English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / That's crazy

That's crazy translate Turkish

5,450 parallel translation
- That guy's crazy.
- O adam delirmiş.
Father, you do realize that this is just crazy, don't you?
Baba, manyakça bir şey yaptığımızın farkında mısınız?
Your uncle is a desperate man, who knows what crazy schemes he's concocted, but I cannot believe that John would jeopardize the end of a brutal war for the sake of Jedikiah.
Amcan zavallı bir adam, kim bilir o deli kafasından ne entrikalar geçiyordur ama John'un, Jedikiah'ın uğruna bu acımasız savaşın sona ermesini engelleyeceğine inanamıyorum.
That's crazy.
Bu delilik.
It's crazy that a father has been doing that to his daughter.
Bir babanın kızına bunu yapıyor olması delilik.
Oh, that's crazy, man.
Yıkılıyor koçum.
That's crazy! Participation is completely voluntary.
Katılım tamamen size kalmış.
That's a new level of crazy, Barbie, even for you.
Bu çılgınlığın yeni bir versiyonu, Barbie, senin için bile.
That's crazy.
Çılgınca.
That's crazy.
- Olmaz.
That's crazy.
Saçmalama.
That's crazy.
Bu bildiğin çılgınlık.
That's crazy.
Yok artık.
( scoffs ) that's crazy. I just, I think
Ben sadece düşündüm ki..
Well, thank God that crazy mix-up is over.
Tanrıya şükürler olsun ki bu çılgın karışıklık son buldu.
Punching a clock during wartime, that's not crazy to you?
Savaş sırasında saati yumruklamak, sana da çılgınca gelmiyor mu?
That's crazy.
İnanamıyorum.
That's crazy.
Hadi canım!
That's the Maltese that some crazy lady made the heir to her estate.
Hani deli kadının teki malikanesini maltız cinsi köpeğine bırakmıştı.
You know what's crazy is that there's a hot tub right there and we're not all in it.
Şaçma olan ne biliyormusun tam şurada bir jakuzinin olması ve ve bizim girmememiz.
That's crazy.
Delilik resmen.
- That's so crazy, right?
- Çok manyak değil mi?
! Nah, that's crazy, man!
Bu delilik, adamım!
Oh, that is... that's crazy.
Bu... bu gerçekten şaşırtıcı.
She's been acting weird, all kinds of crazy shit, but that!
Zaten bayağıdır garip bir şekilde davranıyordu.
It's not that crazy.
Okadar da saçma değil.
That's crazy!
Bu çılgınca!
That's crazy.
Saçmalık bu.
That's the crazy part.
Deli olan kısım da bu.
I didn't hear "Gabi was wrong" or "crazy white girl" anywhere in that sentence.
"Gabi yanlış yaptı" ya da "Deli beyaz kız" dediğini... cümlenin hiçbir yerinde duyamadım.
What makes a town so crazy, what makes a town so out of control that villains begin to wear costumes?
Kötü adamların kostüm giyebilecek duruma gelmesi için bir şehir ne kadar bozulmuş, ne kadar kontrolden çıkmış olabilir ki?
" That's crazy.
"Deli misin?"
That's some serious crazy, Sadita.
Bu cidden delice Sadita.
That's crazy!
Bu çilginlik.
That's crazy.
Saçma sapan bu.
I told her that my son was the one person in the world that would never write her off as a crazy old lady once you heard her story, and that's exactly what you did. Okay, fine. I'll...
Ona benim oğlumun hikayesini anlattığında onu çılgın bir kadın olarak görmeyeceğini söyledim ki.
I mean, that's crazy, right?
- Delice, değil mi?
That's crazy.
Çilginlik.
That's kind of crazy.
Bu biraz çılgınca.
Josh and I pretended to be dating so that Lina's crazy father wouldn't find out that she was seeing him.
Josh ve ben çıkıyormuşuz gibi davranıyorduk böylece Lina'nın kaçık babası, onunla görüştüğünü anlamayacaktı.
Wow, that's crazy.
Bu çılgınca.
That's crazy.
Bu çılgınca.
It's driving me crazy. Just this afternoon, I saw on Instagram that instead of studying, she went out to lunch and got a manicure.
Daha bu öğlen çalışması gerekirken Instagram'daydı yemeğe çıkıp manikür yaptırmış.
I know this is gonna sound crazy. But do you think there's any way That what I saw could actually
Sana delice gelecek ama sence gördüklerimin sahiden gerçek olma ihtimali var mı?
Hey, lucky for you, I got a move that's, like, so crazy good that I'm gonna tell you about, but you got to be insanely flexible, okay?
Neyse ki bildiğim harika bir hareket var ama aşırı esnek olmalısın.
Come on, that's about as crazy as it gets, and... considering all the crazy crap we've done, that's saying something.
Hadi ama, bundan daha delice olamaz ve yaptığın delilikleri düşünüyordum da... -... bu bir işaret.
Okay, that's crazy.
Tamam, bu çok çılgınca.
They're convinced that she's the saint and you're "Crazy Mona".
Hepsini melek olduğuna inandırmış. Senin de Deli Mona olduğuna.
That's because Bran went crazy.
Çünkü Brain delirmişti.
That's just a bunch of old drawings done by a crazy man.
Bunlar deli bir adamın yaptığı eski birkaç çizim.
Well, that's crazy.
Bu çılgınca.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]