Ona söylemedin mi translate English
459 parallel translation
Ona söylemedin mi?
Haven't you told him?
- Ona söylemedin mi?
You haven't told him?
- Ona söylemedin mi?
- Haven't you told her?
Mezun olmadığını ona söylemedin mi?
You didn't tell her you're not graduating?
- Ona söylemedin mi, John?
- Didn't you tell him, John?
Akşam yemeğine geleceğimi ona söylemedin mi?
Didn't you tell him I was coming to dinner?
- Ona söylemedin mi?
- Didn't you tell him?
Ona söylemedin mi?
Marriages are made in Heaven
- Ona söylemedin mi, Cledus.
- Cledus, you didn't tell him?
- Ona söylemedin mi?
- You didn't tell him?
- Ona söylemedin mi?
- You don't tell him?
- Ona söylemedin mi?
- You haven't told him?
Ona söylemedin mi?
Have you told her yet?
- Ona söylemedin mi?
- You never told her, then?
- Daha ona söylemedin mi? - Hayır.
You haven't told her?
- Ona bir şey söylemedin mi?
- Well, ain't you never said anything to her?
Ona söylemedin, değil mi?
You haven't told him, have you?
- Ona bir şey söylemedin, değil mi?
- You didn't tell her anything. - Of course not.
Birayı orada sakladığını ona hiç söylemedin, değil mi?
You never told him you kept the beer down there, did you?
Ona hâlâ söylemedin mi?
You haven't told him yet?
Ona nispet olsun diye peşime düştüğünü de söylemedin, değil mi?
You didn't tell me that you went after me just to spite her, did you?
Ona kaybolabileceğini söylemedin mi?
Didn't you warn him that he might get lost?
Tüm bunların yalan olduğunu söylemedin mi ona?
For God's sake, didn't you tell him it wasn't true?
Bennie, ona kötü bir şey söylemedin, değil mi?
Bennie, you didn't say nothing bad to him, now, did you?
Ona kim olduğunu söylemedin mi?
Didn't you tell him who you are?
Ona, benim de canımın çektiğini söylemedin mi?
Didn't you tell her I wanted her too?
Nereye gittiğimizi ona söylemedin, değil mi?
You didn't tell him where we were going?
Ona dışarı çıkmasını söylemedin mi hala?
You asked her out yet?
Ona kaçta geleceğimizi söylemedin mi?
Didn't you tell him what time we'd get here?
Ona ABC'yi, NBC'yi ve CBS'i de... getireceğimi söylemedin mi?
Didn't you tell her I'll bring in ABC-TV... NBC-TV, CBS-TV?
- Ona bunun yasak olduğunu söylemedin mi?
- You let her?
Annene ona hediye alacağımı söylemedin, değil mi?
You didn't tell your mom I was gonna get her a present, did you?
Ona geri dönmesini söylemedin mi?
Did you not tell him to go back?
Bunu yapmayacağımızı söylemedin mi ona?
Didn't you tell him we're not doing that?
- Ona ihtiyacımız olduğunu söylemedin mi?
- Didn't you tell him we need it?
Bunca yıldır ona hiç dokunmadın ve ona söylemedin öyle mi?
And all these years you've never touched her and you've never told her?
Ona daha fazla adama ihtiyacımız olduğunu söylemedin mi?
Didn't you tell him we desperately need more men?
- Söylemedin mi ona?
- Didn't you tell him?
- Ona hiç onu sevdiğini söylemedin mi? - Hayır...
- You never told her you loved her?
Ona adını söylemedin, değil mi?
You didn't tell him your name, did you?
Ona söylemedin, değil mi?
You didn't tell her, did you?
Ona gerçekte ne kadar zaman alacağını söylemedin, değil mi?
You didn't tell him how long it would really take?
Ona söylemedin, değil mi?
You didn't tell him did you?
Ona söylemedin, değil mi?
You didn't tell him?
- Ona gerçeği hiç söylemedin mi?
Then you never told her the truth?
Ona hala söylemedin mi?
You haven't told her, have you?
Ona hiçbir şey söylemedin mi?
What, you didn't say anything to her?
- Ona asla söylemedin, di mi?
- You never said it to him, did you?
Bugüne kadar nerede olduğumu sordu. - Ona söylemedin değil mi?
He asked me where I'd been all his life.
Söylemedin mi ona?
Didn't you tell him?
- Ona bir şey söylemedin, değil mi?
Not a word.