English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Ты идёшь

Ты идёшь translate Turkish

5,349 parallel translation
Мэй дала нам конкретные указания... ты идёшь к стене сумашествия - я сопровождаю.
- Yeterince uzun. May bize o çılgın duvarla çıktığın randevu hakkında belirli talimatlar verdi, eşlik etmek zorundaydım.
Ку... куда ты... куда ты идёшь?
Nereye gidiyorsun?
Ты идёшь со мной.
Benimle geliyorsun.
Ты идёшь внутрь.
İçeri giriyorsun.
- Нет. Мы уходим, ты идёшь с нами.
Gidiyoruz, sen de gidiyorsun.
Генри, ты идёшь?
- Henry geliyor musun?
Куда ты идёшь?
Nereye gidiyorsun?
Ты идёшь по опасному пути и ты тянешь меня за собой
Çok tehlikeli bir yola gidiyorsun ve yanında beni de sürüklüyorsun.
- Куда ты идёшь?
- Bu saçmalığı bitirmeye.
Тогда решай, куда ты идёшь :
Öyleyse hangi yöne gitmek istersin?
Ты идёшь на пределе, Итан.
Ucu ucuna yetiştin Ethan.
Дэвид, ты идёшь?
Özledim seni. David, geliyor musun?
- Я сказала твоему боссу, что ты идёшь!
- Kalksana. Patronuna geleceğini söyledim.
Ты идёшь со мной, мистер Вэллингтотн и я собираемся спасти из бара твою особую бутыль.
Benimle gelin Bay Wallington, bardan özel şişenizi indireyim.
Ты идешь с нами.
- Sen de bizimle geliyorsun.
Погоди, ты идешь на урок по связыванию?
Domuz bağlama dersine mi gidiyorsun?
Ты куда идешь, Дональд?
Nereye gidiyorsun Donald?
Джон, я ценю риск, на который ты идешь ради меня и Энтони.
John, Anthony ve benim için aldığın risk için gerçekten minnettarım.
Погоди, куда ты идешь?
Nereye gidiyorsun?
Ты со мной не идешь?
Benimle gelmiyor musun?
- Ты идешь, новичок?
- Geliyor musun, gelmiyor musun, çaylak?
Куда ты идешь?
Nereye gidiyorsun?
Куда ты идешь?
- Sen nereye gidiyorsun?
Ты идешь?
Geliyor musun?
Идешь туда, подходишь сразу к Снейку, и вот, что ты ему скажешь.
Oraya git, doğruca Yılan'a yürü ve işte söyleyeceğin şey.
Возможно они почувствовали что ты идешь
Kokunu almışlardır herhalde.
Крис, почему ты не идешь?
Chris, neden gitmiyorsun?
Эй, ты идешь?
Geliyor musun?
- Иди отсюда. Ты не идешь?
Yürü git.
С твоим другом произошла прекрасная вещь, и ты идешь с нами, чтобы разделить с ним его успех.
Arkadaşının başına harika birşey geldi, ve onun yeteneğini paylaşması için sen de bizimle geliyorsun.
– А почему ты одета, как будто идешь на званный ужин?
- Niye grand tuvalet giyinmişsin ayrıca?
Ты идешь на пробежку со мной.
Benimle birlikte öğle yemeği koşusuna çıkıyorsun.
Я пошутила, ты идешь с нами.
Hayır, kafa buluyorum seninle. Bizle geliyorsun.
Ты сам идешь за Роуэном?
Ne... bekle. Rowan'ın peşinden yanlız başına mı gideceksin?
Я не вижу ты идешь в нашей системе.
Sistemde geleceğin yazmıyor.
Ты идешь против Рорка.
- Bir Roark ile karşı karşıyasın.
- Куда ты идешь?
- Nereye gidiyorsun?
Куда ты идешь?
Nereye? - Nereye gidiyorsun?
Андерсон, ты идешь вперед.
Anderson, sen de ileriyi kontrol et.
- Куда ты идешь?
- Nereye gidiyorsun? - Toplantı var.
Я вообще не представляю, в чем ты идешь на компромисс.
Senden taviz veren biri izlenimi almamıştım zaten.
- Ник, ты идешь?
- Nick, geliyor musun?
Куда ты думаешь ты идешь?
Nereye gittiğini sanıyorsun?
- Куда ты идешь?
- Nereye?
Если ты не идёшь, я тоже.
Hayır. Sen bitirmediysen, hayır.
Ты улетаешь. В понедельник идёшь на работу.
Sonra sen uçağa binip Pazartesi sabahı işe yetişiyorsun.
Когда ты уходил, ты не сказал, куда идешь, и я...
Gittiğinde nereye gittiğin hakkında birşey söylemedin ve demem o ki şimdi...
Куда ты идешь, Майкл?
Nereye gideceksin Michael? Mantıklı ol!
Эй, ты идешь, или как?
- Bakacağına gelsene.
- Ты идешь убирать номер 2 прямо сейчас!
- Git hemen Oda 2'yi temizle.
- Деннис, куда ты идешь? - Подальше отсюда.
- Dennis, nereye gidiyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]