Burada mıydın translate English
830 parallel translation
Bütün öğlen hep burada mıydın?
Have you been here all afternoon?
- Bütün gece burada mıydınız?
- Have you been there all night?
Tüm bu zaman boyunca... hep burada mıydın?
Have you been here... all the time?
- Bütün gece burada mıydın?
- You were here tonight?
Burada mıydın baba?
You here, Papa?
Burada mıydın George?
Oh, there you are, George.
- Burada mıydınız?
- You were here? - Yes.
Burada mıydınız?
Are you here?
Siz burada mıydınız?
Were you here?
Siz demin burada mıydınız?
Were you here just now?
Burada mıydın? Hayır.
Were you here?
Bütün zaman boyunca burada mıydın?
Were you there all the time?
Burada mıydın?
You here?
Bütün sabah burada mıydınız?
Have you been in all morning?
Oh, burada mıydın?
Oh, were you here?
Franz, sen de burada mıydın?
Franz, you're here?
- Ve bunca zamandır burada mıydınız?
- And you've been here all this time?
Burada mıydın?
You were here?
Burada mıydınız, beyler?
So this is where you've been.
Bu vakte kadar burada mıydın?
Have you been here all this time?
- O zamandan beri burada mıydın?
- You've been here all this time?
Siz 1922'de burada mıydınız?
- No, I was in Turin.
- Burada mıydın?
- Were you here?
Soğuk bir gecede radyatörleri arızalandığında, burada mıydın?
On a cold night when her radiators knock, are you here?
- Burada mıydın?
- Oh, there you are.
- Merhaba. - Burada mıydınız?
- I thought you'd be over there.
Ben uyurken burada mıydın?
Were you here while I was asleep?
Burada mıydınız?
Have you been here?
Öldüğünde burada mıydın? Evet.
You were here when he died?
- Bütün gece burada mıydın?
- Have you been here all night?
Bana telefon ettiğinde, burada mıydın?
When you phoned me, you were here?
Sen burada mıydın?
You've been here for long?
Bunca zamandır burada mıydın?
You've been here all this time?
Hep burada mıydın?
Were you here the whole time?
Burada mıydın?
You were here after all?
Dün gece burada mıydınız?
Were you here last night?
- Sen burada mıydın?
- Er, you were here?
Burada mıydınız?
You were here?
Burada mıydın?
You're here?
Uçak düştükten hemen sonra burada mıydınız?
Did you arrive soon after the plane fell?
- Kale alındığında Say, burada mıydın?
- Say, were you here when the fort was taken?
Sen burada mıydın?
Was you here?
- Daha önce burada görev yapmış mıydın? - Abu Klea'da, efendim.
- You've served here before.
- Olay sırasında burada mıydınız?
You were here at the time?
Bu gece burada kalmayacak mıydın?
Weren't you going to stay the night?
Daha sonra beni asılsız tutuklama için dava edebilirsin ama Los Angeles polisi buraya gelene dek seni burada tutmanın bir yolunu bulmalıydım.
Now, you can sue me later for false arrest, but I had to figure some way of keeping you in town until the LA police get here. - Why, Mr. Blake?
Burada kalıp kıza göz kulak olmanı istememin sebebi salımız bulunduysa kızın işimize yarayabilecek olmasıydı.
I want you to stay here and keep an eye on her, because she may prove very useful if the raft has been discovered.
Kid burada olsaydı kanıt arar mıydın?
If the Kid was here, you'd want proof?
Liseyi burada okumamış mıydın?
Didn't you go to high school here?
Burada olmanın tam da sırasıydı. Benim yerime yazabilecek misin?
I'm wasting time here...
Öyle olsaydın, burada olur muydun, ya da sana bakar mıydık sence?
Do you think you'd be here, or us watching if you had?
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada neler oluyor 706
burada ne yapıyorsun 1049
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne var 74
burada ne işim var 33
buradaydı 142
buradasınız 63
buradan git 21
buradan defol 18
burada dur 141
burada ne yapıyorsun 1049
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne var 74
burada ne işim var 33
buradaydı 142
buradasınız 63
buradan git 21
buradan defol 18
burada dur 141