Sam mi translate English
1,154 parallel translation
Sam mi? Samantha.
Samantha.
- Sam mi?
- Sam does?
- Sam mi?
- Is it Sam?
Sam mi?
Sam?
Ona, Ben mi diyeceksiniz, Sam mi?
Are you going to call him Ben or Sam?
Neden mi? Neden mi? Neden her şeyin bir nedeni olmak zorunda Sam?
Why does everything need a reason?
- Değil mi, Sam?
- Were we, Sam? - No.
Bana inanıyorsun değil mi Sam?
You believe me, do you, Sam?
"Çalışamıyom" dedin. Kısaltma kullandın, değil mi?
You used a contraction, didn't you?
Bana bir şey söylemeye mi çalışıyorsun, Sam?
YOU TRYING TO TELL ME SOMETHING, SAM?
- Sam harika değil mi?
- lsn't Sam great?
Bu biraz garip, öyle değil mi, Sam?
It's a bit odd, don't you think, Sam?
Sam, bu da bir şeydir değil mi?
Sam, that's somethin', isn't it?
Sam polise gitmeni mi istiyormuş?
Sam wants you to go to the police?
- Sam, bu herifi sen savunmuştun, değil mi?
- Sam, you defended this guy, right?
Sam Spade gibi mi?
What, Sam Spade?
Ne olacak peki? Sam bir şey söyledi mi?
Did Sam say what would happen to you?
Nora mi?
Megan, save the Sam Spade crap for the press, all right?
Sam, uçuşlar yapılırken, bir çeşit kayıt tutulması gerekir, değil mi?
Sam, when a flight takes off, there's a record kept, right?
Amy, Sam'e merhaba dedin mi?
Amy, did you say hi to Sam?
Sam öldü biliyorsun, değil mi?
You know Sam's dead, don't you?
Sam'i mi?
Sam?
Sam, şimdi evine mi gideceksin?
Sam, are you going to go home now?
Sam Rothstein'in organize suç dünyasından Nicky Santoro'yla dostluğu... Tangiers kumarhanesini işletmesine engel mi olacak?
Will Sam Rothstein's friendship with organized crime figure, Nicky Santoro... keep Rothstein from running the Tangiers casino?
Söylemek zorunda, değil mi Sam?
She has to say, doesn't she Sam?
Almıştın Sam, değil mi?
You took it, Sam, didn't you?
Sam ile mi görüşmek istiyorsunuz?
You'd like to speak to Sam?
Dil Öğreniyorum kasetlerini mi dinliyorsun?
Yosemite Sam tape?
Bu aramayı yapmanızı Sam Hanks mi istedi?
Did Sam Hanks order this search?
O yüzden mi Sam burada değil?
Is that... That's why Sam's not here?
Harcanan zahmete pek değmiyor gibi, değil mi Sam?
Hardly seems worth the effort, does it, Sam?
- Sam, işini hallettin mi?
- Sam, you got all you need?
- Judd Travers'ın köpeği mi o? - Evet. Bak Sam.
- Is that Judd Travers'dog?
Anton, sence de küçük çocukların... sana parfüm sıkmaları biraz garip değil mi?
He didn't do anything, Sam. Anton, don't you think it's a little peculiar that little children would be shooting perfume at you?
Gözetmenin Sam Zabuto, öyle değil mi?
Your watcher is Sam Zabuto, you say?
Burada iyi çalışamıyorsun, değil mi?
You're probably not getting too much work done here, are you?
Sam, bana eziyet mi edeceksin?
- Hey, make me feel worse, huh?
Senatör bu sınırı nasıl belirleyeceğiz... ulusal güvenlik için devletin bilgi alması gerekiyor... ve kişisel hakların korunması için de... evimin kutsallığının korunması gerekiyor değil mi?
Congressman Sam Albert, how do we draw the line- - draw the line... between protection of national security... obviously the government's need to obtain intelligence data... and the protection of civil liberties, particularly the sanctity of my home?
- Lombardo sana tecavüz etti mi?
- Did Sam Lombardo rape you?
Sen ve Sam o kuş beyinliyi aranızda istemiyorsunuz, değil mi?
You and Sam don't want that pill-head around now that you have the money.
Sam sana Suzie'den kurtulma planından bahsetti mi?
Sam sell you on the idea right up front of whacking Suzie? Hey!
Sam'i mi aradın?
I can't believe you called Sam.
- Lombardo sana tecavüz etti mi?
- Did Sam Lombardo rape you? - Yeah.
Omzun yüzünden tam anlamıyla çalışamıyorsun zaten. Değil mi?
You're not up to speed with your shoulder yet, right?
Sormaktan zarar gelmez, değil mi, Sam?
Wouldn't hurt to ask, right, Sam?
Sen de öyle mi duydun, Sam?
Is that what you heard, Sam?
Burada Sam adinda 1 2 yaşinda bir oğlunuz var mi?
Do you have a 12-year-old boy named Sam living in this house?
Ben, sen ve Vincent bu bedeli ödedik, ama bu Sam'in de bir bedel ödemesi gerektiği anlamina gelmez, değil mi?
I have and you have and Vincent has, but I don't think that means that Sam has to pay for it too. Does it?
İlk atışlara asla vurmaya çalışmazsın değil mi Sam?
Never do swing at the first pitch, do you, Sam?
Gerçekten mi? Sen benim sam'in oğlu olduğumu düşünüyor musun?
You think I'm the Son of Sam?
Ben Sam, bu Terry... Beni aranıza alıyorsunuz, değil mi?
I'm Sam, this is Terry and include me in your day, all right?