English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Wash

Wash translate Turkish

10,598 parallel translation
All this work, everything I've done for this city, it's all a wash now.
Bu kasaba için yaptığım her şey heba olacak.
I feel like I need to take a shower in pig's blood to wash all the niceness off me.
Bu yardımseverliği domuz kanıyla yıkanarak akıtasım geliyor.
Left this morning, made three work deliveries, gassed up, hit the car wash, stopped for a sandwich- - roast beef on toasted wheat- - made six more deliveries, an impromptu stop for a fun-size candy bar, then I came home.
Sabah çıktım, üç teslimat yaptım, benzin aldım, arabayı yıkattım sandviç için durdum, buğday ekmeğine biftek aldım altı teslimat daha yaptım, öyle bir ara şeker almaya uğradım sonra da eve geldim.
My mother availed herself of Thursday to wash the windows.
Annem perşembeleri camları silerek değerlendiriyordu.
He hasn't been in the Wash and Fold either.
Wash and Fold'da da değilmiş.
We got the Wash and Folds.
Wash and Folds var.
We clean five times the amount of cash in the club in one fucking night than the Wash and Folds do in a week.
Wash and Folds'un bir haftada kazandığı paranın beş katını kulüpte bir gecede aklıyoruz.
I'm gonna go wash up.
Ben gidip elimi yüzümü yıkayayım.
God, wash away the iniquities of this building and cleanse it from its sins, taking away all place of refuge for the dark one... as he's vanquished from your humble servant, Molly Hartley.
Tanrım, binadaki bütün kötülükleri temizle ve günahlarından arındır izinsiz girenin bütün yerini ondan al ve hizmetkarın Molly Hartley tarafından karanlığın yenilmesini sağla.
So now we gotta wash everything.
Her şeyi yıkamak zorundayız artık.
You wash our uniforms every day.
Üniformalarınızı her gün yıkıyorsunuz.
I need you to wash these right now.
Bunları şu anda yıkamanızı istiyorum.
Technically, I'm not supposed to be touching it, but I did wash my hands.
Teknik olarak dokunmamam gerekiyor ama ellerimi yıkadım.
I-I-I had my hands... had to wash my hands.
Ellerimi yıkayacaktım sadece.
Maybe I was gonna wash my pants, and I fell asleep.
Belki de pantolonumu yıkayacaktım ama uyuya kalmışım.
She can wash dishes for me.
O benim için bulaşıkları yıkayabilir.
Excuse me. I got to wash my hands.
Affedersin, elimi yıkamam lazım.
When you are done, wash and disinfect it all.
Bittiğinde herkes yıkanıp temizlensin.
I should wash these before we use them.
Kullanmadan önce bunları yıkamalıyım.
I'll wash your mouth with soap.
Ağzına sabun tıkacağım senin.
And running a bikini car wash?
Bikinili araba yıkama işini işletmek mi?
Car wash.
Araba yıkama.
You're gonna help me with the car wash.
Araba yıkamada bana yardım edeceksin.
Why don't we just open a bikini car wash?
Neden sadece bikinili araba yıkama açmıyoruz?
Vex, I'm not running a bikini car wash, man.
Vex, bikini araba yıkama işletemem, abicim.
And the Professor, I don't think he wants me turning his little car wash into something out of a porno.
Ve Profesörün benden, küçük araba yıkama yerinin içerisinde porno dışında bir şeye çevirmemi istediğini sanıyorum.
I want a car wash.
Araba yıkatmak istiyorum.
Did you want the standard wash, the premium, or the'Happy-Ending Please-Cum-All-Over-Me Rubdown'?
Standart yıkama, yüksek kaliteli, Ya da'Mutlu-Son Lütfen-Bana-Komple-Masaj yaparmısın'?
Yeah, everyone is gonna know about this bikini car wash.
Evet, herkes bikinili araba yıkamayı bilecek.
You totally missed the grand opening of Jack's bikini car wash!
Jack'in bikinili araba yıkamasının büyük açılışını kaçırmışsın!
It's a bikini car wash.
Bikinili araba yıkama.
We're probably the only bikini car wash in the whole zip code, if not the whole fucking state.
Muhtemelen posta kodunda bikinili araba yıkama sadece biz varız, yoksa kahrolası bütün devlette.
It's a car wash.
Burası araba yıkama yeri.
Whoa. Hand Wash Only.
Sadece elle yıkama.
So I should tell him that I might fail the only class he wants me to pass, that I got fired from the job I was supposed to keep to pay rent and that I run a bikini car wash?
Yani onun yalnızca sınıfımı geçmemi istediği halde başarısız olabileceğimi, işten kovulduğumu. Kirayı ödemek için, bikinili araba yıkama çalıştırıp tutmam gerektiğini ona söylesem mi?
I think there's a line that you don't want to cross with the car wash.
Araba yıkama ile kesişmesini istemediğin bir çizgi olduğunu düşünüyorum.
Well that's part of the deluxe wash.
Lüks yıkama parçası o kadar.
Or you can go with just the nipple wash by itself, but it's a better value if you go deluxe.
Şüphesiz. Sadece meme ucuyla yıkama yapabilirsin, eğer lükse gidersen buna en iyi değeri de vermelisin.
You know, you're doing a nice job with the car wash, even though I wasn't exactly sold on it.
Biliyorsun, tamamen kabul etmesem bile, araba yıkama sayesinde güzel bir iş yapıyorsun.
I'm sure you've probably got enough car wash footage, though, right?
Eminim yeteri kadar araç yıkama görüntüleri vardır yine de, doğru mu?
But, ya know, the car wash isn't really the place...
Ama ya bilirsin, araç yıkama gerçekten bir yer değil...
So Jack, I have to thank you for bringing me on at the car wash.
O yüzden Jack, beni araba yıkamaya getirdiğin için teşekkür etmem gerekir.
Bikini car wash.
Bikini oto yıkama.
Vanessa likes the bikini car wash.
Vanessa bikinili araba yıkamayı seviyor.
Car Wash.
Oto Yıkama.
And now, a bikini car wash.
Ve şimdi, bikini araba yıkama.
And, I didn't think the bikini car wash was the best plan.
Ve bikinili araba yıkamanın iyi bir plan olduğunu düşünmüyordum.
It's weird, and I never thought I'd say it, Easy-Corn, but your bikini car wash is actually doing some good.
Bu garip, ve ben bunu söyleyeceğimi hiç düşünmemiştim, Basit-Mısır, ama senin bikinili araba yıkama aslına bakarsan biraz iyi.
He wants another wash and he's got all these buddies at a Car Club.
Bir daha yıkama istiyor ve o araba kulübündeki bütün arkadaşlarıyla birlikte.
They want a wash, too.
Onlar da, yıkama istiyor.
Our case is a wash.
Hiçbir şey bulamadık.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]