English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ D ] / Dikkat etmedim

Dikkat etmedim translate English

238 parallel translation
- Pek dikkat etmedim. - Gazetelerden ne haber?
- What about the newspapers?
- Dikkat etmedim.
I didn't notice.
Benim gözüme bir şey kaçmıştı ve dikkat etmedim.
I had something in my eye, so I wasn't paying attention.
- Dikkat etmedim bile.
- Not that I'd notice.
- Dikkat etmedim.
- I didn't notice.
- Hatırlamıyorum Oddly, dikkat etmedim.
I don't remember, Oddly, I didn't notice.
Ve belki de onların öldüğü ve benim de tok olduğuma hiç dikkat etmedim.
MAYBE I DIDN'T EVEN CARE. THEY WERE DEAD AND I WAS EATING AND MAYBE THAT'S ALL I DID IT FOR,
Pek dikkat etmedim.
I didn't pay much attention.
Dikkat etmedim.
I didn't notice.
Hiç dikkat etmedim.
I hadn't noticed.
- Dikkat etmedim.
- I didn't even notice.
Hiç dikkat etmedim.
I didn't even notice that.
Ben sizin kadar dikkat etmedim.
I doubt if I paid it quite the same attention as you have.
Dikkat etmedim.
I ain't goin'anywhere.
Bir kaç insan gördüm, ama pek dikkat etmedim.
I saw some people, but I wasn't paying attention.
- Pek dikkat etmedim.
- It is because of lhnen.
Misafirlerin ne yapacaklarına dikkat etmedim.
I don't pay attention to what the guests do.
Üzgünüm, pek dikkat etmedim.
Sorry, I paid very little attention.
Hiç dikkat etmedim.
I wasn't paying attention.
Dikkat etmedim.
What's in there?
O öldü. - Melkot uyarısına dikkat etmedim.
Maybe he wouldn't be if I hadn't ignored the Melkot warning.
Bilmiyorum, Dikkat etmedim.
I don't know. I wasn't paying attention.
- Dikkat etmedim, yemek hazır.
- I didn't notice. Dinner's ready.
- Dikkat etmedim.
- Mon Dieu! I didn't even look!
Kravatı olup olmadığına dikkat etmedim.
I didn't notice if he was wearing a tie.
Bilmiyorum, Dikkat etmedim.
I don't know, I didn't pay attention.
Kadın da barmene demiş ki, "İlk iki adama dikkat etmedim,..."
So she says to the bartender, " I didn't mind the first two guys,
Hiç dikkat etmedim, gerçekten.
Really, I never noticed.
Özür dilerim. Size dikkat etmedim.
Excuse me, I didn't notice you.
- Buna fazla dikkat etmedim.
- Yes, in a uncalculated sort of way.
Önce pek dikkat etmedim ama sonra birdenbire kaymaya başladığını gördüm.
I didn't pay too much attention till all of a sudden I hear it starting'to skid.
- Hayir, dikkat etmedim.
- No, I didn't notice.
Tamam belki inerken pek dikkat etmedim ama hepsi bu.
I just landed her a bit roughly.
- Dikkat etmedim efendim.
- I didn't notice, sir.
- Onlar bunu yaparken niye dikkat etmedim?
- Why don't I pay more attention when the guys do this? - Here. Let me.
Ama bu onların sorunuydu, buna dikkat etmedim...
But they belonged to people
- Dikkat etmedim.
- I didn't look.
- Sütyen giymediğine dikkat etmedim.
- I didn't notice she wasn't wearing a bra.
Pek dikkat etmedim.
I really haven't been paying attention.
Dikkat etmedim...
I didn't realize...
Dikkat etmedim.
I didn't notice, Gonzales.
Dikkat etmedim.
I didn't notice
Rick'i kaybettim, çünkü ona dikkat etmedim.
I lost Rick because I didn't watch him.
Gerçekten zaman ayırıp dikkat etmedim.
I never took the time to really notice them.
Şoföre bizi bir hastaneye götürmesini istedim ama gittiğimiz yere dikkat etmedim.
I told the driver to take us to a hospital, but didn't pay much attention, I'm afraid, to where we were going.
Dikkat etmedim.
I did not think about it.
- Ben dikkat etmedim.
- I didn't pay attention.
Ben dikkat etmedim kıyafetlere.
I didn't notice any of the clothes.
Zamana dikkat etmedim.
Old times, for three hours, huh? I didn't keep track of the time.
Hiç fark etmedim. Sanırım dikkat etmedin.
I never got that feeling.
Dikkat etmedim!
I don't mind.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]