Bunu biliyoruz translate English
1,911 parallel translation
İkimiz de bunu biliyoruz.
We both know it.
İkimiz de bunu biliyoruz.
We both know that.
Hepimiz bunu biliyoruz.
We all know it.
Artık bunu biliyoruz!
We know that now!
Yani, Allah korusun herhangi bir şey yanlış ise bunu biliyoruz olacağız.
I mean, god forbid anything's wrong, we'll know.
Hadi ama.En iyisi sensin hepimiz bunu biliyoruz.
Come on. You're the best, we both know it.
- Sen ve ben bunu biliyoruz.
You and I know that.
Söyleyeceklerime vurgu yapabilmek için yalan söylerim. İkimiz de bunu biliyoruz.
I lie to drive my points home, we both know that about me.
Artık bunu biliyoruz.
We know that now.
Bu kişisel bir şey ve ikimiz de bunu biliyoruz.
It's personal, and we both know it is.
Bunu biliyoruz.
We know that.
Kullanan ben olmalıyım ve ikimiz de bunu biliyoruz.
It has to be me, and we both know it.
İkimiz de bunu biliyoruz, Felicia.
We both know that. - Yeah.
Bunu biliyoruz, çünkü buz çağındaki deniz seviyelerinin değişimi ile volkanik patlamalar arasındaki ilişkiyi inceliyorduk... Yıllar boyunca deniz seviyesinde birçok kez 100 veya 200 metrelik değişimler gördüğümüz zamanlardı.
We know this because we've been looking at the relationship between changing sea levels and volcanic eruptions in the ice Age, when we had changes of 100 or 200 meters in sea level over a few tens of thousands of years.
Bunu biliyoruz.
We know that
Siz de, ben de bunu biliyoruz.
You know that. I know that. So...
Hadi ama Brent'in bunu daha önce de yaptığını ve sonunda hep geri geldiğini ikimiz de biliyoruz.
Come on, we both know Brent's done this before and he's always turned up.
Yakında şansını elde edeceksin, Nathan. Bunu ikimiz de biliyoruz.
You're gonna get your chance, nathan.We both know that.
Başkan yardımcısının öldüğü sırada bunu elinde tuttuğunu biliyoruz. Sorulacak soru :
Okay, so we know that the deputy mayor had it in his hand at the time of death.
Bunu ikimizde biliyoruz.
Yeah, that, we both know.
Evet, seni kaçıran kişinin bir hayvan olduğunu biliyoruz, o yüzden bunu ilk soru olarak sayacağım.
All right, we know the person who took you uh, is an animal, so we'll count that as question one.
9,000 kişilik araştırmaya hile karıştığını biliyoruz. Yani, söyleyecek bir şeyin varsa, bunu şimdi söylemelisin.
We know the 9,000-person study is a sham, so if you've got anything to say, you should say it now.
İkimiz de bunu doğru olmadığını biliyoruz, değil mi?
We both know that's not true, don't we? Eh?
- Skelling değil, bunu zaten biliyoruz.
- Well, it's not Skelling. We know that already.
Bunu da daha önceden yaptığınızı ikimiz de biliyoruz.
We both know you've done this before, too.
Çok soru sorarsak artık bunu yapacaklarını biliyoruz.
Guess that's a taste of what they'll do if we keep asking too many questions.
Bakın Bayan Cole, bunu kimin yaptığını biliyoruz.
Listen, Miss Cole, we know who did this.
Olay şu ki Harold, kedileri senin öldürdüğünü biliyoruz, ve bunu itiraf edene kadar içeriye girmeyeceğiz.
You Gonna Hit Me? Thing Is, Harold, We Know You Killed Those Cats, And We're Not Gonna Go Back Inside Until You Confess.
Hiç sevmedi. Bunu ikimiz de biliyoruz.
He never has, and that we both know.
"Temasla Çoğalır." Bunu zaten biliyoruz.
Multiplies upon contact. " that we already know.
Bunu sadece 4'ümüz biliyoruz.
Only the four of us know about this..
Bunu hepimiz biliyoruz.
Well, I guess we know.
Bunu yapmak için tek bir yol olduğunu hepimiz biliyoruz.
And we all know there's only one way that I can do that now.
Ben her zaman öküzün teki oldum ve bunu ikimiz de biliyoruz.
I've always been a bitch on wheels, and we both know it.
Bunu ikimizde biliyoruz.
We both know that.
Beni izliyorsun ve bunu ikimiz de biliyoruz.
You've been spying on me and we both know it.
Bunu hepimiz biliyoruz. Evet ama daha fazlası varmış gibi görünüyor.
Yeah, but it seemed like more than that.
Nasıl öldüğümüzü biliyoruz, ama niye olduğunu, bunu hak etmek için ne yaptığımızı, onu kim bilebilir ki?
We know how we're dying, but why it's happening, what we did to deserve this, who the hell knows?
Bunu bize yapanın tam olarak kim olduğunu biliyoruz.
- We know exactly who did this to us.
Bunu ikimiz de biliyoruz.
We both know that.
Bunu sen de ben de biliyoruz.
You know that and so do I.
Jimmy'nin değil, bunu ikimizde biliyoruz.
Not jimmy's... you and i both know that.
Bunu sadece ikimiz biliyoruz, sen ve ben.
Only two people know this happened - - me and you.
Bu en olası senaryo, bunu ikimiz de biliyoruz.
Come on. It's the most likely scenario, and we both know it.
Bunu üç saattir biliyoruz.
We knew that three hours ago.
Bunu da biliyoruz.
We know that too.
Bunu ikimiz de biliyoruz.
We both know it.
Biz de bunu takdir ediyor ve sizin tarafınızda savaşmayı bir borç biliyoruz. " derler.
"So we appreciate that and we will now fight on your side."
- Bunu zaten biliyoruz. - Şu elektrikle ölüm.
- Yeah, the electrocutions.
Biliyoruz bunu çok seviyorsun.
We know how much you like that, right?
Bunu hepimiz biliyoruz.
We all know that.
biliyoruz 271
biliyoruz ki 17
bunu duyduğuma sevindim 230
bunu biliyorum 710
bunu biliyor musun 150
bunu alabilirsin 17
bunu al 228
bunu yapma 481
bunu kabul edemem 111
bunu yapmana gerek yok 38
biliyoruz ki 17
bunu duyduğuma sevindim 230
bunu biliyorum 710
bunu biliyor musun 150
bunu alabilirsin 17
bunu al 228
bunu yapma 481
bunu kabul edemem 111
bunu yapmana gerek yok 38
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapabilirim 231
bunu nereden biliyorsun 159
bunu da 65
bunu bilmiyordum 213
bunu sevdim 345
bunu unutma 219
bunu yapabilir misin 143
bunu yapamam 834
bunu yapmak istiyorum 21
bunu yapabilirim 231
bunu nereden biliyorsun 159
bunu da 65
bunu bilmiyordum 213
bunu sevdim 345
bunu unutma 219
bunu yapabilir misin 143
bunu yapamam 834
bunu yapmak istiyorum 21