English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Transactions

Transactions translate Turkish

511 parallel translation
Half the transactions aren't even recorded.
İşlemlerin yarısının kaydı bile yok.
I feel entitled to point out that we here regard our function as the encouragement of constructive investment and not the financing of mere gambling transactions.
Burada yaptığımız işi yapıcı yatırımların teşvik edilmesi olarak adlandırabiliriz riskli işlerin finansmanı değil.
In the normal course of business transactions he would have come to see you at your office.
Normal koşullar altında... -... o sizin büronuza gelirdi.
I've underlined the transactions that I felt required your attention.
Dikkat etmeniz gereken yerlerin altını çizdim.
I found out by chance, that he completed today his legal transactions, as if nothing is at stake.
Duyduğuma göre, bugün hiçbir sorun yokmuş gibi hukuki işlerini yapmaya devam etmiş.
The invaders who found out that a one-way ticket to the stars beyond has the ultimate price tag, and we have just seen it entered in a ledger that covers all the transactions of the universe - a bill stamped "paid in full" -
Dünya adı verilen küçücük bir yerden gelen küçücük ve sadece hayal edilebilen bir evrenin sonsuzluğundan ışıldayarak onları çağıran soru işaretlerine doğru devasa bir adım atmış olan yaratıklar. İstilacılar uzaklardaki yıldızlara alınan tek yönlü bir biletin çok yüksek bir fiyatı olduğunu öğrendiler. Biz de az önce, bu bedelin evrendeki tüm benzer işlemlerin kaydedildiği kasa defterine yazıldığını gördük.
How many transactions were there?
Ne kadar peki?
All White House transactions are confidential.
Beyaz Saray tarafından yapılan tüm işlemler gizilidir.
However, if I do hear of any unusual transactions in the marketplace, I'll be sure and contact you.
Ancak piyasa alışılmadık bir hareket gözüme çarparsa..... sizinle kesinlikle irtibata geçeceğim.
They get out their linear programming charts statistical decision theories, minimax solutions and compute price-cost probabilities of transactions and investments just like we do.
Onlar da lineer program tabloları hakkında istatistiksel düşünce teorileri, minimal çözümler ve yatırımlarını en düşük maliyete düşürmek hakkında konuşuyorlar tıpkı bizim gibi.
But our firm has no record of any such transactions.
Ama f ¡ rmamizda herhang ¡ b ¡ r kayda rastlanmadi.
The Crimean gold and all the bank's other transactions are entirely safe.
Kırım altını ve bankanın diğer bütün belgeleri tamamıyla güvende.
I'll have several more transactions for you... over the next couple of weeks.
Önümüzdeki birkaç hafta içinde başka... transferlerimde olacak.
But I'm warning you, if the British fold and this stuff winds up in German hands, all who take part in these transactions stand a good chance of hanging from a lamppost on Constitution Avenue.
Ama sizi uyarıyorum, eğer İngilizler düşer ve bu şey Alman'ların eline geçerse, bu işte yer alan herkes Kendini Constitution Bulvarında ki sokak lambalarına asılı bulur.
But laundering money for Americans is only one of the complex transactions conducted daily in this mountain paradise.
Amerikalılar için kara para aklamak bu dağlık cennette her gün yapılan karmaşık işlemlerden sadece biri.
Why should a retired builder have such large transactions with a Mr. Cornelius?
Neden emekli bir müteahhit Bay Cornelius'a yüksek meblağlı ödemeler yapsın?
Look at it as one of your business transactions and you won't have any trouble with it, I promise you.
Buna da başka bir anlaşma gibi bakabilirsin. Ve hiçbir sorunun olmayacak, söz veriyorum.
Mitteleuropaisches Reisebiiro would handle some of these transactions :
... özellikle şahsi seferleri andırıyordu çokça. 'Orta Avrupa Seyahat Acentesi'bu işlemlerden bazılarını halledecekti, fatura ve biletlendirme prosedürünü.
Your transactions will be monitored by StockWatch.
İşlemleriniz StockWatch tarafından görüntülenecek.
All transactions are confidential.
Tüm işlemler gizli tutulur.
What I know about his financial transactions could not only put him away but every mob guy he ever did business with.
Mali işleri hakkında bildiklerim sadece onu değil, iş yaptığı bütün gangsterleri hapse tıkmaya yeterdi.
Major career opportunity staring you in the face, and all you can think about is car wax and chicken-feed drug transactions.
Karşında büyük bir kariyer fırsatı duruyor ve senin tüm düşündüğün gösterişli araban ve az paralı uyuşturucu işi.
And that is because there are certain financial transactions I can't make...
Çünkü bazı mali işlemleri...
Close these transactions, and your future with this firm is assured.
Bu işi hallet, şirketteki yerin kesinleşsin.
