 22
huntington 21
hunted 23
hunting things 35
huntley 16
hunted by the authorities 70