Murder translate Turkish
43,122 parallel translation
They will feel what Kurt felt when I avenge his murder!
Onun intikamını aldığımda Kurt'ün hissettiği şeyi hissedecekler!
He said that you're their driver, which makes you an accomplice to armed robbery and the murder of two law enforcement officers.
Onların şoförü olduğunu söyledi, ki bu seni silahlı soyguna ve iki polisin öldürülmesine ortak yapar.
Had a man in custody... a colored man... accused of murder.
Cinayetten gözaltına alınan siyahi bir adam vardı.
But to murder...
Ama cinayet işlemek?
They plan to murder the Emperor.
İmparatoru öldürmeyi planlıyorlar.
For Commodus, the attempt on his life and the murder of his closest advisor... shakes the foundation of his reign.
Commodus için hayatına kast edilmesi ve en yakın danışmanın öldürülmesi saltanatının temelden sarsılması demekti.
Cleander knows that to keep the trust of the Emperor... and eliminate any ties to the murder of Saoterus, he'll have to cover his tracks.
Cleander, imparatorun kendine güvenmesini sağlamak ve Saoterus'un cinayetiyle ilgili bağlarını silmesi için izlerini kapatmalıydı.
I never signed on for murder.
Cinayet için daha önce imzalamadım.
So, she's been in each city when a murder happened.
Yani, her şehirde yaşıyor. Bir cinayet olduğunda Siz bunların ortak olduğunu düşünüyorsunuz.
We should have Joaquin Pereya's murder solved by the time you get dressed.
Joaquin Pereya'nın cinayeti çözülmeliydı. Giyinene kadar.
But Mr. Platz called your office to learn what he could about Joaq's murder.
Ama Bay Platz ofisinizi aradı. Joaq cinayeti hakkında neler yapabileceğini öğrenmek için.
We'd like to see the coconspirators in the murder of Joaquin Pereya.
Kosonspiratörleri görmek istiyoruz Joaquin Pereya'nın öldürülmesinde.
Murder is not kosher. Oh?
Cinayet kosher değildir.
The imams and the rabbis have got no intention of rewarding murder.
İmamların ve hahamların niyeti yok. Ödüllendirici cinayet.
someone has to be convicted of Joaquin Pereya's murder.
Bir koşulda : Birisi mahkum edilmelidir Joaquin Pereya cinayeti.
He committed the actual murder.
Gerçek cinayeti işledi.
He'll be convicted of Joaquin Pereya's murder.
Mahkum olacak Joaquin Pereya cinayeti.
Werner Platz, is arrested for the murder of Joaquin Pereya, the chief scientist at his company.
Werner Platz, Joaquin Pereya'nın öldürülmesi nedeniyle tutuklandı, Şirketindeki baş bilim adamı.
So, one coconspirator gets off nearly Scot-free in exchange for which the other is imprisoned for murder.
Yani, bir koşşturucu Neredeyse Scot-free'den uzaklaşıyor Karşılığında diğerinin
You're needed at the scene of a murder.
Bir cinayet olayında sizsiniz.
Respectfully, I can't take your word that the murder weapon's over a hundred years old.
Saygısızlıkla, sözünü tutamıyorum Cinayet silahının yüz yaşın üzerindeydi.
He was at the scene of Ricky Morales'murder last night.
O Ricky Morales'in olay yerindeydi. Dün gece cinayet
That's why you were at the scene almost an hour after the murder took place.
O yüzden olay yerindeydin Cinayet neredeyse bir saat sonra gerçekleşti.
Ask yourself, who would go out of their way to murder a member of Los Espectros on a hated rival's turf?
Kendinize sorun, kim dışarı çıkabilir Los Espectros üyesini öldürmek Nefret dolu bir rakibin çiminde mi?
I thought I'd take advantage of your partner's offer to help with the Morales murder.
Eşinizin teklifinden yararlanacağımı düşünmüştüm Morales cinayetine yardım etmek için.
If we don't solve Ricky Morales'murder before the police identify Shinwell's prints...
Ricky Morales'in cinayetini çözmezsek Polis Shinwell'in izlerini tespit etmeden önce...
Something more pressing than your imminent murder charge?