You've blown a lot of transactions, Alex.
Bir sürü işlemi batırmışsın Alex.
- So I can write checks, arrange investments... make international transactions. - Really work the Clampett account. - Hmm.
Çekleriyle, yatırımlarıyla, para transferleriyle ilgilenebilirim Clampett hesabı için gerçekten çalışabilirim.
All transactions are through codes.
Bütün muameleler kodlarla yapılır.
Now, as you know, payment must be in gold-pressed latinum and all transactions are final.
Şimdi, bildiğiniz gibi, ödeme altın baskılı latinum ile olmalı ve bütün satışlar kesindir.
Sorry, all transactions are final.
Üzgünüm, bütün satışlar kesindir.
Records of banking transactions, etc.
- Banka işlemleri kayıtları falan.
No bank accounts or transactions I can trace.
İzini sürebileceğim ne bir banka hesabı ne bir işlem var.
I keep records of all my business transactions.
Tüm ticari ilişkilerimin kayıtlarını tutarım.
I don't want to hear anything more about finances, mergers or currency transactions.
Finans, şirket birleşmesi veya para işlemleri hakkında daha fazla şey duymak istemiyorum.
To create a code of behaviour for business transactions... - ls logical.
Ticaret işlemleri için bir tutum düzeni oluşturmak mantıklı.
All of these transactions were personally authorised by you.
Bu muamelelerin tamamına bizzat siz onay vermişsiniz.
You break into the Bank of England via computer, then transfer the money electronically just seconds before you set off the GoldenEye, which erases any record of the transactions.
Bilgisayarla İngiltere Bankasına girdin, sonra elektronik olarak para transfer ettin GoldenEye'yı hazırlamadan sadece saniyeler önce, böylece transferlerle ilgili tüm bilgiler silindi.
This is all of Ellingson's financial transactions.
Bu Ellingson'un tüm ticari transferleri.
This, madam, is a faithful narrative of my dealings with Mr. Wickham, and for its truth I can appeal to the testimony of Colonel Fitzwilliam, who knows every particular of these transactions.
İşte, madam, Bay Wickham'la ilgili olayların gerçek hikayesi budur. Albay Fitzwilliam'ı doğruluğuna şahit gösterebilirim. Kendisi bu işlemlerin her detayını bilmektedir.
She's been operating under dozens of different aliases, conducting transactions all over the Ferengi Alliance.
Onlarca farklı isim altında işlem yapıyor,... tüm Ferengi ittifaklarıyla işlem gerçekleştiriyormuş.
Vice president in charge of all transactions between her branch and the home office in Japan.
Müdür, şube ile Japonya'daki ofisi arasında alım-satım işlerinin sorumlusu.
These are all the real estate transactions in this town for the last year.
Bunlar geçen sene bu kasabada yapılan arazi işlemleri.
The Bajoran government insists that Deep Space 9 not interfere with the lawful transactions of Hagath or his associates.
Bajoran hükümeti, Derin Uzay Dokuz'un Hagath ve ortaklarının yasal işlerine karışmasını istemiyor.
Tom, uh, cash transactions of this size, uh... Most irregular.
Tom, bu ölçüde nakit taşımak, pek doğal değil.
All the transactions are in a secret account... and only she has the access code.
Tüm işlemler sadece kendisinin erişebildiği gizli fondan yapılıyor.
I don't know who you are, sir, but I assure you, my transactions were all legitimate.
Kim olduğunu bilmiyorum bayım, ama seni temin ederim ki, bütün işlemlerim yasaldır.
dates, times. Places of your business transactions with Governor Devlin.
Vali Devlin'le olan ticari muamelelerinin
I have here a sworn statement from James Dyson Walker denying any participation in any drug transactions between you and me.
Burada James Dyson Walker'ın her hangi bir uyuşturucu ticaretinde bulunmadığını söylediği yeminli bir ifade var. Laf aramızda kalsın.
I guess that means he won't be following me around the station or watching the airlocks for wanted criminals or monitoring the cargo bays for illegal transactions.
Bu, istasyonda beni takip etmeyecek demek oluyor, ya da aranan suçlular için hava kilitlerini izlemeyecek ya da yasa dışı aktivitelere karşı kargo alanlarını gözlemeyecek.
Home of the International Clearance Bank, which I'm sure you know controls all big money transactions in Southeast Asia.
International Clearance Bank'ın merkezi. Eminim ki sen Güney Asya'daki en büyük para transferlerinden haberdarsın.
So he can't find out about our little "transactions"
Bu yüzden yaptığımız küçük sözleşmelerden haberi olmamalı.
Your transactions will be monitored by stockwatch. If any trouble arises, you're on your own.
İşlemleriniz StockWatch tarafından görüntülenecek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]