English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ A ] / Adam ölmüş

Adam ölmüş translate English

811 parallel translation
Adam ölmüş mü?
SHORTY : Is he dead?
- Adam ölmüş efendim.
- The man is dead, sir.
- Adam ölmüş Bay Bligh.
- The man is dead, Mr. Bligh.
Bu adam ölmüş şerif.
This one's dead, Sheriff.
Bu adam ölmüş.
This guy is dead.
Adam ölmüş.
He's dead.
- Adam ölmüş.
- Well, the guy is dead.
- Adam ölmüş.
The man's dead.
- Adam ölmüş.
He's dead.
Adam ölmüş efendimiz.
The man is dead, sire.
Guy dedi ki, yüzden fazla adam ölmüş.
Guy says more than a hundred of the men died.
- Adam ölmüş.
- He died.
Eğer çatlamışsa Quatermass, o içerideki 3 adam ölmüş demektir.
Because if it did, Quatermass and those 3 men in there are dead...
Adam ölmüş, buna şüphe yok.
There's no doubt that the man is dead.
Adam ölmüş işte.
He is dead.
- Tamam, ama bu adam ölmüş.
- Okay, but this guy's dead.
Adam ölmüş müydü?
Was he dead?
Bu adam ölmüş Teğmen.
This one is dead, Herr Leutnant.
Adam ölmüş olsa bile suçlusu ben değilim. "
When you lose a war, play up to the victors. "
Bir yıl önce burada yangın çıkmış ve bir adam ölmüş.
There was a fire here a year ago, and a man was burnt.
Gelişimizden bir ay önce üç adam ve onbir katır aynı şekilde ölmüş.
A month before our arrival three men and eleven donkeys had died the same way.
Devriyelerden 20 adam öldürülmüş,... 100 tanesi de tren kazasında ölmüş.
20 men of the search parties have been killed, and 100 in the train disaster.
Ölmüş, yaşlı bir adam için dua etmek istemem, çünkü onun bir derdi yok.
Well, I wouldn't pray just for an old man that's dead because he's all right.
Bu adam en az iki saat önce ölmüş ve Moriarty asla vakit kaybetmez.
This man has been dead for at least two hours and Moriarity isn't wasting any time.
Orta yaşlı dullar, kocaları ölmüş. Hayatlarını servet biriktirmek için çalışmaya adamış kocalar. Ve sonra ölüp paralarını aptal karılarına bırakıyorlar.
The cities are full of women, middle-aged widows, husbands dead, husbands who've spent their lives making fortunes, working and working, and then they die and leave their money to their wives, their silly wives.
Adam... Ölmüş.
Is the man - he's dead.
Adam bir kazada ölmüş.
The guy was killed in a crack up.
Otopsiyi yapan doktorun söylediğine göre adam boğularak ölmüş.
Medical examiner says he died of drowning.
Bu Backalis denen adam da aynı sabah 3 : 00 ve 6 : 00 saatleri arasında ölmüş.
This guy Backalis died between 3 : 00 and 6 : 00 a. m. the same morning.
Peki, gemini terk ediyorum. Eğer o adam bu gemide bulunduysa, sen ve tayfanızın çoğu daha Santiago yolunu yarılamadan ölmüş olacaksınız!
Okay, I'll get off your ship, but if that man was aboard, you and most of your crew will be dead before you're halfway to Santiago!
Bir adam ve karısı ölmüş.
A man and his wife were killed.
Onu bir mezara kadar izledik. Orada dört gün önce ölmüş Lazarus adında bir adam yatıyordu.
We followed him to a tomb where lay a man called Lazarus, four days dead.
O adam Firavun'u kurtarmamış olsaydı bugün ölmüş olsaydı ya da eğer yarın ölürse Ben ne olacağım?
Had that man not saved the Pharaoh had he died today or if he were to die tomorrow what would I be?
Aşığı olan adam nehirde bulundu. Ölmüş.
The man, the lover has been found in river.
Bu kadında diğer adamın kollarında ölmüş.
She died with her arms around the other fella.
Mark Trevor adında ölmüş bir adam iki kadını da elde etmiş.
There's a dead guy called Mark Trevor holding on to two women.
Yaşlı adamın yasını tutanlar belki farketmemişti ama, Cenazeyi izleyenler arasında ölmüş eşi de vardı.
At the funeral of the old man, unknown to his mourners,... his dead wife was watching.
Altı adamın hepsi de ölmüş!
All six men have been killed!
Şu anda ölmüş olması gereken adam böyle düşünmüyor ama.
That man who should be dead now won't think so.
Ölmüş. Ama Doktor, bu adam Yüzbaşı Rawlings!
this here is Captain Rawlings.
Adam ölmüş.
The man's dead.
Bunun sorumlusu olan adam şimdi ölmüş bulunuyor.
Now the man responsible for it is dead.
Orayı, karısı ölmüş sakallı bir adam işletir.
They call him like that, because ofhis beard and his two dead wives.
Eğer sızarsa, bu adam ve gazetesini ölmüş bilin.
Any leaks on this, the guy and his paper are dead now and forever.
Ölmekten korkmayan yegane adam zaten ölmüş olandır.
You see, the only man that's not afraid to die... is the man that's dead already.
- Ölmüş olacağının farkında mısın seni yaşlı aptal adam?
- if Ian hadn't made fire for you?
Ölmüş bir adamın dirildiğini konuşuyorlar.
They say a man has been raised from the dead.
Daha sonra bir akademik denklem oluşturabilirim. Yirmi adam, on beş kadın, dokuz çocuk ölmüş ve üç metre ilerleme olmuş.
Afterwards I may draw up a purely academic balance... 20 men killed, 15 women, nine children, and an advance of three yards.
Böyle bir adam kazıkta ölmüş olamaz.
Such a man could not have died at the stake.
Herkesin, ölmüş bir adamın itiraflarını anlatabilecek kadar aklı vardır.
Everyone should have the brains to relate the confession of a dead man.
Öncelikle ölmüs bir adamın sessizliğini düşünün.
Consider first the silence of a man when he is dead.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]