English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / My arm

My arm translate Turkish

4,038 parallel translation
If I opened this window and jumped out, Would I die or just break my arm?
Pencereyi açıp burdan atlarsam, sence ölür müyüm yoksa sadece kolum mu kırılır?
I had the bags in my arm.
Elimde poşetler vardı.
After you fixed my arm.
Sen kolumu düzelttikten sonra.
Try eating my arm.
Kolumu yemeyi dene.
Grab my arm?
Kolumu mu tuttun?
I was more focused on the needle going into my arm.
Koluma girecek iğneye odaklanmıştım.
That's going to be a little tough with a ten-year-old on my arm.
10 yaşındaki bir çocuğa bakıcılık yaparken dediğin iş biraz zor olacak.
Twist my arm.
Beni ikna ettin.
Fine, twist my arm.
Güzel, kolumu burk.
Now my arm.
Koluma dönersek.
My arm is tired.
Kolum yoruldu.
My arm or your bladder.
Ya benim kolum ya da senin mesanen.
And I don't need medication to control my arm.
Ve kolumu kontrol edebilmem için meditasyona ihtiyacım yok.
There's this one tiny hole where I can get my arm out, and that's supposed to be the vent.
Sadece kolumu çıkarabileceğim ufak bir delik var. Hava akımı olması gerekli güya.
I remember putting my arm around you, and I thought,
Sana sarıldığımda düşündüğüm şeyleri hatırlıyorum.
I can't feel my arm.
Kolumu hissetmiyorum.
Mommy, I'm getting a cast on my arm.
- Anne, sadece kolumu alçıya alacaklar.
My arm's tired.
Kolum yoruldu. Bakın kimler gelmiş.
It's not just my arm.
Sadece kolum değil.
When I lost my arm to a damn pirate, a crazy scientist from the Navy made this one for me.
Canı çıkası bir korsana sol kolumu kaybettikten sonra Donanma'daki çılgın bir bilim adamı yapmıştı.
And what happened to my arm?
Ve koluma ne oldu?
The hair on my arm is standing up. I'm not cool with this shit, okay?
Kolum ağırıyor artık ama
I think I did something to my arm today.
Sanırım bugün kolumu çok zorladım.
Right, take my arm.
Her şey yolunda.
They tell tales in the bays, about how I came to lose my arm.
Yükleme yerinde kolumu nasıl kaybettiğime dair masal anlatırlar.
Perhaps... if you were to take my arm...?
Ya da koluma girsen nasıl olur?
All right, well, twist my arm.
Pekâlâ, aklıma girdin.
- Grab my- - grab my arm.
- Kolumu yakala!
♪ Keep you on my arm, girl ♪ ♪ To love her and to hold ♪
* Kollarıma alırdım seni * * Sarılacağı ve seveceği *
I was getting my arm stitched at the hospital till almost midnight that night.
O akşam hastanede koluma dikiş atıldı. Neredeyse gece yarısına kadar sürdü.
My arm crushed.
Kolum ezildi.
My arm.
- Kolum.
I've got a sigil tattooed on my arm!
Kolumda mührün dövmesi var!
Well, it's night time, and my arm's still a bit sore from...
Gece oldu ve kolum hala biraz yara.
With a syringe in my arm every day for a guy who doesn't want to kill me?
Kolumda şırıngayla hergün Beni öldürmek istemeyen.. ... bir adamla...
And I will push a syringe in my arm for one month and sing his praises
Ben de bir ay boyunca Şırıngayı enjekte ettirmeyeyim. Ve onu öveyim.
Look at my arm!
Kollarıma bak!
She dares to throw off my arm.
Beni geri çevirmeye nasıl cüret eder.
She dares throw off my arm.
Beni geri çevirmeye cüret etti.
My arm was going to break.
Kollarım kopardı.
Just grab my arm and start pulling.
Sadece kolumu tut ve çekmeye başla.
I apply conditioner to my arm hair.
Ben koluma saç kremi sürmüştüm.
# On a catwalk jungle somebody grabbed my arm
THE SUNDAY TIMES dergisi
When you're done there, my right arm could use a tune-up.
İşin onunla bitince sağ koluma bir baksan iyi olur.
When I see him start to get mad, I just... Put my hand on his arm like this.
Sinirlenmeye başladığını görünce, elimi şöyle koyuyorum.
And then I remember you came round the table and put your arm round my shoulder and said,
Masanın etrafına geldiğini ve kolunu omzuma koyarak şöyle dediğini hatırlıyorum,
I got distracted with the weapon in his arm and I let my guard down.
Kolundaki silaha takılınca dikkati elden bıraktım.
I think I broke my arm.
Sanırım kolum kırıldı.
I even managed to cut my arm.
Kolumu bile kesebildim.
You broke my fucking arm!
Kolumu kırdın ulan!
Arm, a limb too far, my friend.
Kol, uzak bi uzuv dostum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]