English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ A ] / Anlayamazsın

Anlayamazsın translate English

1,516 parallel translation
Sen anlayamazsın.
You wouldn't understand.
Bunu asla anlayamazsın Kitty.
You never understood that, Kitty.
Bu aleti anlayamazsın sen, Hag... Bu alet aklın ıstıraplarını alıp götürecektir... Çünkü beyin düşünme makinesinden başka bir şey değildir.
You don't understand that this tool, Hag... this tool relieves the agonies of the mind... because the mind is only a thinking machine, nothing more.
Bazen lanet kadınları anlayamazsın oğlum.
Hey sometimes it's easier to bullshit than explain, man.
Sen asla anlayamazsın, bu yüzden sakın deneme.
You could never understand that, so do not even try.
Burada bunu anlayamazsınız.
from this place.
Nefreti anlayamazsın, insanlara güç verir.
You do not understand the hate, it gives people the power
Sen anlayamazsın.
You can't understand.
O zaman ne dediğimi anlayamazsın.
- Then you don't know what I mean.
Anlayamazsın...
You can't...
Anlayamazsın.
You can't.
Sonraki günler, yıllar gibi gelir. Sonra birden olur. Sana ne olduğunu anlayamazsın.
The next few days are going to feel like years, and then it happens so fast, you don't even know what hit you.
Ama kaptan yüzde 1 bile hatalı olsa... ve yıldızlara bakarak 480 kilometre yürüsen de... Langhu'yu bulamazsın ve bulamadığını bile anlayamazsın.
But even if the captain is one percent in error... and you march 300 miles by the stars... you'd miss Langhu, and you wouldn't even know it was there to miss.
Zamanın nasıl geçtiğini anlayamazsın.
Never knows how time flies?
Sen bunları anlayamazsın. Anlıyorum.
- lt's something that you wouldn't understand
Anlayamazsın en ufak şey için bile nasıl mücadele ettiğimi.
How I fight for every little thing
Anlayamazsın.
You can't understand.
Kardeşim, bunu anlayamazsın.
Big brother, you can't figure it out.
Arjantin ve Patagonya'daki endüstriyel gelişimi YPF hakkında bilgi sahibi olmadan anlayamazsınız.
You can't understand industrial development in Argentina and Patagonia, without knowing about YPF.
- Ama sen bunu anlayamazsın.
- But you wouldn't know about that.
Yaşadığı acıyı sen asla anlayamazsın..
You have no idea of the agony he's been through...
Siz anlayamazsınız tabi ki çünkü buralı değilsiniz.
You wouldn't understand because you're not from here
Benim Kafamdan geçenleri anlayamazsın, çünkü onları engelliyorum.
You can't read my mind'cause I'm blocking it from you.
Kesip bakıncaya kadar kelek mi, güzel mi anlayamazsın.
You can't tell what's inside till you open it up.
# Sevgiyi tanımadan anlayamazsın
It's no use if you have not love.
Neler hissettiğimi anlayamazsın.
You can't possibly know what I feel.
Sen anlayamazsın.
Even if I told you, you wouldn't understand.
Anlayamazsınız.
You can't understand.
- Anlayamazsın.
You wouldn't understand.
Sen bunu anlayamazsın.
I can't make you understand.
- Sen anlayamazsın.
- You wouldn't understand.
Chandler, senin bir kız kardeşin yok, o yüzden bu şeyin ne kadar zoruma gittiğini anlayamazsın.
Chandler, you don't have a sister, so you can't understand how much this bums me out.
Anlayamazsın.
You wouldn't understand.
Bunu anlayamazsın, hiçbir şeyi anlamazsın aslında.
You don't get that, you don't get anything.
Gözlükler diyor ki, "Kim olduğumu anlayamazsınız ama, evet, bu benim."
The sunglasses say, "You may not know who I am but, yeah, it's me."
Tabii ki de telefondan dinleyerek şarkının ne kadar değerli olduğunu anlayamazsın!
Well, you can't really appreciate it over the phone.
Ama işin aslı, bunu asla anlayamazsın. Ta ki öyle bir ağırlığın altına girene kadar.
The fact of the matter is, you can never really understand it, until it's you that's caught beneath the weight.
Ama kalplerinden geçenleri dinlemeden onları anlayamazsınız.Aynı Haley'nin Nathan'ı sevmesi gibi.
But you never really get to know them... until you listen for what's in their hearts and that's what Haley did with Nathan.
Ayrıca elindekinden bebeğin cinsiyetini anlayamazsın.
And besides, you can't tell from this if it's a boy or girl.
Tabuta giyinik halde konduğunda biraz dolgu maddesiyle aradaki farkı anlayamazsın.
Once he's in the casket, dressed, with a little padding, can't even tell the difference.
Ne kadar uğraşırsan uğraş, bunu anlayamazsın.
No matter how hard you try, you can't understand that.
Kuşaklar boyu acı çekmeyi anlayamazsınız...
You can't hope to understand the generations of suffering...
Sen bunu anlayamazsın.
Don't talk like you know what I'm going through.
Biraz ıslak olurlar ve nereye baktığını anlayamazsın.
They're still a little bit moist, and you can't tell where they're lookin'.
Sen bir samurayın kalbini asla anlayamazsın!
How could you understand what it means to be a samurai?
Anlayamazsın...
You don't understand...
Nasıl bir şey olduğunu anlayamazsın,
You don't understand how it was.
Ama gözlerini kapatırsan, farkı anlayamazsın bile.
But if you close your eyes, you can't even tell the difference.
Anlayamazsın çünkü sende yok.
BECAUSE YOU DON'T HAVE THIS THING.
- Nasıl olsa anlayamazsın.
You wont understand anyway
- Anlayamazsın.
- No, you can't.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]