Birlikte mi translate English
4,639 parallel translation
Siz yeniden birlikte mi oluyorsunuz?
Did you guys get back together?
Mitch, Gil Bellamy'le birlikte mi çalışıyorsun?
Mitch, are you working with Gil Bellamy?
- Birlikte mi yaşıyorsunuz?
- Live together?
Birlikte mi yaşıyorsunuz?
Live together?
Siz birlikte mi yargılandınız?
You stood trial together?
Emily ile birlikte mi gidiyor?
He's leaving with Emily?
Hâlâ birlikte mi çalışıyorsunuz?
And you still work together?
İkisi birlikte mi?
Just the two of them?
Ve üç domuz birlikte mi yaşıyor?
And-and three pigs living together? Gay.
Peki bütün zamanınızı Bay Kalb ile birlikte mi geçirdiniz?
And did you spend the whole time with Mr. Kalb?
Birlikte mi uyumuşlar?
They spent the night together?
Yoksa, birlikte mi kaçmışlar?
By any chance... have they disappeared together?
Birlikte mi yapsak?
Want to draw together?
Peki birlikte mi yaşıyorsunuz?
So do yous live together?
İkiniz birlikte mi oturuyorsunuz?
So you two room together, is that it?
Birlikte mi, ayrı mı?
Together, or separately?
Birlikte mi aç kalsak?
Perhaps we should starve together.
- İkisiyle birlikte mi yattın?
You had sex with both of them?
Sonra birlikte mi çiktilar?
So after that, did they go out together?
O hâlde birlikte mi çalışıyoruz?
Are we to work together, then?
Oğluna işkence edilirken yan odada öylece bekledin itiraf etmedin ve o adamla bir 5 yıl daha birlikte yaşadın öyle mi?
You stood in the next room as your son was being tortured, you didn't confess, and then you stayed with the man for another 5 years?
Böylece hep birlikte olabiliriz, değil mi?
That way, all of us can be together, all right?
Dur bir saniye, şimdi de seninle mi birlikte oluyorum?
Wait a second, who am I with now?
Şimdi, diğer Lockhart / Gardner avukatlarıyla birlikte ayrılma niyetindeydiniz, değil mi?
Now, you were intending to leave with the other Lockhart / Gardner attorneys, isn't that right?
- Daha önce birlikte çalıştığımız biri mi?
- Somebody we worked with before?
Buraya hiç biriyle birlikte geldi mi? Hayatındaki kişiden hiç bahsetti mi?
Did she ever come here with anyone, um... did she ever mention any of the men in her life?
Geçen seferki gibi hep birlikte dışarı çıkacağız değil mi?
Oh, will we all go out again, like last time?
Yoksa sen hiç ambalajıyla birlikte çikolata yemedin mi?
And haven't you eaten chocolate with the paper on?
Benimle birlikte çalışacak, değil mi?
We're going to work together with me right?
- Tan ile birlikte gelmemi mi istiyorsun?
Should I get it with Kim Tan?
Sana bir bebekleri olacağından ve bu bebeği birlikte büyüteceklerinden bahsetti mi?
Did he tell you that they were having a baby, that they were gonna raise a child together?
İki kadınla birlikte olmak muhteşem mi olmalı?
Juggling two women is supposed to be so great?
Ama gerçekten inanmıyorsun bütün ailenin birlikte olduğuna, değil mi?
But you don't really believe that the whole family is in on it together, do you?
Yani biriyle birlikte olmanın anlamı bu değil mi?
I mean, that's the whole point of being with someone, right?
İçeri girip sıcacık yerde birlikte uyuyalım mı yoksa burada kalıp soğuktan ölelim mi?
You want to sleep inside together where it'll be warm? Or sleep outside in the cold together?
Sonsuza dek birlikte olacağız, değil mi?
And we'll be together forever, right?
Böyle bir konu üzerinde birlikte çalışmanız sizi hiç etkiledi mi, yani ilişkinizi bir üst seviyeye taşıdı mı?
Has working together so closely on a subject like this ever tempted you to, you know, take your relationship to the next level?
Evet, onun erkek arkadaşıyım ve biz birlikte çok mutluyuz, değil mi?
Yeah, I am her boyfriend and we're very happy together, aren't we?
Çünkü yavaş bir şekilde birlikte yanarak ölmek çok daha tercih edilebilir değil mi?
Because being slowly cooked to death together is so much more preferable
Ben Penelope ile 50 yıl önce birlikte oldum, o yüzden sen de Violet ile mi birlikte olacaksın?
I slept with Penelope 50 years ago so you're going to sleep with Violet?
Öğle yemeğini birlikte yiyelim mi?
Will you join me for some lunch?
Acaba, o Harry ile birlikte değildir, değil mi?
You don't think... she's in on this with Harry, do you?
Ben mi delirdim yoksa birlikte bir yerlere taşınsak iyi olur diyen sen miydin?
Am I crazy, or did you say that us getting a place together would be perfect?
Baba, asla annemle birlikte yaşamayacaksınız, değil mi?
You and Mom are never gonna live together, are you?
- Birlikte duruyoruz, değil mi?
- We stand together, yeah?
- Wilba. Yemeğe birlikte gidelim mi?
So what are you doing later?
- Prova yapıp birlikte çalacağız, değil mi?
We're going to rehearse and we'll play?
Birlikte söyleyelim mi, Ben?
Will you try it with me, Ben?
Birlikte gidelim mi?
We'll go together?
Bizimle birlikte savaşmak için mi buraya geldin?
You here to fight with us?
O'nun köleleri de mi seninle birlikte?
His minions, uh, they're with you?