Yaklaşık cinayet masrafından daha fazla basan bir şey?
Except for the ones you rob and murder.
Soytarıp öldürdüğün hariç.
i-it was evidence in a 78-year-old murder
Ben kanıttı 78 yaşındaki bir cinayette
He left his fingerprints on a gun at the scene of a murder he did not commit.
Olay yerine getirmediği bir cinayet olayında. Peki ikiniz nasıl biraraya geldi?
We've been trying to solve the wrong murder.
Yanlış cinayeti çözmeye çalışıyoruz.
The police have now searched Patrick Moore's home, car, office... researched the Moore family home, the murder weapon hasn't turned up.
Polis şimdi Patrick Moore'un evinde arama yaptı, Araba, ofis... Moore ailesinin evini araştırdı,
I don't even think the murder weapon was a knife but a piece of trophy.
Cinayet silahının bıçak olduğunu sanmam bile Ama bir kupa parçası.
Whether Ethan intended them as payment or whether his accomplice just helped themselves to them, either way, they could've been incentive to participate in a murder.
Ethan'ın onları ödeme olarak tasarladığı Ya da suç ortağı sadece kendilerine yardımcı olup olmadığını Her iki durumda da, onlar olabilirdi
An imprisoned murder suspect in Seoul detention center is on loose who has been under the medical care for seizure.
Seul Hapishanesinde tutuklu bulunan bir cinayet şüphelisi gasp edildiği için kaldırıldığı hastaneden kaçtı.
The official released a picture of the murder suspect, Ma Dae Young, who is in his 40s.
Yetkililer 40 yaşındaki şüpheli, Ma Dae Young'un fotoğrafını paylaştı.
The whereabouts of Ma Dae Young who was jailed in the Seoul Correctional Facility for murder charges, is unknown for the last three months.
Cinayet suçundan Seul Cezaevi'nde bulunan Ma Dae Young'un nerede olduğu son üç aydır bulunamadı.
There's a murder case. - What?
Cinayet işlenmiş.
Is it only Mah Dae Young who uses a hammer to murder?
Bir tek o mu çekiçle cinayet işliyor?
Legend of the Blue Sea. I'm here to ask about the murder case in house # 22-4.
22-4 numarada meydana gelen cinayet vakasıyla ilgili soru sormaya geldim.
I heard that there was a murder case in this area, and so I was worried about my girlfriend who was home alone.
Bölgede cinayet işlendiğini duyunca evde tek başına olan kız arkadaşım için endişelendim.
I am also unable to issue that kind of order, because that would be like murder.
Cinayet işlemek gibi olacağı için ben de böyle bir emir veremem.
I should just murder him.
Etleri lime lime olasıca...
I never had the heart to tell Nana, so, to cover up the murder,
Nineme söyleyecek cesareti bulamadım.
This is done by someone who is always prepared to murder.
Her zaman cinayete hazırlıklı biri tarafından yapılmış.
Yang Seung Gil sent a message to the Hanyang official Jo Bong Hak, whom he's been sending bribes, claiming that the town head of Heupgok village is bewitched by the wicked mermaid and disturbing the public, and that you had framed him of murder.
Yang Seung Gil, rüşvet verdiği Hanyang memuru Jo Bong Hak'a bir mesaj gönderip Valinin aşağılık bir denizkızı tarafından büyülendiğini, halkı endişelendirdiğini ve kendisini cinayetle itham ettiğinizi iddia etmiş.
But it won't really count after the mass murder, you know?
Ama bu toplu katliamdan sonra o pek de göze batmaz.
The photograph... Of the murder scene.
Cinayet mahallinin... fotoğrafı.
You're accused of murder and crimes against the state.
Cinayeti ve devlete karşı işlenen suçlardan yargılanıyorsunuz.
Now that's fucking felony-murder.
Artık bu bir cinai suç.
... of the actual murder...
... gerçek cinayetin...
murderface 20
murders 106
murderer 417
murdered 286
murderers 169
murder board 44
murder weapon 48
murder for hire 18
murder one 22
murders 106
murderer 417
murdered 286
murderers 169
murder board 44
murder weapon 48
murder for hire 18
murder one 22