English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ О ] / Он думал

Он думал translate Turkish

3,787 parallel translation
- Да, может он думал, что поступает правильно.
- Evet, belki de... -... doğru şeyi yaptığını sanmıştır. - Evet.
Год назад он думал, что ты убийца.
Bir yıl önce o senin bir katil olduğunu düşünüyordu.
Он думал, что с ним все будет по-другому, не как у меня.
Kendi annesinin, benim annemden farklı hisler taşıyacağını düşünüyordu.
Он думал, что они согласятся, как только я появлюсь у них на пороге.
Kapı önlerine gelirsem ailesinin zorunlu hissedeceğini sanmış.
Видишь, это просто гениально. Он думал, что я хотела все вернуть, но я просто хотела отомстить.
Bak, burası iyi olan taraf.O benim onunla yeniden birleşmek istediğimi sandı, ama ben sadece gücü elime almak istedim
Он думал, я спасаю его жизнь, но это свою жизнь я спасала.
O, benim onun hayatını kurtardığımı düşünüyor ama gerçekte ben kendi hayatımı kurtardım.
Он думал, что это из-за него. Но оказалось не так.
Kardeşim hatanın kendinde olduğunu sanıyordu, ama değildi.
Он думал, что был.
O olduğunu düşünüyordu.
Не знаю. Но... Они сблизились, когда он думал, что умирает.
Emin değilim ama babam öleceğini sandığı zaman yakınlaşmışlardı.
Он думал, что я имел в виду её голос.
Onun vereceği oyu kast ettiğimi düşündü.
Не думал, что он решит запачкать руки.
Ellerini kirletmesini beklemiyordum.
Я думал, что он никогда не женится. Надо же.
Bu oğlan hiç evlenemez diyordum.
Ты думал, что он мне не расскажет?
Onun bana söylemedin mi sandın?
- Я думал, он пытается..
- Sandım ki, o...
Он провел такую серию ударов, от которой, я думал, эта груша просто треснет по швам.
Bir kaç yumruk attı, dikişleri koparacak sandım.
Думал, он дар Божий, но.. он не мог установить и водопровод.
Adamı çok yetenekli biri sanmıştım ama adam daha şakül bile kuramıyordu.
Я думал, он никогда не уйдёт.
- Hiç gitmeyecek sandım.
Я думал, он мёртв. Я уверена.
- Onun öldüğünü sanıyordum.
Я думал, что он хотел бы быть полицейским.
O'nun polis olmak istediğine eminim diye düşünmüştüm.
Думал, ты прочистил этот район.
Bu bölgenin temiz olduğunu söylemiştin!
Да, но я просто наконец осознал, что я всегда думал, потому что таков я, что он был маленький.
Evet, bunula yüzleşmeye çalışıyorum. Bu zamana kadar hep, sorunun penisimin küçük olması sandım.
Я думал, он большой. Я...
- Ben büyük sanıyordum.
Я думал, ты влюбилась в него после того, как он с тобой потанцевал.
Onunla dans ettikten sonra âşık olmuştun hani?
- Я думал он заставит нас убирать...
- Adamın bizden kurtul...
Я думал, он поехал сюда.
Buraya geldiğini sanıyordum.
Он никогда не думал, что, может, его спина болит из-за того, что он таскает огромный бонг?
Sırt ağrılarının kocaman nargileleri taşımaktan dolayı olduğunu düşündü mü hiç?
- Я думал он хочет застрелить тебя.
- seni vuracak sandım.
Что бы ты ни думал об его действиях, он всегда будет делать противоположное.
Her ne yapacağını düşünürsen o gider tersini yapar.
Он изменил всё, о чем я думал, что знаю о межзвездных романах.
Bu yıldızlararası romantizm hakkında bildiğim her şeyi değiştirdi.
Да, он ушел, потому что думал, что у вас свидание.
İkinizin randevuda olduğunu olduğunu düşündüğü için gitti.
Когда он спросит, почему ты перестал писать, и почему, когда ты вышел из тюрьмы год назад, то даже не потрудился позвонить нам... и не говори, что думал, что нам будет лучше без тебя,
Neden yazmayı bıraktığını ve bir sene önce çıktığında bizi aramaya bile zahmet etmediğini sorunca yani. Ve sensiz hayatımızın daha iyi olduğunu düşündüğünü falan söyleme çünkü ikimiz de bunun bahane olduğunu biliyoruz.
Я думал, что он уже согласился подписать отказ от родительских прав.
Zaten haklarını imzalamayı kabul ettiğini sanmıştım.
Я думал, что он не имеет права приходить.
Buraya gelmesi yasak sanıyordum.
Я думал, что он подписал бумаги?
- Belgeleri imzalamıştı hani?
Слушай, ты встречалась с этим бедным неудачником который был за 3 000 миль от тебя и я думал, что он тебя не заслуживал.
5,000 km öteden, o beş parasız zavallı ile çıkıyordun. Seni hak etmediğini düşündüm.
Я думал, что наш выпускной год идеальным, а он получился таким странным и трудным.
Mükemmel bir son sınıf geçireceğimizi düşünmüştüm ama geçirdiğimiz yıl çok garip ve zor oldu.
Я думал, что это он та змея, которую я ищу, пока я не прочитал это письмо.
Mektubunuzu okuyana kadar onun aradığım yılan olduğunu düşünmüştüm.
- Я думал, он тебя убил.
- Seni öldürdü sandım.
- Я думал, он напечатает нас в "Медицинском журнале Америки", а не "ТВ-гиде".
Bay Tally'nin bizi tıp dergisine çıkaracağını düşünüyordum, televizyon rehberine değil.
Я думал, он в больнице.
Onun hastanede olduğunu sanıyordum.
Я не думал, что он настолько глуп, чтобы затевать такое, что я поймаю этого парня.
Ben daha adamı yakalamadan konuyu açacak kadar aptal olduğunu bilemezdim.
Я думал, он просто карлик с короткими ножками.
Ben de inanılmaz kısa yada ne bileyim çok kısa ayakları olduğunu düşünmüştüm.
Он всегда думал, всегда использовал рельеф местности.
Evet. Daima düsünüyor, daima araziyi kullaniyor.
Я и правда думал, что он сказал тебе.
- Gerçekten sana söylediğini sanıyordum.
Не думал, что он еще раз такое выкинет.
Aynı işleyiş tarzını tekrarladığını düşünmüyorsun, değil mi?
Я думал он был кем-то, вроде засранца спецназовского типа.
Özel timdeki sağlam tiplerden sanıyordum onu.
Я думал, он просто хочет продать ЦКЗ какое-то оборудование. какие-то идеи по поводу правительственных контрактов.
HKM'ye ekipmanlar ve hükümet belgeleriyle ilgili bazı şeyler satmak istedi.
- Подожди, он думал, что это буквально было...?
- Bekle, yani bunun gerçekten...
Знаешь, он выглядит лучше, чем я думал.
Daha kötü görünür diye düşünmüştüm.
Я думал, вы собираетесь сообщить мне, что он мёртв.
Ben sandım O öldüğünü söyle.
Прохожий позвонил, думал, что он пьян.
Yoldan geçen biri telefon etmiş, sarhoş sanmış.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]