Hiç dert değil translate English
143 parallel translation
Hiç dert değil hanımefendi, bekleyebiliriz.
But, dear Madam, we can wait.
Hiç dert değil.
It hardly matters.
- Hiç dert değil.
- Quite all right.
- Hiç dert değil.
- I didn't mind at all.
- Hiç dert değil Bay Greenwood.
- It's all right, Mr Greenwood.
Bu hiç dert değil, tek bir kısmı hariç, sen.
It's quite all right, except, just the one phase of it. You.
Hiç dert değil.
Not at all.
- Hiç dert değil.
- That's fine.
Hiç dert değil.
That's all right.
- Hiç dert değil.
- That's all right.
Hayır, hiç dert değil.
No, it's all right.
- Hiç dert değil.
- It'll be fine
Hiç dert değil.
No trouble at all.
Benim için hiç dert değil.
It's no trouble for me
Etrafında, hatta kendine ne gözle baktığın hiç dert değil...
No matter how you look at things... Even myself...
Bir mürettebat bulmak hiç dert değil.
Getting a crew will be no problem.
Hiç dert değil, Bayan Freeman.
And it's no trouble at all, Mrs. Freeman.
Hiç dert değil.
That ´ s perfectly all right.
- Hiç dert değil bebeğim.
- I don't care, baby.
Hiç dert değil.
That's fine.
Hiç dert değil, perşembe günü gelin.
No problem, come Thursday
Hiç dert değil.
No problem, friend.
Bu hiç dert değil.
This is not trouble.
Hiç dert değil.
That's no problem.
Hiç dert değil.
No problem.
- Hiç dert değil!
- This is absolutely not a probelm!
Hiç dert değil Bob.
No trouble at all, Bob.
Hiç dert değil.
It doesn't matter.
Hiç dert değil.
It's no trouble at all.
- Hiç dert değil.
No problem.
Hiç dert değil.
John Halligan is waiting for this car.
Problem mi? Hayır, hiç dert değil.
No, not a problem.
Sakın unutma, o yolda ilerlerken başın dimdik olmalı. Al, sen git gelini bir bak. - Hiç dert değil.
And remember, when you walk down the aisle, try to walk upright.
Ateş yakmanın bir yolunu bulmalıyız. Hiç dert değil.
[Singsongy] Scaredy got scared!
Hiç dert değil. Bu aptal ok başını alabilirsin. Ben istemiyorum.
I don't care, you can have the stupid arrowhead.
Hiç dert değil.
Oh, never mind.
Hayır, hiç dert değil.
No, not at all.
Hiç dert değil.
Nothin'to it.
Hiç dert değil.
I don't mind.
Evet, tabi, hiç dert değil.
Oh, no, it's cool. It's cool.
Hiç dert değil.
No worries.
Hiç dert değil.
- No prob.
- Hiç dert değil.
- No problem.
- Hiç dert değil.
It won't be a problem.
Hiç dert değil. Onu hemen tekrar bağlayabiliriz.
We can just get him on the line again.
- Hiç dert değil Marie.
No problem, Marie.
- Hiç dert değil.
- Nothing to it.
Dert değil hiç dert değil.
I appreciate that.
- Hiç dert değil.
Yeah, totally.
Ve bu da hiç dert edilecek bir şey değil.
And this is so not a big deal.
Hiç dert değil.
No probs.
dert değil 134
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi efendim 66
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi efendim 66