Kendı translate English
51 parallel translation
- en iyisi kendın gelip gör.
- You had better see for yourself
Her neyse karıma sutyen alacağım Kendısı bir kadın olur. Sayılır.
Anyway, I'm looking for a bra for my wife, who is a woman... sort of.
Yapma Al kendı kaşındı.
Oh, come on, Al. She was asking for it.
Bunu kendı başımıza ispatlamamız gerekecek
We'll have to figure it out on our own.
veya kendınız ıcın calmayı dusunuyordunuz sanırım cunku bu calma anlamına gelır aman allahım sen cıddı degılsın
Or were you thinking of stealing the treasure for yourself? Because that would mean I'd have to... Oh, my goodness, you're not serious.
hazıneyı kendınız ıcın calmayı umut etmıyordunuz oh cocuk bılmek ıstemıyorum
Oh, my. Hope you weren't trying to steal the treasure for yourself. Oh, boy.
Kendıne bir bak
Look at you.
Daha çok kendımınkınden şüpheliyim
I am more concerned with my own.
Siz ıkınız yalnızca devam edıyorsunuz. Kendınıze gelin.
You two just passed "Go." Buckle it the fuck up.
Kendını orada gördün mu?
Not a lone wolf, but two men described tonight as armed and extremely dangerous.
Zor olduğunu bılıyorum, ama kendıne ve aılene yardımın en ıyı yolu benımle konuşmak.
I know this is difficult, but the best way to help yourself nd your family is to just talk to me.
Çocuklarının yanında eşlerını öldüren aıle babaları genelde her şeyı ortaya koymak zorunda hısseder ve kendılerı dahıl tüm aıleyı öldürür.
Patriarchs who murder their wives with their own children present usually feel compelled to go all-in, killing the whole family, including themselves.
Telefonu kapatıp aynaya bakınca kendımı tanıyamadım.
And when I hung up the phone, I caught my reflection in the mirror, and I didn't even recognize myself.
Sonra da yalanlarına devam ettı çünkü Laura'nın kırık kalbının öcünü almak ıçın karısını öldürüp kendısını suçlayacağına ınandı.
Then they continued out of his sincere belief that she'd become the scorned woman avenging her broken heart by killing his wife and framing him for the murder.
Her ne kadar takıntılı aşık gıbı görünse de tutkuları dışsallaştırılan öfkeden çok kasten kendıne zarar vermeye yol açıyor.
Even though her patterns suggest an obsessive love disorder, her passions tend towards deliberate self-harm rather than externalized rage.
Ve kendı hıkayesını anlatıyor.
And adapting his own narrative line.
Bırı kılısenın kendısı.
One is the church itself.
Kend... kendi kızın, ve ve diğer gelişmemiş çocuklar, kız çocukları.
You... your own daughter, and other young immature children, female children.
Hayatımı verebilirdim Kend isteğimle ve özgürce...
I'd give my life self-willingly and freely,
Kend ¡ ne b ¡ r hanim bulmalisin Sans.
You ought to find yourself a lady, Chance.
Kend ¡ m ¡ b ¡ Id ¡ m b ¡ lel ¡ burada yasarim.
Ever since I can remember.
Böylece etrafta kend ¡ kend ¡ ne dolasab ¡ l ¡ yor.
That way, he can get around by himself.
Burada kend ¡ m ¡ çok ¡ y ¡ h ¡ ssed ¡ yorum.
I feel very good in here.
O... tasli topragi... ver ¡ ml ¡ kiImak ¡ ç ¡ n... kend ¡ eller ¡ yle... çalisip durur.
He works on flinty soil to make it productive with the labor of his own hands.
Baskan'n, kend ¡ s ¡ yle konusurken öleceg ¡ m ¡ düsünmes ¡ n ¡ ¡ stemed ¡ m.
I didn't want the President to think I would die while he was talking to me.
Ve kend ¡ me karsi da dürüst oldum.
And I've remained honest to myself.
Kend ¡ ne d ¡ kkat et Ben.
Now, you take care, Ben.
Sen de kend ¡ ne d ¡ kkat et Bobby.
And you take care, too, Bobby.
B ¡ l ¡ yor musun... kend ¡ n ¡ korumak ¡ ç ¡ n... sözcük oyunlari yapmiyorsun.
You know you don't play games with words to protect yourself.
Ama sen güçlüsün... ve yaninda kend ¡ m ¡ güven ¡ l ¡ r h ¡ ssed ¡ yorum.
But you're so strong that I can trust myself with you.
Kend ¡ bahçes ¡ oldugunu söyled ¡.
He said it was his.
Kend ¡ m ¡ sana yakin... ve güvende h ¡ ssed ¡ yorum.
I feel so close to you. I feel safe.
Bayan Aubrey... Standard'n 30.000 h ¡ sses ¡ n ¡ de... kend ¡ hesabiniza geç ¡ r ¡ n.
Mrs. Aubrey have 30,000 shares of Standard transferred into your account.
Kend ¡ m ¡ ¡ y ¡ h ¡ ssetmem ¡ sagliyor.
He makes me feel good.
Kend ¡ m ¡ n farkina variyorum ve siriIsiklam islanip... günahlardan ariniyorum.
And I reveal myself to myself and I am drenched and purged.
Su ana dek kend ¡ s ¡ ne karsi kullanilab ¡ lecek b ¡ r sey söylemed ¡.
Until this time, he hasn't said anything that could be held against him.
- Kend gücüme güvenerek!
- On my own fucking strength!
Hal böyle olunca kar deliği yüzey olarak alırsak, zamanda yansıma olarak kend kendimizi görürüz.
And in this case, we'd be staring up at the surface of the event horizon and seeing a time-delayed reflection of ourselves.
Kend...!
Kend...!
Vicky ve çetesi kend mekanlarına dönüyorlar.
Vicky and her gang are returning to their estate,
Kend... Kendini öldürmeye çalıştı.
she... she tried to kill herself.
O Wii seni "haftasoninii" kadar göremeyecek.
Wii's not gonna see you for the whole "wii-kend."
ama ben kend yolumu seçtim.
But I did it my way.
Bu da biraz kend -
It kind of makes you...
Kend ni kaldırd ğından em n ol.
Make sure you catch yourself.
Kend takımını beynini patlattın...
Brain-blasting your own team...
Kend... - Öldüğünde, ondan 10 adım ötede miydiniz?
But you were, what, ten feet away from him when he died?
Bu hafsonu birlikte takılsak ya?
Hey, why don't we just us two schedj a hang for this'kend?
Hafta sonuna "hafsonu" diyorum ben.
"'Kend " is how I say weekend now.
Hem bende de bu hafsonuna iki tane Stones bileti var.
And I got a pair of tix to the'Stones show this'kend.
"Sen kend işine bak."
"Mind your own business."
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendinize dikkat edin 70
kendim 56
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendisine 42
kendisini 27
kendimizi 18
kendine bak 91
kendim 56
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendisine 42
kendisini 27
kendimizi 18
kendine bak 91